Yılın ilk çeyreğinde yatırımcısının yüzünü güldüren altın, mart ayının ikinci yarısından başlayan düşüşü ile iki haftalık süreçte yüzde 8 değer kaybetmesine karşın yılbaşından bu yana yaklaşık yüzde 7 kazandırdı.
Çin'den gelen fiziki talebin ardından Kırım eksenli yaşanan jeopolitik gerginliğin etkisiyle 17 Mart'ta 1.392 dolar seviyesine yükselen altının ons fiyatı, son iki haftada yılbaşından bu yana gerçekleşen kazançlarının yarısını geri vererek yatırımcısına yüzde 7,5 kaybettirdi, 2013 yıl kapanışına göre ise halen yüzde 7 oranında prim yaptı.
Analistler, altının ons fiyatının hem ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Janet Yellen'in konuşması sonrası yatırımcıların altın fonlarından çıkarak hisse senedi alma eğilimi göstermesi hem de azalan jeopolitik risklerle beraber 1.300 dolar desteğinin aşağı yönlü kırdığını belirtiyor.
Teknik olarak analistler, altının ons fiyatında 1.287 dolar seviyesinin altında kalındığı sürece sırasıyla 1.275 ve 1.263 dolar desteklerinin gündeme gelebileceğini kaydediyor.
- "Altına olan fiziki talebin gerilemekte olduğunu görüyoruz"
ALB Menkul Değerler Araştırma Müdürü Yeliz Karabulut, konuya ilişkin değerlendirmesinde, ABD ve Rusya arasında yapılan görüşmelerin, jeopolitik risklerin diplomatik yolla çözüleceği algısını artırdığı için piyasalarda güvenli varlık fiyatlamasının etkili olmadığını ifade etti.
Altına olan fiziki talebin gerilediğini aktaran Karabulut, şunları aktardı:
"Bu sabah Çin imalat PMI verileri izlendi. Özellikle HSBC imalat PMI verisinin 48,1'den 48,0'e gerileyerek Çin ekonomisindeki yavaşlamaya işaret etmesi önemliydi. ABD'den ise ISM imalat endeksi verisini izleyeceğiz. Altın şu anda 1.290 dolar seviyesi altındaki negatif seyrine devam ediyor. Altının, ISM verisinin de beklenti olan 54,0'ün üzerinde gelmesi durumunda düşüşe devam edebileceği ve 1.275 ile 1.265 dolar desteklerini hedeflemesini bekleyebiliriz. Şu anda 1.290 dolar direnci üzerinde tutunma görmeden altında hareketlerin aşağı devam edebileceğini düşünüyoruz."
Gram altının ise altının ons fiyatındaki aşağı hareketten ve Türk lirasının (TL) değerlenmesinden etkilenerek 87,90 TL desteğine kadar geri çekildiğini hatırlatan Karabulut, altının gram fiyatında şu anda bir miktar tepki alımı görülse de teknik görünümün aşağı olmaya devam ettiğini vurguladı.
Karabulut, gram altında destek olarak 87,90 ve 86,75 TL'nin göründüğünü, direnç noktasının ise 89,35 TL olduğunu belirtti.
- "Satış baskısının verilerle destekleneceğini ve düşüşün nisan ayı boyunca devam edeceğini düşünüyorum"
Noor Capital Market Uluslararası Piyasalar Uzmanı Ahmet Uluhan ise son dönemde gerek jeopolitik risklerin ve gerekse küresel ekonomiye dair yavaşlama endişelerinin artmasının, altında güvenilir liman olma özelliğinin ön plana çıkmasıyla sert ralli yaşanmasına neden olduğunu hatırlattı. Uluhan, ralli sonrası beklentileri doğrultusunda 1.400 dolar hedefine ulaşan altının geçen hafta yaşanan gelişmelere paralel tekrar yön değiştirdiğini anımsattı.
Ukrayna konusunda krizin soğumaya yönelmesi, Çin'de teşviklerin artırılacağı beklentisi ve özellikle olumlu gelen ABD verilerinin, altının dönüşünü hızlandırdığını kaydeden Uluhan, ETF varlıklarında son 5 haftanın en sert gerilemelerinin yaşandığını aktardı.
Teknik açıdan bakıldığında kademeli olarak düşüşünü sürdüren altının ons fiyatının kritik 1.300-1.280 dolar bandında tutunmaya çalıştığını ifade eden Uluhan, şu öngörülerde bulundu:
"Her ne kadar altın yakın desteklerinden kısa tepkiler vererek görünümünü dengelenmeye çalışsa da yönünü tekrar yukarıya çevirecek herhangi bir hikaye göremiyoruz. Genel görünümde oluşan satış baskısının, gelen ABD verileri ile destekleneceğini ve aşağı yönlü trendin nisan ayı boyunca kademeli olarak devam edeceğini düşünüyorum. Altının ons fiyatı 1.280 dolar desteğinin kırılması durumunda 1.250 ve 1.220 kademelerine doğru düşüşünü derinleştirecektir.
Özellikle 1.280 dolar seviyelerinden tepkiye yönelik fırsat kollayan yatırımcıların kırılmalara karşı tedbirli davranmalarını tavsiye ediyoruz. Yukarı yönlü toparlamalar ise kısıtlı kalacak ve piyasada sıkışmalara neden olacaktır. Önümüzdeki süreçte altının tekrar yukarı yönlü trend çizmesi için piyasa, makro ekonomik bozulmalara ve olası jeopolitik krizlere olan duyarlılığını sürdürecektir."
