ÖNE ÇIKANLAR :
EKONOMİTÜMÜ
  • GÜNCELLEME: 05 Aralık 2016 Pazartesi 14:58

Erdoğan'ın çağrısı ile yatırımcılar altına yönelmeye başladı

Erdoğanın çağrısı ile yatırımcılar altına yönelmeye başladı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Yastığının altında döviz olanlar gelsin parasını altına dönüştürsün, gelsin parasını TL'ye dönüştürsün. Türk lirası, altın değer kazansın" çağrısı ile yatırımcılar, altına yönelmeye başladı.


umhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Yastığının altında döviz olanlar gelsin parasını altına dönüştürsün, gelsin parasını TL'ye dönüştürsün. Türk lirası, altın değer kazansın" çağrısı ile bazı yatırımcılar, altına yönelmeye başladı.

İstanbul Kuyumcular Odası (İKO) Başkanı Norayr İşler, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sektör olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısını çok olumlu bulduklarını ve desteklediklerini ifade etti.

İşler, altının, her zaman "güvenli liman" olduğunu ve bu özelliğini korumayı sürdürdüğünü belirterek, "Altın, kara gün dostudur. Tarihten bu yana bu misyonunu sürdürmüştür. Ülkemizin kritik bir süreçten geçtiği bugünlerde de altın birikiminin önemi bir kez daha ortaya çıkmıştır. Bilindiği üzere, para birimleri ait oldukları ülkelerin, altın ise tüm dünyanın ortak bir değeridir. Bu nedenle altına yatırım yapmak uzun vadede hep kazandırmıştır." şeklinde konuştu. 

"Dolar ve avronun aksine altının milliyeti yok"

İstanbul Altın Rafinerisi (İAR) Yönetim Kurulu Başkanı Özcan Halaç da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısının ardından gram altın satışlarında gözle görülür bir kıpırdanma olduğunu ifade ederek, bazı vatandaşların gram altınları dolarla aldığını söyledi.

Halaç, "Biz de ellerindeki dolar karşılığında gram altın almak isteyen vatandaşlarımıza en az karla satış yapılması yönünde kuyumcularla mutabık kaldık. Neredeyse maliyet fiyatına satış yapmalarını istedik. Cumhurbaşkanı'nın çağrısına istinaden dolarların altına çevrilmesinde bir katkımız olsun istedik." diye konuştu.

Dolar ve avronun aksine altının milliyeti olmadığını savunan Halaç, şunları kaydetti:

"Altın, milliyeti olmayan bir para birimi konumunda bulunduğu için ABD ve AB'nin kendi ekonomik sıkıntılarından fazla etkilenmeyecektir. Altın rezervlerine sahip olmak, başka ülkelerin dinamiklerine bağlı olmaktan bizi kurtaracak önemli bir enstrüman. Vatandaşlarımız altın alsın ama bu altınlar yastık altında kalmasın. Yastık altında kalan altınlar, aslında çok önemli bir ekonomik değeri ülke ekonomisinden kaçırmak anlamına geliyor. Vatandaşlar, yatırım için alacağı altını bankalardaki altın hesabında tutmalı ve bankaların da bu altınlara kar payı ya da faiz verdiğini bilmeli." 

"Yastık altı altın, halkın elinde atıl vaziyette yönlendirilmeyi beklemektedir"

Özcan Halaç, Türkiye'de yastık altında olduğu tahmin edilen altın miktarının 5 bin ton olduğunu, bunun 200 milyar dolara tekabül ettiğini belirterek, söz konusu rakamın büyük bölümünün ev almak ya da başka önemli ihtiyaçlar için kiralık kasa, ev ya da kuyumcularda uzun yıllar atıl kaldığını söyledi.

Devlet otoriteleri tarafından yastık altından altınların çıkarılması projesine sağlanacak destek ve teşvikle kayıt dışı altın tasarruflarının önemli bir bölümünün kısa süre içerisinde finansal sisteme gireceğini ifade eden Halaç, şöyle devam etti:

"Yastık altındaki 5 bin ton altın, 200 milyar dolar büyüklüğündeki bir paranın ekonomiden kaçırılmış olması demektir. Yastık altı altın, ekonomimiz için çok büyük bir güç ve gizli bir silahtır. Yeterli bilgilendirme olmadığı için halkın elinde atıl vaziyette yönlendirilmeyi beklemektedir."

KAYNAK:
AA
ETİKETLER:
ÖNCEKİ HABER

SONRAKİ HABER