Başbakan Erdoğan, TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz ile Gezi protestolarına ilişkin bir görüşme yaptı.
TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, görüşmeden sonra kameralar karşısına geçti.
Türkiye ekonomisinde endişe edilecek bir durumun söz konusu olmadığını söyleyen Yılmaz, "Ekonomimizin ulaştığı seviyede kurumları ile kuralları ile piyasanın derinliği ile hiçbirimizin korkmasına gerek olmayacak bir güçte olduğunu birlikte tespit ettik" dedi.
Yılmaz, "Türk ekonomisinin bugünü de geleceği de hepimizin güven duyacağı bir seviyededir. Ekonomi ile ilgili kaygılarımız olmadığına göre, ekonomide sağladığımız bu itibarın aynı şekilde ülkemizin toplumsal yaşamında, demokrasisinde de sağlanması için eksikliklerimiz varsa bu konuda da gereken adımların atılması için görüşlerimizi ifade ettik" dedi.
FAİZ LOBİSİ
Faiz lobisi ile ilişkin de konuşan Yılmaz, "Faiz lobisi ile ilgili kavramda sayın Başbakan'ın ekonomide ulaştığımız istikrarı tehlikeye düşürecek, piyasa ekonomisinin kural ve düzenin bozulmasına sebep olacak gelişmelerle ilgili kaygıları olabileceğini tespit ettim.
Ancak tabi Türkiye'de düzenleyici ve denetleyici kurumların gerçekten ekonominin geleceği ile ilgili sağlam bir alt yapı olarak güvenebileceğimiz kurumlar olduğunu tespit ettik. Bu alanda bir eksiklik varsa bu kurumların bunu ele alacaklarını ifade ettik.
Zannediyorum bu konuyla ilgili kaygılarını Sayın Başbakan'ın tabi Türkiye'nin ekonomik istikrarının bozulmaması yönünde kaygılardan kaynaklandığını düşünüyorum" diye konuştu.
"ETKİLERİ DE ETKİSİZLEŞTİRİR"
Sorunların demokrasi ve hukuk üstünlüğü ile çözülebileceğine vurgu yapan Yılmaz şöyle konuştu:
"Türkiye'nin bir an önce katılımcı demokrasi ve hukukun üstünlüğü ile çözülecek sorunları olduğunu görüyorum. Demokratik standartlarımızı yükselttikçe tabiki Türkiye'nin sorunlarını çözeriz. Dışarıdan da bir etki olacaksa o etkilerin amacına ulaşamamasını sağlarız. Eğer bir etki varsa o etkileri de etkisizleştirir.
Biz bütün bu olaylara, Türkiye'de toplumun demokratik katılım kanallarından ülkesini, şehrinin meselelerine sahip çıkmanın ötesinde bir yere gitmesine sıcak bakmıyoruz. Yani yakıp, yıkmak, kırmak, dökmek. Arınmaya çalıştığımız şiddet ve terör geri gelmemeli. Bunları tabiki kınıyoruz benimsemiyoruz. Tabi toplumun katılımcı iradesine de engel olmamalı. Ekonominin, refahın, geleceğin güvencesi bu olacak."