Bütün hukuk sistemlerinde samimi itiraf delil niteliği taşır. BOYNER Holding’in sahibi Cem Boyner, “çapulcu” olduğunu ifade etmiştir. Çapulcu kelimesi; düzene aykırı davranışta bulunan, düzen bozan, BAŞKASININ MALINI ALAN, TALAN EDEN KİMSE ve YAĞMACI anlamına gelmektedir. Boyner’in tacir olduğunu zannediyorduk meğer çapulcu imiş.
Şimdi “Ganimet Meselesine” değinelim. Hanefi Mezhebi âlimleri; “Rızık temin etmede en efdal olan yol cihaddır. Zira cihada hem İslam Dini’ni aziz kılma, hem de ganimet elde etme söz konusudur. Bu sebeple kazancın en güzeli; ganimettir” hükmünde ittifak etmiştir. Kur’an-ı Kerim’de: “Artık elde ettiğiniz ganimetten helal ve hoş olarak yeyin” (1) hükmü beyan buyrulmuştur. İmam-ı Muhammed (rha) ganimetin daha önceki ümmetlere helal kılınmadığını, ancak Ümmet-i Muhammed'e helal kılındığını, bunun sünnetle sabit olduğunu beyan etmektedir. Resûl-i Ekrem (sav): "Allahû Teâlâ (cc) kıyametin kopmasına yakın bir zamanda beni kılıçla gönderdi. Rızkımı da, mızrağımın altında (Gölgesinde) kıldı. Bana muhalefet edenleri de zelil ve hakir eyledi. Hem kim kendisini bir kavme benzetirse, o da, onlardandır” buyurmuştur. (2)

Şimdi de İslam Fıkhına göre “mal emniyeti” meselesine konumuz çerçevesinde değinelim. İslam dininin zaruriyyat mertebesinde gördüğü maslahatlardan birisi de mal emniyetidir. Meseleyi daha net olarak kavrayabilmek için "mal nedir?" sualine cevap arayalım. İslâm ûleması; "O ki yeryüzünde ne varsa, hepsini sizin için yarattı" (3) ayet-i kerimesini esas alarak, "insanların ihtiyaçlarını karşılamak için Allahû Teâlâ (cc) tarafından yaratılmış ve istenildiği zaman elde edilip kullanılabilen, insandan maada (gayri) şeylere mal denir" tarifini esas almıştır. İmam-ı Şafiî (rh.a), haramı, ihtiyaç olarak kabul etmediği için "İhtiyaçlarımızı karşılayan şeylere mal denir" tarifini benimsemiştir.

Ehl-i Sünnet'in müctehid imamları malı genellikle iki kısma ayırarak tahlil etmişlerdir.

Bunlar: 1. Mütekavvim mallar ve 2. Gayr-i mütekavvim mallar. Bu iki ıstılah mahiyet itibariyle çok önemlidir. Zira bir malın mütekavvim (dayanıklı) olabilmesi için, HELAL olması şarttır. Dolayısıyla bir malın "mütekavvim" olup olmadığını tespit etmek kolaydır. Herhangi bir malın, insanın mülkiyetine konu olabilmesi için "mütekavvim" olmasının yanında, meşru (şer'i) yoldan elde edilmesi de şarttır. Bir mal helâl dahi olsa, hırsızlık veya akd-i fasidle (faiz, vs.) veya akd-i batılla elde edildiğinde, kişinin mülkiyetine devredilemez. (4)

Sonuç olarak ÇAPULCULUKLA elde edilmiş bir mal KİŞİNİN MÜLKİYETİNE geçmez. Ama bir müslüman ÇAPULCUNUN malına ZORLA el koysa GANİMET elde etmiş olur.

Çapulculukla elde etmiş olduğu mallarla millete saldıran kimselerin mallarına MİLLET ganimet olarak el koymalıdır.

Öyle boykot gibi boş şeylerle uğraşmamalı direk EL KOYMALI. Unutmayalım en hayırlı kazanç GANİMETTİR.

1- Enfal Suresi: 69
2- Yusuf Kerimoğlu - Emanet ve Ehliyet - c.2 Madde: 1376-1377
3- Bakara Suresi: 29
4- Yusuf Kerimoğlu - Kelimeler Kavramlar - Mal Emniyeti Maddesi