Kemalistler kendi kuyularını kazıyor!

Daha önce Taksim Terörünün arkasında ABD, İsrail, İran ve Baas işbirliğinin olduğunu kaydetmiştim. (1) Buna rağmen Taksim Terörünü “Türk Baharı” diye nitelendiren oldukça yekûn bir topluluk mevcut. Hedonizmi kıble edinenlerin avuntusu. (2) Peki Kemalistler nasıl kendi kuyusunu kazıyor?

İnandırıcı bulmayabilirsiniz ama gerçekten kendi kendilerini tuzağa düşürdüler. “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” diye sağda solda caka satan topluluk elinde tuttuklarını da kaybedecek.

Yaklaşık 5 yıl önce tüm İslam Coğrafyasında adına “Arap Baharı” denilen bir sürecin yaşandığı malum. Yaşanan Bahar Süreçlerinin tümünde İslam’ı esas alan kimseler ya zaferle çıktılar ya da büyük bir güç kazandılar. Suriye’de İran, İsrail ve Baas Çetesinin kurduğu denge çatladı. Orta vadede bunlar da yok olacak.

Türkiye’de “bahar süreci” yaşanmadı. Bunun başlıca iki sebebi var.

Birincisi; AK Parti, genel olarak müslümanlar tarafından sevilen bir parti.

İkincisi de; Harf Devrimi’nden dolayı halkın İslam ile bağı oldukça zayıf. Hatta birçok insan “antikapitalist gayr-i Müslimleri” hala müslüman zannediyor. (3) Bu sebeple baharın Türkiye’ye yansıması diğer ülkelere göre geç olması doğal.

Taksim Meydan’ına çıkanlar İslam Coğrafyası’nda esen rüzgârın tersinden rüzgâr estirmeye çalışıyorlar. Aslında “Mustafa Kemal”in askerleri meydana çıkmadan önce halkta bir denge durumu söz konusuydu. Kemalizm; BDP saflarında bile sempati ile karşılanabiliyordu. Kendi kongrelerinde Mustafa Kemal’in posterini asmışlardı. O kadar yani. AK Parti’nin de sistemi kökten değiştirecek adımlar atma niyeti pek yok gibiydi. Varsa yoksa ekonomi!
Meydanlarda bağırıyorlar… İçkimize dokunma… Zinamıza dokunma. Kürtaja dokunma. Tutmaz. Ayyaşlık, serkeşlik ve cinayet. Bari “insani” bir slogan bulsalar.

“Ne mutlu Türküm” diyorlar: Kürtler artık eski Kürtler değil.
Başörtüsünü devlet dairelerinde istemiyorlarmış: Dindarlar da eski dindar değil. Camii de içki balosunu iki ayyaş bile düzenlemedi.

Şiddete tapıyorlar, güven vermiyorlar. Çapulcular resmen.

Milleti kucaklayacak bir fikirleri yok yani. Dahası 28 Şubat, Dersim, 1960 Darbesi ve 12 Eylül; sicilleri de karanlık.
Çevreden gelen rüzgâr da İslam. 28 Şubatçıların dostları Baasçılar çok zorda onlar da yardım edemez. Statüko kırıldı bir kere.

Hükümeti deviremezsiniz demiyorum. Devirebilirsiniz. Sadece şunu diyorum; teröre devam ederseniz bırakın Gezi Parkı’nı Anıtkabir’i bile kaybedeceksiniz. Hem de en kısa zamanda.

1- http://www.yazete.com/genc-kalemler/ahmet-balki/taksim-teroru-iran-abd-israil-ve-baas-koalisyonu/1867/
2- http://www.yazete.com/genc-kalemler/ahmet-balki/taksim-uzerinden-delikanlilar-ile-hedonistler-vavgasi/1903/
3- http://www.yazete.com/genc-kalemler/ahmet-balki/cami-duvarina-iseyen-antikapitalistler/1881/