ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Mısır'da darbeciler yenilecek!..

Ahmet Balki

04 Temmuz 2013 Perşembe 06:16
  • A
  • A

Mısır’da meydana gelen darbe bir kere daha şu gerçeği ortaya çıkarttı.
Laikler, Baas, Sosyalistler ve Kemalistler fikre inanmazlar silaha iman ederler. Kendilerini iktidara taşıyacak fikri bir kırıntı bile bulunmaz bunlarda. Sadece bu çapulcularda mı? Ne münasebet AB, ABD ve bilumum Batılı çetelerde de fikir yok onlar da darbeyi desteklediler.
İşte şimdi her şey daha bir berraklaştı.
Esed bu sebeple bebekleri yakıyor ve kadınlara tecavüz ediyor. Zira buna mecbur. Öldürmeden yaşayamayacağını biliyor.
CHP’li Umut Oran, darbe sonrasında “siyasiler ders alsın” diye tehdit yolluyor. Biliyor ki; çapulculara destek veren CHP’yi iktidara taşıyacak tek güç silah.
Kemalist Ulusal TV, “Mısır’ın Tayyip’i devrildi” sloganları atıyor. Kemalizm ne zaman kan ve gözyaşı dökmeden durabilmiş ki?
Sosyalistler sınırsız ve sınıfsız bir şiddetten yana. Taksim Terör Hadiselerinde gördük. 1 polisi öldürdüler 2 polisi silahla yaraladılar.
Antikapitalist Müslümanlar denilen sahtekârlar çetesine ne demeli? Onlar da Mısır’daki darbeye selam çaktılar.
Ama darbelerle bile olsa Kemalistler artık iktidar olamaz.
Baasçılar rahat nefes alamaz.
Laikler yenilecek.
Sosyalistler rezil olacak. Göreceksiniz.
Tek başına silahla egemen olamazsınız. Atanız Firavun bile bir takım kutsallar icat ederek iktidar olabildi. Güya o, şarlatan “ra ilahının oğlu” idi.
Laiklerin, Kemalistlerin ve de Baasçıların hiçbir değere inanmadığını biliyorduk ama artık maske takma gereği bile duymuyorlar.
Çok geçmeyecek laikleri, Kemalistleri ve Baasçıları ayakta tutan silahları mahvolacak.
Nasıl Suriye’de derslerini alıyorlarsa her yerde derslerini alacaklar. Yenilecekler.
Hala Taksim’de meydana çıkan “çapulcuların” ne mal oldukları konusunda şüpheye düşen var mı?
CHP’li Oran’ın, Ulusal TV’nin sevinçlerinin ardından.
Bir söz de Mısır Ordusuna…
İsrail’e karşı süt dökmüş kedi olan bu çapulcular ordusu Müslümanlara karşı kahramanlık taslıyor ya. Görecekler mezar kendilerine ne kadar yakın olacak. Bu sefer başaramayacaklar.
Mısır, Harf Devrimi’nin kendisine uğramadığı bir ülkedir. Dolaysıyla Mısır’da İslami Akımlar daima diri olmuş ve diri olmaya devam etmiştir. Kelime-i Tevhid’in mahiyetini idrak eden Mısır Halkı, İslam Fıkhını uygulayan bir devletin İslam’ın gereği olduğunun farkındadır. Türkiye’de olduğu gibi tavuktan kurban gibi meselelerle de Mısır’daki Müslümanları yollarından döndürebilmek mümkün değildir. Mısır’daki bütün Müslümanlar arasında “antikapitalist Müslümanlar” gibi soytarılıklara itibar eden kimseyi bulamazsınız. Abdülaziz Bayındır gibi isimler Mısır’da sıradan bir müslüman bile kabul edilmez. Hatta Tayyip Erdoğan, Mısır’da laikliği tavsiye ettiği bir dönemde şiddetli bir tepki görmüştür. Oradaki Müslümanları ladini bir ideoloji olan laikliği “din ve vicdan özgürlüğü” diye yutturamazsınız. Dolaysıyla Mısır’da İslami Kesimi durdurmak mümkün olmadığı gibi yollarından saptırmak da oldukça zordur.
25 Ocak Mısır Devrimi’nde görülmemiş hesaplar vardı. Bir sene içerisinde Mursi’ye yapmadığını bırakmadı eski rejim kalıntıları. Daha net ifadeyle Mısır Ergenekon’u. Dolaysıyla Mısır’da hesabı görülmemiş, defteri dürülmemiş şer cephesi hala hayattaydı. İşte tam da bu sırada laikperestlerin; ABD, İsrail, İran ve Baas teşvikiyle sokağa terör estirmek amacıyla sokağa çıkması kapatılmamış bir hesabın kapatılmasına vesile olabilir. Mısır Ergenekon’u temizlenmeden ülkeye huzur gelmeyeceği ve Mısır Ergenekon’u ile asla barış olmayacağı net bir şekilde ortaya çıkmıştır. Taksim Olayları başladığı zaman Kemalistlerin tuzağa düştüğünü söylemiş ve özetle şunları zikretmiştik:
“Taksim Meydan’ına çıkanlar İslam Coğrafyası’nda esen rüzgârın tersinden rüzgâr estirmeye çalışıyorlar. Aslında “Mustafa Kemal”in askerleri meydana çıkmadan önce halkta bir denge durumu söz konusuydu. Kemalizm; BDP saflarında bile sempati ile karşılanabiliyordu. Kendi kongrelerinde Mustafa Kemal’in posterini asmışlardı. O kadar yani. AK Parti’nin de sistemi kökten değiştirecek adımlar atma niyeti pek yok gibiydi. Varsa yoksa ekonomi!
(…)
Milleti kucaklayacak bir fikirleri yok yani. Dahası 28 Şubat, Dersim, 1960 Darbesi ve 12 Eylül; sicilleri de karanlık.
Çevreden gelen rüzgâr da İslam. 28 Şubatçıların dostları Baasçılar çok zorda onlar da yardım edemez. Statüko kırıldı bir kere.” (1)
Mısır’da ordudan medet umup sokağa çıkan laikperestler de tuzağa düştü. Daha doğrusu kendi kuyularını kazdılar. İslam Coğrafyası’nda Batılı Ajanlar gibi Batı’nın değerlerini egemen kılmak isteyenlerin bu sefer defterleri dürülecek. Mısır’da sokaklarda cazgırlık yapanlar kazanamayacak.

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.