Ezel bezminde canlar bir tek can iken ikilik olsun demiş Sahip... Neden mi? Birlik anlaşılsın diye. Aslın yanına gölgeyi de koymuş sanatının sonsuz inceliğinde. Gölgeden "asl" a yol bulsun gören göz diye. Lakin kabuğu öz bilen nezdinde çokluk olmuş tek gerçek. Gölge gölgeye karışmış. Gölgeler içinde gölgeleri gizlemiş, gölgeleri kuşatan "asıl" ... Aslından habersiz gölgeler gölge savaşına girişmişler. Konu ise bir makamda sonsuz anlamda aynı çıkmaz imiş. Anlaşamadıkları mevzu kimin daha iyi gölge olduğu. Kimin diğer gölgelerden daha üstün olduğu. Bilememişler "bir" bilene sormayanlar. Az mı çoğa galiptir, çok mu aza mağluptur. Yoksa çokluk aza, az da çoğa göre midir? İkisinin de dışında mıdır birlik?
Aşkın aşıklığında gölgeliğini maşuklarına teslim eden canlar dışında kalmış gölgelerin, gölgeliğin. Asıldan gafil olma halinin. Yer ve gök bir olmuş idraklerinde. "hiç" ile "hep"in birliğinde. "Var" ile "Yok"un kayıtsızlığında. la deyip ifna olmanın duru halinde...
Hakikatin aşkı kendine ve cümle mevcuda "la" diyebilmek. Aşkın hakikati bunca yazılan kelimeyi, söylenen sözü "birlemek" Hak manasında... İşte kelamın çokluğunun aşıldığı hal. "İlla" deyip "varlığın birliği"ni "kalbederek" okuyan akil ve kalp sahibi er, "birin varlığı" nda "hiç" leyip kaldırıyor ortadan alem ile kendini... Gölgelerin hükmünden kurtulup...
Hali ifadeye hal gerek. Söz taşıma suyla dönen değirmenin delik kovası. Nefesinde nefsinin sahibini gören er çokta biri görür, hayretimi artır diye dua eder. Bire ise bin anlam gizler. Gören gözlerin çokluğu ve yaratılışın sonsuz tecellisince... Gören ile görünen arasında gölgeden perde kalkınca ayan olur sır. Sır dediğim o mananın lafı. Arayışa girmeden sadece bir kaç satırda göz gezdirmekle ulaşılamayacak kadar derinde saklı. İki kişinin bildiği ikiliğin bilgisidir bu sebepten.
Ey "bildim" dedikleriyle sınırlanıp öğrenmesinin önünü kesen dostum. "Bilmiyorum demesi kişinin ilmindendir" demiş kainatın yaratılış sebebi. Çık gölge oyunun gönlünü bağlayan halinden. Aslına dön. Aslını bil. Sor kendine; neden her nefs "kendini bilmek" ten sorumlu? Neden "kendini bilen Rabbini bilir" demiş Efendimiz. "Sen kendini bilmezsen Ya nice okumaktır" demiş Yunus. Çıkamıyorsan işin içinden "bir bilene" danış. Bin bilsen de bir bilene danış demiş atalar. Bin bilen gölgelere dönüktür, "bir" i bilen, hakikatin sonsuz manasına...
Aşkın hakikati. "Kendini bilmek" halinde " Hakikatin aşkı o hal ile hallenmek derdinde... Aşk olsun derdinde derman bulana...
Vesselam
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.
Ahmet kutluay bizim din hocamız biz onu çok seviyoruz 5-c sınıfı olarak
güzel bir yazı olmuş ellerine sağlık
okutmadın-yaşattın...sevgiler le kardeşim...
Çok hoş, emek verilmiş bir yazı olmuş abi ellerine sağlık
abi eline koluna sağlık çok etkileyici bir yazı olmuş devamı gelir inş.
Cok guzel etkıleyızı bır yazı .. eline saglık
ÇOK GÜZEL OLMUŞ...
Çok keyifli bir yazı... Teşekkürler ve aşk olsun
Etkileyici ve güzel bi yazı olmuş ellerinize sağlık
elıne saglık abı cok güzel olmus