ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Hz. Mevlana üzerinden prim yapmayın...

Ali AYATA

08 Mayıs 2013 Çarşamba 21:33
  • A
  • A

Değerli okuyucular, ağabeylerim, hocalarım, dostlarım… Günlerdir sessiz kalmamın sebebi inzivaya çekilip sessiz bir çerçevede gündemi, olayları takip etmeyi arzuladım. İşçi Bayramından ziyade özellikle bir konuya dikkatinizi çekmeyi istirham ederim. Aslında önceki yazımda da bu konuya yakın bir bakış açısı ile dile getirmeye çalıştım. Hz. Mevlana bu nadide, bu kıymetli ilimizin en kıymetli, en bulunmaz İslam ateşini en iyi şekilde tebliğ etmek için en seçkin alimlerdendir. Bildiğimiz üzere de çeşitli etkinliklerde yapılmaktadır. Hepimizin çok iyi bildiği Şebî Arus törenleri gibi…

***

O tanımadığımız şahsiyete bu kadar hürmet gerçekten az kalır fakat, bu hürmetten ziyade gösteriş için yapılan etkinlikler insanı en içten üzüyor. Evvela bu konuda şunları söyledim ve yine söyleyeceğim. Hz. Mevlana’yı gerçekten tanımıyoruz bir Mesnevisini veya diğer kitaplarına hakkıyla vakıf olmadığımız için o mübarek şahsiyet içinde hakkıyla anmalar yapılamıyor. En somut örneği şu günlerde bilbordlarda “Benim İçin Hz Mevlana” gibi çeşitli tanıtımla yapılıyor ve il yöneticilerimizin çeşitli mesajları yayınlanıyor.

***

Hz Mevlana’yı sabit cümlelerle tanımlayabiliyoruz ve anlatılanlar on parmağınızı geçmez her şey aynıdır. Soracak olursanız ben Hz. Mevlana’yı gerçekten hakkıyla öğrenmedim ama bu konuyla ilgili gayretlerim son derece titiz bir şekilde devam ediyor. Bugün Hz Mevlana’nın anlattığı ilahi aşk dünyevi aşkmış gibi yorumlanıyor ve kimse tepki vermiyor. Aslında ne güzel dememiz gerekirken doğru aşkı ya da ilahi bağlılığı kendimize, kendi görüşlerimize göre yorumluyoruz. İnsanlar bunu yaparken bırakın utanmayı yüzü bile kızarmıyor.

***

Bu nedenle gerçekten hakkıyla tanımadığımız hiçbir kimse hakkında yorumlama yapmamamızın gerektiği gibi özellikle Hz Mevlana gibi önemli ilim hizmetkârını hakkıyla tanıyıp ona göre yorum yaparsak (Onu tanıyan yorum yerine eksikliklerini örtmeye çabalar) gerçekten ortaya güzel şeyler çıkmış olur. Birilerine mesaj vermek için iyi gözükmek için gösteriş yapmanın lüzümu yok diye düşünmekteyim. Yine dershane Edebiyat hocam Ömer Çökek’in Hz. Mevlana hakkında tüylerimi diken diken yapan bir mesajını bizlere nakletmesi beni ziyadesi ise yerin dibine girdirdi.

***

O mesaj şöyledir; “Öyle bir zaman gelecek ki benim kabrimin olduğu şehirde orada yaşan halka beni soracaklar ve hiç kimse cevap veremeyecektir. O zaman ben onlara kıyamette hesabını soracağım.” Mesajını duyduktan sonra bugün yazı yazan kişilere özellikle istirham ediyorum bize anlatsınlar da gerçekten tanıyalım. Bunu da geçecek olursak yazıma son bir cümle ile nokta koymak isterim.“Gönül rahatlığı ile hesap verebilecek var mı?”

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.