Webo’yu 11’e alıp Emenike’ye bençi göstermek asla bir taktiksel değişiklik olmaz. Geçen hafta Emre-Emenike problemi yaşanmasaydı, böyle bir varyasyon yapılmazdı zaten. Karşılaşma öncesi; “sırası gelen oynar, rakibe göre farklı taktik uygulayabiliriz” dese de Kartal, bu hiç inandırıcı bir hoca sçylemi olmadı. Hani sokaktaki Fenerbahçe’ye gönül vermiş bir Amca’ya sorsan; “Pabucumun taktiksel değişikliği. Kaptanla Emenike kavga etti de ondan böyle oldu” derdi illaki.

Orta Saha Sizlere Ömür

Herşeyden önce Fenerbahçe orta sahasız oynuyor. Daha önce yazdım, yine yazacağım. Yıllarca 4-4-1-1 oynadı Alex’le Fenerbahçe. Onun gidişinden sonra Kocaman hayallerini süsleyen 4-3-3’e çevirdi sistemi, bazende Baroni’yi ağırlıklı kullanarak 4-2-3-1 yaptı. Sonra Yanal geldi ve dediki; “Arkadaşlar ben yan top, geri pas, fazla al ver yapmam, mutlaka 90 dakika golü ararım”. Eğer hafızam beni yanıltmıyorsa 5 maç böyle kazanıldı son dakikalarda. Fenerbahçe hem ısırdı, hem saldırdı. Asla pasif kalmadı. Oturan sistemi bozmadı Ersun Hoca. Takımın yüzüne allık sürdü biraz. Önde hep üç forvet oynattı. Ancak Diego’yu nasıl kullanırdı bu muallakta kadı. O zamanlar Alex tek forvet arkasıydı, şimdi Diego 3 forvet arkası. Bu taktiksel anlayışla bırakın 4. yıldızı, Fenerbahçe sene sonunda ilk 4’e dahi giremez.

Bilal Oğlan

Bilal performansını görünce Sarı Lacivertli taraftarlar keşke Emre’nin yokluğunda Bilal bizde olsaydı diye iç geçirmişlerdir. Bu ne cesaret birader? Korner, frikik, her topu kaleye gol tehlikesiyle gönderdi hep Bilal Oğlan. Hele ilk dakikalarda orta yayın içinden gönderdiği şut görülmeye değerdi doğrusu. Maalesef Fener’li futbolcular şut çekme konusunda Bilal kadar cesaretli olamadılar. Bırakın koşmayı, topa vuracak hali kalmamış Çubukluyu sırtına geçirme şerefine nail olanların. Oğuz Dağlarca’yı da unutmamak gerek. O da kalesinde dağ gibi büyük durdu, heybetliydi. Tek tük de olsa gelen pozisyonlarda kalesini iyi savundu.

Taktiksel Açıdan Ders Çalışmalı Teknik Kadro

Bir kere Kartal taktiksel deha olsa Diego’yu asla 3’lü forvetin arasına sıkıştırmaz. Biraz araştırmalı İsmail Hoca. Çok da zor değil açıkcası. Onca Portekizce bilen tercümana rağmen diyalog kurup başa baş konuşamıyorsan oyuncunla, o zaman tek bir şey yapacaksın. Google’a girip bunca sene Diego hangi sistemle oynamış, sağını-solunu kimlerle paylaşmış diye ders çalışacaksın. Ve göreceksin ki Brezilyalı ağırlıklı olarak dörtlü defansın önünde üç orta sahayla baklava oluşturarak, öndeki iki forvetin arkasında çalışmış hep servis elemanı olarak. Kimi müsabakada da Alex gibi tek forvetin arkasında koşturmuş. Kocaman, “antrenör takımı” demişti ya hani, şimdi onu yürürlüğe koyma zamanı. Kartal’ın önünde iki seçenek var ama asla üç yok; Diego’ya uyan sistemi kurup, öndeki üçlünün en azından birini bozacak veyahut Diego ve Başkana; “Kusura bakmayın bu takım geçen sene eze eze şampiyon oldu. Ben sistemimi bozaman arkadaş” deyip, babalar gibi klübeyi işaret edecek ve “sıranı bekle” diyecek takıma henüz katılan oyuncusuna.

Taktik mi? Bazen de Tersden Düşünmek Lazım

Bazı maçlar vardırki sadece kadronuzu değiştirmeniz gerekmez, hakikaten oyun şeklinizi de ters yüz etmeniz gerekir. Ayrıca bir büyük olarak her maça baskın olarak başlayıp, baskın olarak devam etmeniz de şart değil. Bu vites değişikliğini rakibe göre ayarlayabilirsiniz. Fenerbahçe bu maçı daha sakin oynayabilir, Bilal-Gekas ve hatta Bruno üçlüsünü kıskaca alır, onlara kontra fırsatları vermeyebilirdi. Kartal oyuncu grubuna mücadele öncesinde; “Bugün sakin oynayacağız. Bırakın onlar saldırsın ilk yarım saatte. Hatta devre golsüz bitsin. Yorulacaklardır. Yeterki tehlikeli üçlüye kontaraya çıkma fırsatı vermeyelim. İkinci yarı golleri atar, üç puanla döneriz Kadıköy’e” diyebilirdi. Nitekim golleri Gekas atarken, ilk golün asistini Bilal yaptı. İkinci golün atak başlangıcı yine Bilal’den gelirken, golün pasını verende Bruno oldu
Tel tel dökülen oyuncuları uyandırmanın tek yolu onlara ders vermekten geçer bence. Haftaya Konya maçı var. Diego’yu Alman liginde,Wolfsburg-Bremen, oynadığı sistemde oynatmanın tam zamanıdır. Orta sahaya Emre-Topal-Alper, iyileşirse Raul’den ikisini veya üçünü koyar; sol beke Hasan Ali, sol öne Caner’i çeker, Gökhan’ın önüne de Topuz’u monte ederse Kartal; Webo arkasında Diego yada Webo-Emenike / Webo-Sow çift forvetinin arkasında Brezilyalıya şans verirse ona biraz daha rahat alan kalır düşüncesindeyim. Baktın olmadı çıkar Diego’yu, dön geçen yılki oturmuş sistemine. Diego’dan verim almak isteniyorsa ona uygun sistemi denemekten başka çaresi yok İsmail Hocanın. Yoksa dörtlü forvet ısrarının sonu ancak hüsran olur.

Asım Çalık, 28 Ekim 2014 Pazar, New York, 03:10pm