Fener’in isyankar ve başkaldıran ruhlu sarışın delikanlısı dün geceki maçı adeta tek başına yazan, oynayan, ve yöneten olurken yanına Webo’yu da en iyi yardımcı aktör olarak aldı ve geçen seneki ruh halinin aksine bu seneki görevini daha farklı bir olgunlukla sunmaya başladı futbolseverlere. Kadıköy’ün hırçın delikanlısı aslında geçen seneki Lazio maçında penaltıyı yaptırıp, 90’da aşırı uzaklığa bakmaksızın attığı frikikden sonra Kuyt’ın dokunuşuyla maçın kazanılmasında yine ön saflarda yer alırken,rövanş maçında da milimetrik paslaşmalar sonucunda ceza alanı içinden attığı sert şutla ağları bularak Fener’i UEFA’da yarı finale çıkartan karakter olmuştu. Neredeyse 13’de Lazio’ya attığı golün benzerini atıyordu ama o, oyunun devamında isyanının semeresini oyunu yönlendiren oyuncu olarak gördü. Geçen sene Kocaman ile zaman zaman yedek kalıp, bazen de sol açık oynarken; bu sene Yanal’ın ve hatta Terim’in verdiği sol bek görevine soyunurken, sol kanadın liderliğini de kimselere bırakmamakta kararlı gibi. Sağdan Gönül’le yaratılan bindirmeler artık sol kanattan da Erkin’le sıklıkla yapılacak gibi gözüküyor.
Duran Topların Yeni Patronu
Eskilerin söylemi ve Alex’in varlığıyla “her korner yarım gol” demekti Fenerbahçe’de. Ancak Kaptan ayrıldıktan sonra tat vermeyen, seyirciyi heyecanladırmayan ve dahası duran top organizatörünü bulamayan Sarı Lacivertliler, dün gece bu sorunu da Caner’le halletmiş oldular. Attığı ilk muhteşem serbest vuruşa ikinciside ekleyecekti ama direklerin azizliğine uğradı ne yazık ki. 50’de soldan gönderdiği ortanın Webo tarafından auta yollanması aslında gelecek golün habercisiydi ve 74’de yine soldan Caner’le gelen ortayı bu sefer afettmedi Webo. Geçen sene alındığında “Webo bu takımın santraforu olamaz, üstelikde yaşlı” diyenler dün geceki Webo performansından sonra kafalarını kuma gömmüşlerdir sanırım. Sadece yaşa bakıp tecrübeye bakmayanlara ders verdi Webo; “İyi golcüyüm. Tecübeyle sabit” diye haykırdı adeta dün akşam.
Sahi Holmen Neredeydi?
Artık futbolun estetiği, tekniği, taktiği ikinci plana atılmış durumda. Herkes koşu mesafelerine takıntılı vaziyette. Sivas maçının kahramanı Samuel’i Kasımpaşa semalarında gören olmadı. Antreman sahası yetmediği söylenen İsveç’li ya sahaları şaşırdı ya da antremanlarda faydasız koşular yaparak tükettiği nefesini yeniden bulamayınca dün gecenin hayal kırıklığı oldu.
Ersun Hoca Caner’i sol bek mevkiine hapsetmemeli bence. Ona sol açıkda da şans vermeli zaman zaman. Bu kadar heves, bu kadar heyecan, bu kadar iştah...Nazarımız değmez Caner’e İnşallah....
New York, 01:32
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.