Fenerbahçe’de ele avuca sığmayan, 24 yaşında olmasına rağmen edebsizlikleriyle takımda tutulamayıp komşuya gönderilen Miroslav Stoch 3 Mart 2012 tarihinde, yine bir Gençlerbirliği maçında, Alex’den gelen korneri ceza alanı dışından attığı voleyle göndermişti Ramazan’ın kalesine. Bu gol onu ve Fenerbahçe’yi Avrupa arenasına taşımıştı Puskas ödül töreniyle.

Ama nedense Fenerbahçe haftalardır efektif korner atışı yapmaktan uzak. Yine dün ilk yarıda atılan kornerlerde böylesine bir düşünce kafalarda hasıl olmadı. Değişik korner tatikleri denenmedi. Uzatmanın ilk dakikasında kullanılan korneri ceza alanı dışına göndermeyi ancak akıl edebildi Caner ama onda da Emre şut atabilecek bir pozisyonunda değildi. Oyun bir dakika içinde, 7. ve 8. dakikaları arası, üç pozisyonu görerek başladı. Caner beklentisi varken Emenike kullandı frikiği. Ramazan’da kaldı. Sow devamında altıpasda topu kale yerine dağlara taşlara yolcu etti ama sanki santimlerle ofsayttı. Akabinde Jimmy’nin kafasıyla yokladı Gençler golü. Sonra oyun durdu 22’ye kadar. O anda Moussa ile Ramazan arasındaki mücadelede Çakır faulü verdi, golü vermedi. Ramazan’ın sakatlanarak oyundan çıkması, Cüneyt hocayı haklı çıkardı. Oyun 38’e kadar gene durdu pozisyon anlamında.

Neden bu takım şut atmayı akıl etmez derken, Sarı Lacivert cephanesinden şut bombardımanı başladı. Caner frikik, Bekir ceza alanı içi, Kuyt ceza alanı içi, Moussa ceza alanı içi, ve uzatmanın son dakikası Caner frikik. Kalede yedek kaleci Ferhat. Sadece takımıyla iki Süper Lig maçı oynayan tecrübe noksanı bir file bekçisi. Belki ileride çok iyi bir kaleci olacak ama an itibariyle şutlara boğulması gerekliydi ve bu taktiksel düşünce gol getirmemesine rağmen doğru uygulandı. Şutların ardı arkası da kesilmedi zaten.

Alper Joker Olarak Kullanılmalı

Kasımpaşa maçında Caner’in yokluğunda sol kanadı tozu dumana katan Alper’i aynı yerde düşünmeliydi Ersun hoca. Bu takım çift forvet oynamaz diye bir kanun mu var acaba? Sow Emenike’nin arkasına, Alper’de sol kanada Caner’in önüne geçince taşlar daha bir yerine oturdu Fenerbahçe adına ikinci devrenin hemen başında ikinci devrenin başında. Başlama vuruşuyla beraber aynı atakta önce Moussa’nın, devamında da Emenike’nin ıskalarını izledi dişi Kanaryalarla çocuklar. Sow’un kafasından sonra Kuyt’ın iki adımdan topu filelerin yerine direkle buluşturmasına şahit olduk.

Ersun hoca aslında o kadar şanslıki inanın farkında değil. Bu Portekiz’liler ısrarıyla beraber Kuyt’ı taktik tahtasına ilk isim olarak yazması inanılacak gibi değil. Kuyt’ın o topu gol sayısı olarak içeriye yuvarlayamamasının tek sebebi aşırı yorgunluk. Elinizde Alper gibi bir oyuncu varken o kadar değişik varvasyonlar uygulayabilirsiniz ki sayısını kendiniz bile hatırlayamazsınız. Salih, Christian hatta Kayserispor’da forvet arkası oynayan Topuz varken ve Alper “ben kanatta oynarım” görüntüsü veriyorken, forvet arkasında kullanmak mantıksız genç oyuncuyu. Solda oynatarak Caner’i, sağ tarafta oynatarak da hem Gökhan’ı daha ekonomik kullanabilirsiniz, hem de Kuyt’ı zaman zaman oynatmayarak bir sonraki maça daha hazır ve dinlenmiş olarak sahaya sürebilirsiniz. Kuyt’ın için şöyle extra bir bilgi de verebilirim size; Liverpool’da oynadığı dönemde Kenny Daglish, Roy Hodgson ve Rafael Benitez; Dutch oyuncuyu sadece sağ kanatta değil zaman zaman ihtiyaç duyulduğunda forvet ve forvet arkası olarak da kullandılar. Bu yüzden onu sadece sağ kanada hapsetmek de akıllıca değil. En azından tek çare değil. Ayrıca Hasan Ali-Caner ve Gökhan-Alper sol ve sağ kanat düzenlemesiyle de çift forvet oynayabilir Sarı Lacivertliler Kuyt düşünülmediğinde.

İlk yarının sonlarına doğru başlayan şut denemeleri yine devam ettiler ve 56’da Alex’in rolüne soyunan Caner korneri ceza alanı dışına servis edince, Stoch pozisyon duruşuyla Gökhan tarafından kaleye sert bir vuruşla olarak gönderildi ve bu akıllı “şut atalım” fikri penaltıyı getirdi. Aynı varvasyon sağ taraftan Emre’nin serbest vuruşdan gelen pasında yine Gökhan tarafından ceza alanı dışından kaleye atıldı ama defanstan döndü. Fenerbahçe iştahlı bir şekilde Alper, Kuyt, Salih’le şutlarına devam etti. Sow’un çıkışından sonra sola kanadı yine hallaç pamuğu gibi atan Alper, Salih’den aldığı müthiş pasla ikinci penaltıyı da kazandıran oldu. Serbest vuruşlar, kornerler, uzaktan vuruşlar her zaman Fenerbahçe’nin gol silahlarıdır. Bir de bunlara mücadele azmi ve son dakikaya kadar kazanma isteği eklenince, oyunu pozitif futbolla kazanmak çok da zor olmadı.

Hanımlardan Mesaj Var

Bugün Fenerbahçe’nin beyleri “first ladies” diyerek yerlerini hanımefendilere bıraktılar. Onlarda aldıkları görevi layıkıyla yerine getirdiler. Top rakipteyken haddinden fazla gürültü yaparak rakibin dikkatini dağıtmaya bile çalıştılar doğrusu. Sanırım 20-30 bin arası dişi kanarya vardı tribünlerde. Bu hem başkana hem de klübe açıktan mesajdır aslında. Önümüzdeki 10 yılda 52,000 taraftar kapasitesi yetmez Fenerbahçe’ye. Mesaj alınmalı başkan ve yönetim tarafından bence. Son sözüm Topal’ın istirarına. Belki gecenin yıldızı Alper’di ama bravo sana evlat demek lazım. Yine basmadık yer bırakmadın. Emre’yle beraber iyi bir ikili oldunuz.

1 Mart 2014 Cumartesi, 2:26