Türkiye'de diktatöryal sisteme göz kırpan zihniyet, Başbakan'a her fırsatta 'diktatör' yaftası yapıştırmaya hevesli görünüyor. Sisi gibi, Esed gibi kendi halkına katliam yapan, demokrasiyi hiçe sayan darbeci kişiliklere göz kırpan bir zihniyet, Türkiye'de demokrasiyle iktidara gelemeyeceğini anlayanlar, soluğu Sisi'nin yanında alıyor. Namaza duranlara kurşun sıkan Sisi yönetimini ziyaret edeceksiniz, sonra da bu milletten oy isteyeceksiniz. Halk bu gerçekleri gördüğü, bildiği için sandıkta yapması gerekeni yapıyor. Türk Halkı; darbeye darbe diyemeyen,mazlumların karşısında, zalimlerin yanında bir düşünceyi başa getirmeyecektir. Devir; savaş devri, darbe devri değil. Darbeye göz kırpanların hevesini, Türk halkı kursağında bırakır.
Başbakan'a her fırsatta 'diktatör' yaftası takanlar, görmek istedikleri düşünceyi Başbakan üzerinden hayallendirmektedirler. Diktatöryal sisteme bu sayede göz kırparlar. Başbakan'ın diktatör olmadığını kendileri de biliyor aslında.. Başbakan halkına kurşun sıkmıyor,özgürlükleri kısıtlamıyor,imkanları genişletiyor,olumlu icraatlar yapıyor olması bazı dar düşünceleri rahatsız ediyor. Türkiye'de özgürlük yok naraları atanlar,aslında en rahat yaşayan insanlardır. Başbakan'a bırakın eleştiriyi, hakaret edeceksin, Türkiye'de özgürlük yok(!) Başbakan'a vefat eden annesi üzerinden küfredeceksin,Türkiye'de özgürlük yok diyeceksin(!) Diktatörün olduğu ülkede bu küfürleri,bu hakaretleri edemezsin. Diktatörün olduğu ülkede, Başbakan'a diktatör diyemezsin. Sallandırırlar(!)
Diktatöryal sistemi ağzına en çok alanlar, Cumhuriyet rejimini kaybetme endişesi duyanlar,ve laikliğin son bulup Seküler sisteme geçiş fikriyatında korku yaşayanlar(!) Bu ülkeye yeniden dini kuralların hakim olmasını istemeyenlerin, 'diktatör' kozuyla halka zorla dayattırılmaya çalışılan korku hegomonyasını öne sürmesi gerçeği gün gibi ortada.. En ufak bir değişiklikte 'cumhuriyet elden gidiyor,Atatürk unutturulmaya çalışılıyor!' gibi yorumların yapılması, sahicilikten son derece uzak, ve halkın kararlarına etki etmeye yönelik aldatıcı bir psikolojik eylemdir..
Edep ve dürüstlük cinsiyet değil, şahsiyet gerektirir. Sandık gücüne güvenemeyen, halkının kararlarına saygı göstermeyen bu darbeci zihniyeti kınıyorum. Darbecilere çanak tutan, hükümetle hemfikir olmaktansa siyonistlerin uşağı olmayı kabul eden zihniyeti kınıyorum. Dış güçlerin gazına gelerek Türkiye'de darbe heveslilerine taşeronluk yapan zihniyeti aklı-selim düşünceye davet ediyorum! Türkiye'de aynı darbeyi yapmak isteyenlere, 'makarnacı, kömürcü, yobaz' diye aşağıladıkları o halk, dersini verdi, vermeye devam edecektir. Kalben demokrasi'ye inancını her fırsatta vurgulayan vatandaşın silahı sandıktır. Sandık gücüne güvenemeyen, halkının kararlarına saygı gösterme nezaketinde dahi bulunmayan zihniyet, Türkiye'yi diktatöryal yönetimin kucağına itme heveslisidir. Demokrasi'ye yoksa inancın, halkın kararlarına yoksa saygın, TAM BAĞIMSIZ, DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE ilkesini savunmayacak, yada demokrasi'yi katleden darbekatörlerin elini sıkmayacaksın. Fark ettiyseniz eğer, Başbakan'a diktatör yakıştırması yapan taşeron zihniyetin, kendi vatandaşını katledene alkış tutanlar olduğunu göreceksiniz. Arada ki bu çelişki, her olayı işine geldiği şekilde yorumlayan zihniyetin eseridir. Mısır'da Suriye'de Doğu Türkistan'da şehid düşmüş kardeşlerimize ALLAH'tan rahmet diliyorum. Bu olayların bir an evvel son bulması adına en içten dileklerimle dua ediyorum. ALLAH zalimlere fırsat vermesin.
Sevgiler..
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.
diktatörün elini sıkana prim yok bu memlekette,demokrasiyi ağzına alanlar her fırsatta kaybediyor olmanın acısını sandıkta hile var söylemleriyle telafi etmeye çalışıyor ama nafile!
yüreğinize sağlık bahadır bey..
yazınız güzel tebrikler iyi yerlere ayak bastınız.