Sevgi Dolu Güzel İnsan
Edebiyat öğretmenimiz derslerde bize böyle söz verir genelde, bu ithaf beni mutlu ediyor, çok hoş bir niteleme bence. Bu yüzden ben de size böyle seslenmek istedim. Ben resmi konuşması pek beceremiyorum. O yüzden Necati Beydense kendime bu kadar yakın hissettiğim bir insana ‘’bey’’ demek elbet kibarlıktır; ama sanki yedi kat yabancıya sesleniyormuşum gibi hissettiriyor bana. İzninizle Necati abi desem daha rahat ederim. Bu da bir tuhafıma gitmedi değil; çünkü benim abimin adı da Necati ona hiç Necati abi demedim tek olduğu için abi demem yetti.
Neyse, aslında gönderilmeyecek ve ithaf edilen kişi tarafından okunmayacak bir mektup yazmak daha kolay; insan daha rahat oluyor. Size mektup yazma fikrini bir arkadaşım aklıma düşürdü. O hayran olduğu birine mektup yazmıştı, tarafından okunmadı ama yine de yazdığı için mutluydu. Bana sen niye yazmıyorsun dedi. Durdum, düşündüm hazır yazete de varken neden olmasın ki dedim. Ben sizin oyunculuğunuzdan önce insanlığınıza hayranım. Bu kadar tevazuya sahip olmak ne büyük bir cevher. Tam da bir sanatçı, bir şair gibi; gönlünü ortaya koyarak. Size birçok kez dizi neden bu kadar izleniyor diye sordular, defalarca cevapladınız. Ben uzun süreli bir izleyeniniz olarak dizinin bu kadar sevilmesinin en önemli nedeni sizsiniz. Siz bu kadar candan olmasaydınız, kendinizi koruma ve ayırma derdine düşseydiniz daha farklı olabilirdi. Ben sizin katıldığınız programları ve yaptığınız röportajlarınızı izlerken o kadar keyif alıyorum ki, anlatamam. Aynı zamanda sanki muhabbetin içindeymişim gibi hissediyorum. Şimdi Polat’tan söz etmemek olmaz ama değil mi? Bir şeye sinir oluyorum. Siz bu konu hakkında konuşurken diziyi izleyen ve izlemeyen insan arasındaki farkı niteliyorsunuz. Çok doğru. Sinir olduğum şey, dizinin dahası Polat Alemdar’ın çocuklara şiddet öğretisinde bulunulduğu konuşuluyor. Ben diziyi 2005’ten beridir izliyorum o zaman 9 yaşındaydım ve çok sıkı bir şekilde izliyordum diziyi; ama bir kere bile elime silahı alayımda birilerini vurayım demedim. Hatta silahın üstünlüğünden, en korkak adamı bile nasıl güçlü hale getirdiğini gördükçe daha bir nefret ettim.
Benim Kurtlar Vadisi’nde, o zamanda da şimdi de anladığım şey bizim rahatça nefes almamız için ölen yüz binlerden fazla insan var. Benim de onların ödediği gibi bu vatana bir borcum var. Hepimizin daha doğrusu. Birileri bizler için ölüyor; biz vicdanı rahat nasıl yastığa başımızı koyarız? Bu ülkeye hizmet etmemiz gerekir. Kuru kuruya ‘’Vatan Sağ olsun’’ demek biz Türklere yakışmaz. Ayrıca dizinizin sayesinde anladım ki her ölüm tesadüf değildir. Bu ülkenin şu anda aramızda olmayan güzel insanları sırf doğruyu hedef belirledikleri için öldürüldüler. Kurtlar Vadisi’ni reyting kaygılı bir dizi olduğunu hiçbir zaman düşünmedim. Bunu ne siz ne de dizi ekibi asla hissettirmedi. Sevgili Necati Abicim; başarı da tesadüf değil. Sizin çok güzel bir yüreğiniz var. Başarı size yakışıyor. Şunu da söylemeden edemeyeceğim Polat’a çok haksızlık ediyorlar, yani tamam Necati Şaşmaz ve Polat Alemdar bir değil. Necati Şaşmaz daha sempatik, güler yüzlü bir adam; ama Polat da odun değil yani diziyi tamamen izleyenler bilir Polat da gayet espritüel birisi. Polat’ı çok seviyorum ne yapayım. Diyorlar ya hani dizi gerçek hattan alıntı diye. Keşke öyle olsa Polat gerçek olsa. Zaten her zaman demişimdir bir Yusuf Miroğlu bir de Polat Alemdar olsa bu ülkeye hiçbir şey olmaz.
Belki bir gün okursunuz ya da okumazsınız bilmiyorum. Ben sadece içimdekileri yazmak istedim. Okumasanız da ben bir şey kaybetmeyeceğim. Bir insanın sevdiği birine mektup yazmasından daha güzel bir şey var mı? Bu mektubu kaleme aldığım için çok mutluyum. Size yazdığım için daha da mutluyum. Umarım gönlünüz kaderinize yansır.
Muhabbetle…
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.
- - Cansu Marangoz:18 Eylül 2013, Çarşamba 12:40
- - Misafir16 Eylül 2013, Pazartesi 11:18
- - misafir:16 Eylül 2013, Pazartesi 06:28