Etnik kökene dayalı çiş yarıştırma savaşı son günlerde daha da bir gündeme gelmeye başladı. Sonucunda “Biz buranın yerlisiyiz, buralar bizim” diyebilmek için elifi görse mertek sanacak adamlar tarih profesörü kesildi. Sonuçta haksız sayılmazlar halk arasında bir söz vardır “Önce gelen oturur” diye.
Seneler önce gazetelerde yayınlanan bir haber çok ilginçti. Avrupalı bir arkeolog gelmiş ismini hatırlamadığım bir yöremizde kazı çalışmaları yapıyor. Sonuçta bir mezar bulup açmışlar içinden bin yıllık bir iskelet çıkmış. Kazıda çalışan Türk köylüler de şakayla karışık büyük büyük büyük dedemizi bulduk demişler. Bilim adamının kafasında bir ışık yanmış sönmüş, olabilir mi diye. işçilerden ve iskeletten numuneler almış ve göndermiş DNA testine. Çıkan sonuç enteresan, numune verenlerin ve iskeletin akraba olmaları kuvvetle muhtemel.
Avrupalıların en büyük hayali zaten Türkleri geldiği yerlere geri göndermek. Sanki Anadolu öz atalarının yurdu. Öte yandan yapılan araştırmalar, Sümer’de, İskitlerde hatta Troya’ da Türk izlerini çıkartmaya devam ediyor. Mesele daha da eskiler uzanacak gibi. Türklerin Anadolu topraklarında Malazgirt’ ten binlerce yıl önce bulunduğu apaçık çıkacak ortaya. Mesele önce gelen oturur meselesiyse, bir daha bir düşünün bu konuyu da sonra mahcup olmayın demek lazım.
Öte yandan binlerce yıldır dolmuş boşalmış Anadolu. Göç almış, göç vermiş, kanlar birbirine geçmiş. Milleti, milliyeti, millet sevgisini DNA da ya da kan grubunda ararsak iş iyice içinden çıkılmaz hale gelir.
Dünya Kupasında benim favorim, Arjantindi. Brezilyaya zaten bayılıyorum. Uruguay’a karşı nedense ayrıca bir sempatim var. Kankayla oturduk Almanya Uruguay maçını izliyoruz. Biraz da geyik olsun diye;
“Kanka” dedim “Bu Güney Amerika ülkeleri acayip ilgimi çekiyor. Benim büyük büyük atalarım arasında Arjantinli, Uruguaylı birileri mi var acaba?”
Kanka güldü;
“Olsa ne olur olmasa ne olur?” dedi.
“Öyle deme kanka” dedim “Kan çekiyordur belki.”
Yüzüme baktı,
“Biliyor musun kanka” dedi “Sende biraz kızıl derili tipi de var zaten.”
Kim nerenin yerlisi, kim nerden gelmiş, kim kiminle karışmış çok da önemi yok benim için. Diğerlerine de tavsiyem; binlerce sene öncesinin mezarları üzerinden siyaset yapacağınıza, bu gün o topraklarda yaşayan insanları nasıl doyurur, nasıl eğitir, nasıl insan gibi yaşatırsınız bunların yollarını araştırın.
Asıl mesele önce gelen oturur değil yeğen, mesele kim önce karnını doyurur. Anladın mı yeğen neymiş asıl mesele?
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.
Tebrikler! Çok güzel bir anlatım tarzınız var. Yazmaya devam...