Beş aydır görmediğim Ankara'yı görme özlemiyle yanıp tutuşuyorum.Göreceğim de altı üstü iki hafta memleketimi.
Bilenler bilir,İstanbul - Ankara arası,şehirler arası otobüsle yaklaşık altı saat sürer,tabi İstanbul'un keşmekeş haline rastlamazsan o da...Hele bir de Avrupa Yakası'ndan çıkmışsan yola,zaten ahbap oluverirsin,güzel İstanbul'un can yakıcı,can yakmasından ötürü de terletici özelliğiyle bilinen sıkışık trafiğiyle,kalabalığıyla.Hele bir de otobüsün son anda bulduğun ve aldığın koltuk biletinin hemen yanına sırf sana inat olsun diye yüz elli kiloluk amca almışsa biletini,geçmek,bitmek bilmez o Ankara yolculuğu.
Alışmışlığımın verdiği güvenle otobüsteyim yine.Ama sanki bu sefer bir başka hızda gitmiyor otobüs.Cam kenarında oturan ben,camdan trafiğe bakmaya cesaret edemiyorum,bisikletle bizi geçenleri görmeyeyim diye.Çıkmışız bir kere yola,ama gittiğimize bin şahit getirsem yalan olduğu o kadar ortada ki,ben de aldım cep telefonumu elime,hesaplar yapmaya başladım cep telefonumdaki şaheser hesap makinemle...Yol kaç saatte biterdi,üç saatte çıkabilir miydik İstanbul'dan,üç saatte çıktık diyelim,geriye kalan yol,bu gündüz vaktinde çekilir miydi,hele de hava böylesine sıcakken...Yalnız bana mı denk geliyordu böylesine isyankar trafik ve trafik şoförleri,sadece bana denk geliyorsa,benim dışımdaki yolcular da benim yüzümden mi çekiyordu bu çileyi ?
Yok olmuyor,aykırı düşüncelerim de oyalamıyor beni,bu yol bitmeyecek belli, iyisi mi,hesap makinesi olarak kullandığım cep telefonumla birilerini arayarak oyun oynama zamanım geldi, uykum da yok zaten,olan masum telefonumun masum tuşlarına olacak belli ki.
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.
Ankara yolculuğuna çıktımı insan hele istanbul trafiğinden çıktıysa ilk işi oyun oynamak yerine kendisini çok özleyen kuzenlerini aramak olmalı :))