Dünyanın gözü önünde insanlar katlediliyor,yerleşim yerleri yakılıp, yıkılıyor.Burası Suriye,Arakan veya herhangi bir Müslüman kardeşimizin yaşamaya çalıştığı bir ülke.
Müslümanlara bir şeyler oluyor, birileri çıkıp da bu katliamlara dur diyemiyor sadece Şiddetle kınanıyor.
Zulme karşı sessiz kalan dilsiz şeytan gibidir hadis-i şerifini dikkate alarak hareket ettiğimizde bir şeyler yapma görevini daha iyi kavramış sayılabiliri Mart ayında başlamış olan Suriye'deki iç savaş halen daha devam ediyor. Birleşmiş Milletler'e göre, Ocak ikibin on üç tarihine kadar altmış bin kişi öldü. Ayrıca, yedi binden fazla kişi mülteci olarak Suriye'den kaçtı. Humus,Halep, Rastan ve daha birçok şehirde sağlam yapı kalmamıştır.
Ortak kültürümüz, ortak mirasimizin bulunduğu Suriye'de tarih de yok oluyor .Bu kayıpları incelemeye, araştırmaya başladığımızda kaybın ne kadar acı olduğunu ve geri dönüşü olmayan birçok mirasın, değerin yok olduğunu içten içe hissedebiliyoruz.
Suriye'de çatışmaların en şiddetli yaşandığı bölgelerden biri olan Halepte, Kapalı Çarşının yarısının yanarak kül olmasından sonra, tarihî Emevi Camii de tahrip edildi. sekizinci yüzyılda inşa edilen Emevi Camii'nin bir kısmının yandığı, paha biçilemez el yazması Kuran ı Kerim ve birçok tarihî belgenin de kaybolduğu açıklandı.
Suriye’de Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın çabalarıyla Halep’te bin beşyüz metrekare alan üzerine ,yetmiş beş milyon Suriye lirası harcanarak yapılan ve ikibin dokuz yılında faaliyete giren bir İslami eserler kütüphanesi. Kütüphanede toplantı salonu,okuma odaları ,yüzlerce yıllık el yazması Kur’an-ı Kerimler ,ilmi kitaplar ve İslami sanat eserleri bulunuyordu. Bu kütüphane Ortadoğunun en güzel el yazmaları kütüphanesi olmuştu.
Araştırmacılar,öğrenciler ,akademisyenler için bir ilim yuvası halindeydi Moğolların soyu muhalif teröristler saldırana kadar,kütüphane yağmalandı ve yakıldı.