Beyninizin küçük küçük milyonlarca fıskiyeleri vardır. Her sabah güneşle uyanıp ve bir bütünle mutluluk tohumlarını sular, kalbinize sürer.
Buradan başlar güneşle sevişmeler.Severiz güneşi, baharın geldiği şu günlerde hayat dolu bir ifade çıkarırız sakladığımız kış ambarından.Endamını salar sokaklara, hafif mağrur ağaçların dallarına çizer resimlerini, tepelerine ,toprağa filiz işler. Ödeme zamanıdır bahar, güneşin hakkımızı verdiği andır, vefakardır ilkokul sıralarında yüzüne kondurduğumuz gülümsemeyi geri ödeme zamanıdır.Sevgisi o kadar artar ki bazen, sarmaşık gibi farkında olamaz sevdiğinin bedeninde açtığı hasarların.Yazlar da böyledir, güneşin bize sevgisinin doruklarda olduğu aylardır Haziran Temmuz..
Sıkıca sarılır uzayan günlere . Saatlerle oynayan odur.Yaza sitem sevgiliye sitemdir.Vedaları uzun tutar güneş kopamaz sevdiğinden.Hain değildir, gaddar hiç .Sonbaharı ne sanırdınız? Güneşin fasılalarla sevgiline vedası , bir aralık mutluluklara , yazlara sarıp sarmaş olmalara, elleri tutup usulca bırakmasıdır .Sonbahar Güneşin 'hosçakal'ıdır sesini duyanlara.yazın içini ısıttıklarına sözüdür sonbahar kaldığı yerden başlayacağının.Oynamayı eğlenmeyi sever, bir görünüp bir kaybolmaları meşhurdur bir sevgili gibi nazlıdır bazen.Ve kışları bütün meziyetlerini serer önümüze sevgili. Bulutlarla anlaşır, yer yer daha koyularıyla bulut kandırmacası sislerle pazarlık eder yağmura göz kırpar perdeler kendini kışı alır önüne.Özlemin aşkın katığı olduğunu bilir.Geriye dönüp bakmadır kış, sevgiliyi yad etmedir.Bazen, bir aralık gülümser.
Ben sıkılmam güneşi anlamaktan güneşi sevgiyle yoğurmaktan veda ederken sonbaharda sevgilime, ona, bıraktığım gülümsemelerdir toprak üstünde kalan.
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.