ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

TAŞ KOYMAYIN, TAŞI KALDIRIN

Fatih Mehmet Karabulut

03 Kasım 2013 Pazar 13:32
  • A
  • A
Bir hanımefendinin başını örtmesi hangi vecibe ile olursa olsun kontrolü tamamen kendi elindedir.

Dini bir zorunluluk olan başın örtülmesi, günümüz Türkiye'sin de yadırganmayı bir kenarı bırakalım, tamamen kötü bir simge, olumsuz bir obje olarak gösterilmektedir.
Bir hanımefendi başını örtüp yaptığı yanlış hareketle, bütün başı kapalı kişileri olumsuz bir kişililik olarak gösteremez. Aynı şekilde başı açık bir hanımefendinin yaptığı kötü bir harekette bütün başı açık kişileri kötü olarak gösteremez.

1999 seçimlerinde demokratik bir seçimle, milletin oyunu alıp milletvekili seçilen Fazilet Partisi Milletvekili Merve Kavakçı yeminini etmek üzere başı kapalı bir şekilde meclise geldiğinde, kendini bilmez, verdiği sözlerin arkasında durmayan, ülkeyi adeta çıkmaza sokan koalisyon hükümetinin insanlık dışı tavırlarıyla adeta linç kampanyasına sokulmuştur.

Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit, burası devlete meydan okunacak yer değildir, şu kadına haddini bildirin diyerek insanlık dışı senaryoya katkısını fazlasıyla koyarak bu senaryonun baş aktörü olmuştur.
Yeri ve zamanı geldiğinde kendisini milliyetçi ve muhafazakar olarak tanımlayan Milliyetçi Hareket Partisi bu duruma göz yumarak adeta destekleyen konuma geçmişti.

Merve Kavakçı bu olumsuz senaryodan sonra, dininin emrini yerine getirdiği için ülkede dışlanırcasına bir kampanyaya kurban gitmişti.

Geçtiğimiz günlerde yapılan değişiklikler ile, bir çok alanda serbest bırakılan başörtüsü sorunu artık mecliste de bütün partilerin genel olarak olumlu tavırları ile serbestleşmiştir.

Ülkemizin ve milletimizin bir çok sorunu varken, \% 99 Müslüman olarak bilinmesine rağmen dini vecibesi olan başın örtülmesine karşı çıkmak, kötü tavır almak kime ne yarar vermektedir bir türlü anlamış değiliz. Bırakın herkes inandığı doğruyu saygı ve sevgi çerçevesi içerisinde yapsın.

Bizler peygamber efendimizin ‘Kişi sevdiği ile beraberdir’ hadisine uyarak yaşayalım. Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethettiğinde hıristiyanların dini inançlarına karışmadan yaşamalarını sağlamasını örnek alalım. 2. Bayezid’in İspanya’da işkenceye uğrayan Yahudilere yardım etmesini örnek alalım. 1400 senelik İslam esaslarını, 700 sene hüküm sürmüş bir imparatorluğun saygılı tutumlarını örnek alalım.

Hadisi Şerifte belirtildiği üzere:
‘Kim zere kadar iyilik ederse mükafatını görecektir, kimde zerre kadar kötülük ederse cezasını çekecektir.

Selam saygı ve dua ile…

https://twitter.com/FatihMKarabulut
http://www.facebook.com/FatihMehmetKarabulut25
YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.