Malum, kısa bir süre önce Aytunç Altındal Hocayı kaybettik. Allah gani gani rahmet eylesin...

Bu arada öldürüldüğüne inanıyorum, bu şüphe Aytunç Hoca ile hep yaşayacaktır...

Aytunç Hoca'nın vefatıyla ile birlikte, Aytunç hocanın yıllardır ortaya attığı Komplo Teorileri de yeniden gündeme geldi. Kendisini yakından takip edenler bilirler, bu komplo
teorileri arasında en popüler olanı Gazi Paşa'nın vasiyeti ile ilgili olanı... Ben bu konuda Aytunç Hoca ile farklı düşündüğümü de söylemek zorundayım. Gazi Paşa'nın böyle
bir vasiyeti, yani ileri de hilafet kurumunun yeniden ihdas edilmesi gibi bir projesi olamaz. Bu Gazi Paşa'nın yıllardır devrimlerle kurmak istediği seküler ladini felsefeye aykırı...
Aytunç Hoca'nın iddiasına ispat olarak sunduğu Nutuk'ta geçen kısım, Gazi Paşa'nın değil, Gazi Paşa'nın ağzından Hilafet isteyenlerin götüşüdür. Aytunç Hoca'nın bunu nasıl atladığını, anlamak mümkün değil...

Aytunç Hoca'nın gerçekten dinlerken kendine bağlayan, adeta dinleyenlerini büyüleyen komplo teorileri bir yana, hocanın uzmanlık alanı olan Terörün finansal kaynakları, Derin Avrupa birliği tarihi, Vatikan ve istihbarat
dünyası hakkındaki fikirleri kitapları videoloarı gerçekten bir insan için suikast sonucu öldürülmesine yeter... Hocanın vermiş olduğu eserler, gerçekten küüphanemizin en
hassas kısmında yerini her zaman koruyacaktır.

Aytunç Hoca ile birlikte konuşulan diğer bir konu da, Aytunç Hocanın mensubu olduğu Melamilik tarikatı... Çok meşhur olmayan Melamilik tarikatı'nın tam olarak tarikat mı cemaat mi ekol mü olduğu belli değildir. Hattı bazı mutasavvıflara
göre Melamilik, Nakşibendilik tarikatının bir koludur. Bazı aydınlara göre ise Melamilik, tarikatlara karşı çıkmış bir tarikat, veya sufi akımdır.

Bu yazı da Melamilik Tarikatının tarihini yazmayacağım... Silsile'de de yazdığım gibi, Tarikatlara sızan Beyaz Türk varlığını yazacağım..

Nakşibendi, Mevlevi, Rufai, Arusi, Bektaşi gibi Melamilik Tarikatı da Beyaz Türklerin sızdığı bir tarikat...

Nesep olarak Ehli Beyt'e dayanan Melamilik tarikatının ilk dönemi hakkında pek bilgimiz yok...

II. Devre Melamilik, Hacı Bayram Veli’nin müritlerinden Ömer Dede tarafından Bayramilik ile birleştirilerek Bayrami Melamiliği adını almıştı.
Bu devreninin en önemli ismi Emir Sikkini Efendi idi. Ömer Sikkini Efendi’den sonra yerine geçen halifesi Bünyamin Ayaşi, Sadullah (Ayaşlı) Paşa’nın dördüncü kuşak dedesiydi.

Sadullah Ayaşlı paşa, bir gönül macerasından sonra yurtdışında büyükelçilik görevini ifa ederken bir otel odasında havagazını açıp intihar ediyor... devrinin hemen hemen tüm avrupa yanlısı
büyükelçileri ve devlet adamları gibi mason Sadullah Paşa... Örümcek ağları gayet ilginç:

a) Sadullah Paşa'nın damadı ünlü göz doktoru ve milli mücadelenin ilk örgütçülerinden Esat Paşa'dır.
b) Esat Paşa'nın ikinci eşi Makbule Hanım'dan olan çocukları eski Dışişleri Bakanımız Hasan Esat Işık ve Tomris Işık'tır.
c) Ayrıca Esat Paşa, eski Merkez Bankası Başkanı Bülent Gültekin'in eşi gazeteci Zeynep Atikkan'ın dedesi, yazar Hıfzı Topuz'un da annesinin amcasıdır.
d) Hasan Esat Işık’ın eşi Ümit Bayındır, CHP İstanbul milletvekili Mustafa Atıf Bayındır’ın kızıydı.
e) Atıf Bayındır da Tek Parti dönemi Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras’ın amcaoğluydu.
f) Mustafa Atıf Bayındır'ın eşi Ruhiye Ozansoy, Faik Ali Ozansoy Süleyman Nazif kardeşlerin kız kardeşidir. Teyzelerinin çocukları da meşşhurr türkçü Ziya Gökalp...

çok büyük koridor açtık ancak daha yazıya girmedim... Yarım bırakmak istemiyorum... O yüzden Sadullah Ayaşlı'nın akrabalarıyla devam edelim. Ancak madde madde yazmak yerine Silsile: Sevi'nin Gizli Kurmaylarından alıntı yapmak istiyorum:

Ali Nuri Okday’ın eşi Edibe Ayaşlı, yurt dışında yaşadığı bir gönül macerasından sonra intihar eden Sadullah (Ayaşlı) Paşa’nın kızıydı. Ali Nuri Okday’ın oğlu Şefik Okday’ın damadı Ahmet Yalman, gazeteci Ahmet Emin Yalman’ın kardeşi Mustafa Vacit Yalman’ın torunuydu. Ali Nuri Okday’ın kızı Semra Tanman ise Selami Tanman’ın ilk eşiydi. Semra Tanman’ın ikinci eşi de gazeteci yazar Orhan Koloğlu idi. Orhan Koloğlu’nun kardeşi Doğan Koloğlu da Ahmet Emin Yalman’ın kız kardeşi Sabiha Zapçı’nın kızı Bilge Zapçı’nın eşiydi. Sabiha Yalman’ın eşi Mahmut Nedim Zapçı da kadrolu CHP Malatya (1923-1950) milletvekiliydi. Varlık Vergisi mağdurlarından Ali Nuri Okday’ın kardeşi İsmail Hakkı Okday’ın ilk eşi Ulviye Sultan’dı. İkinci eşi Ferhande Hanım ise Bülent Ecevit’in annesi Nazlı Hanım’ın teyzesiydi. Ulviye Sultan’ın ikinci eşi de Ali Haydar Germiyanoğlu idi. İsmail Hakkı Okday’ın torunu Hanzade Özbaş ise Refik Evliyazade’nin torunu Osman Refik Evliyazade’nin ikinci eşiydi. Osman Refik Evliyazade’nin üçüncü eşi de gazeteci Murat Bardakçı’nın halasının kızı Ela Maro idi. Ali Nuri Okday’ın kız kardeşi Zehra Okday ise Memduh Paşa’nın oğlu Mazlum Moran’ın eşiydi. Mazlum Moran’ın kızı Nazlı Tlabar ise DP İstanbul milletvekiliydi.

Görüldüğü gibi, Klanda akraba olmayan yok gibi... Yada Türkiye'de ne kadar aristokrat aile varsa birbiriyle akrabalık bağı var... Yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan gibi, Türkiye'de hangi ipi çekerseniz çekin, ucu mutlaka bu ailelere çıkar... Beyaz Türk oligarşik yapısı her zaman iktidardadır, iktidarlar değişse bile...

Melamilik tarikatına geri dönelim...

III. Devre Melamiliğin kurucusu Muhammed Nurul Arabi (1813-1888) idi. Muhammed Nurul Arabi’nin en çok etkilendiği isim de Muhiddin Arabi (1165-1239) idi.
Muhammed Nurul Arabi’nin etkilendiği diğer bir isim de Osmanlı Devleti fetret döneminde isyan edenve sosyalist görüşlerinden dolayı ilk komünist kabul edilen Simavna Kadısı oğlu Şeyh Bedrettin idi

Muhammed Nurul Arabi, Melamiliği Balkanlar ve Rumeli’de yayarak yeniden etkili hale getirdi. Subaylar ve aydınlar arasında da destek buldu.

İttihatçılardan Abdülaziz Mecdi Tolun, Cami Baykurt, Miralay Sadık Bey, Rıza Tevfik Bölükbaşı, Selanikli Ali Örfi Efendi, Ahmed Amiş Efendi, Bursalı Mehmet Tahir Efendi, (Arşimet) Hilmi Bey, Mustafa Suphi bu dönemin önemli melamilerindendi.

a) Miralay Sadık Bey, CHP milletvekili yazar İbrahim Alaaddin Gövsa'nın amcasıydı.
b) Selanikli Ali Urfi (Örfi) Efendi, Yönetmen Vedat Örfi'nin dedesiydi. Vedat Örfi'nin eşi Piraye Altunoğlu, Vedat Bey'den boşandıktan sonra Nazım Hikmet ile evlendi... Piraye (Altınoğlu) Hanım’ın teyzesi Saime Hanım’ın eşi de 1943-1950 yılları arasında CHP Afyon ve Kırşehir milletvekili İsmail Hakkı Baltacıoğlu idi.
c) Fatih Türbedarı Ahmet Amiş Efendi, Babanzade Ahmet Naim'in kayınpederiydi.
d) Yapı Kredi Bankası Genel Müdürü ve DP Bursa Milletvekili Ahmet Haluk Şaman, Bursalı Mehmet Tahir Efendi’nin torunu idi.
e) Arşimet Hilmi Bey'in torunu da DP'li Ticaret Bakanı Zühtü Hilmi Velibeşe idi.

Bu isimlerin kaçı mason, okuyucuya bırakıyorum. Sadece bir alıntı:

Türkiye’de 1950’deki iktidar değişikliğinden sonra, Adnan Menderes’in kurduğu ilk hükümette de, daha önceki ve sonraki hemen her hükümette olduğu gibi mason bakanlar yer almayı bilmişlerdir. Bunların o dönemdeki en yüksek derecelileri ve bu ünü yüzünden de Mecliste masonluk konusunda tartışmalara neden olanı, İzmir Milletvekili, Ekonomi ve Ticaret Bakanı, 33. Dereceli Mason Zühtü Hilmi Velibeşe’dir. (Dünyada ve Türkiye’de Masonluk ve Masonlar, İlhami Soysal, s.11)

Derdimi anlatabildim mi bilmiyorum, kısacası Melamilik Beyaz Türk sınıfının rağbet ettiği bir tarikattı.

Melamilerin etkin olduğu ilk siyasi oluşum İttihat ve Terakki Cemiyeti idi.

Bektaşi Almancı Selanik Kanadı, karşılarında Melami İngiliz yanlısı Manastır İttihatçılarını bulmuştu. Bu iki kesim, birleşip Sultan
.Abdülhamid'i taht'ından indirmiş, ülkeyi 8 yıl sürecek bir kaos ortamına sürüklemişlerdi.

Ancak kısa süre sonra Melami kanat, ittihatçı kanattan ayrılıp Prens Sabahaddin Liderliğinde Hürriyet İtilaf Fırkasını kurup, mücadele edecekti.

Ancak 23 Ocak Babıali Baskını ile Almancı Enverist rejim tarafından, İngilizci Melami kanat ve Hürriyet İtilaf Fırkası tasfiye edilecek siyasi arenadan silinecekti...

Silinmeyenler, direnenler ise Lozan Antlaşmasından sonra 150'likler listesine dahil edilip kemalist rejim tarafından vatan haini ilan edilip sınırdışı edilecekti.

Bu Melami kanadın liderleri, DP'nin iktidarıyla yeniden iktidara gelecekti...