Babıali Baskını, İTC içindeki Almancı Selanik kanadı ile İngiliz yanlısı bir rekabetin ve çekişmenin bir sonucuydu.
Selanik kanadının liderliğini Enver Bey, Manastır Kanadının liderliğini ise Miralay Sadık Bey yapıyordu. Mahmut Şevket Paşa, Alman kanadına yakındı. Kıbrıslı Kamil Paşa ise zaten İngiliz yanlısı olarak biliniyordu.
24 Temmuz 1908 tarihinde ilan edilen II. Meşrutiyetin ardından, İttihad ve Terakki Cemiyeti iktidara gelmişti ancak İttihad ve Terakki Cemiyeti’nin net bir fikir yapısı ve politikası yoktu. İçinde her milletten ve her fikirden insan vardı. Hepsinin ortak olduğu ve ortak hareket ettiği tek fikir, II. Abdülhamid düşmanlığı ve onu taht’tan indirip II. Meşrutiyeti ilan etmekti.
İTC içinde sivrilmiş üç ideolog vardı: Prens Sabahaddin (1877-1948), Ahmet Rıza Bey (1859-1930) ve Mizancı Murad Bey (1853-1912)… Prens Sabahaddin, İngilizler tarafından desteklenirken, Ahmet Rıza ve Mizancı Murad, Fransızlara yakındı. Diğer bir husus, Ahmet Rıza devrimci fikirlerden yanayken Mizancı Murad sadece ıslahat yapılması taraftarıydı.
1906 yılında, Selanik’te, Talat Paşa’nın liderliğinde Osmanlı Hürriyet Cemiyeti kuruldu. Ertesi yıl Enver Bey, Kazım Karabekir ve Miralay Sadık Bey, cemiyetin Manastır şubesini kurdular. Ardından, yurt dışında bulunan Ahmet Rıza, Terakki ve İttihat Cemiyetini kurdu.
27 Eylül 1907 tarihinde Dr. Nazım’ın arabuluculuğu ve çabalarıyla Osmanlı Hürriyet Cemiyeti ve Terakki ve İttihad Cemiyeti birleştirildi ve Osmanlı İttihad ve Terakki Cemiyeti adını aldı. Ardından II. Jön Türk Kongresi yapıldı. Kongre’den Sultan II. Abdülhamid’i devirme ve II. Meşrutiyeti ilan etme kararı çıktı.
24 Temmuz 1908 tarihinde, II. Meşrutiyet ilan edildi ve Osmanlı Mebusan Meclisi çalışmalarına başladı. Meclise Ahmet Rıza Bey başkanlık ediyordu. Sadrazamlığa ise Kıbrıslı Kamil Paşa’ya nefretiyle bilinen Küçük Mehmed Said Paşa getirildi.
6 Ağustos 1908 tarihinde, Prens Sabahattin’in Teşebbüs-i Şahsi ve Âdem-i Merkeziyet Cemiyeti, Osmanlı İttihad ve Terakki Cemiyeti’ne katıldı. Ardından Küçük Mehmed Said Paşa’nın istifasıyla Kıbrıslı Kamil Paşa Sadrazamlığa getirildi.
25 Ağustos 1908 tarihinde Almancı kanadın çabalarıyla Mahmut Şevket Paşa, merkezi Selanik’te bulunan III. Ordu Komutanlığına tayin edildi.
14 Eylül 1908 tarihinde, İTC içinde ilk bölünme yaşandı. Prens Sabahaddin kanadı ayrılarak Osmanlı Ahrar Fırkasını yeniden kurdu.
13 Şubat 1909 tarihinde, Kıbrıslı Kamil Paşa Kabinesi düşürüldü. Yerine Almancı kanadına yakınlığıyla bilinen Hüseyin Hilmi Paşa Kabinesi kuruldu. Bu Kabinenin Maliye Nazırı da Jön Türklerin efsane isimlerinden Namık Kemal Bey’in damadı Menemenlizade Rıfat Bey idi.
Ancak İngiliz yanlısı Prens Sabahaddin Bey’in liderliğindeki muhalif Osmanlı Ahrar Fırkası, şiddetli muhalefet ediyordu. Yeniden iktidara gelmek için Sultan II. Abdülhamid’i taht’tan indirme kararı aldılar. Bunun için merkezi Manastırda bulunan Melami subaylara bağlı Avcı Taburları kullanılacaktı. Bu yüzden merkezi Manastır’da bulunan Avcı Taburu askerleri, Mart 1909’da güvenlik bahanesiyle Yıldız sarayına yerleştirilmeye başlanmıştı:
Bu arada “İttihadı Muhammedi” heyeti ortaya çıktı. Bir bu eksikti. Bu cemiyeti kurmuş olan Derviş Vahdeti, Kıbrıslı bir serseri imiş... Kamil Paşa'nın oğlu Sait Paşa bu sırada en çok çalışıyordu. İsmail Kamil Bey'le öteki muhaliflerde Sait Paşa ile beraberdiler.
Vakanın mesuliyetini paylaşmamak için ben karışmadım. Hüseyin Hilmi Paşa Hükümeti yürekten isteseydi, ayaklanmayı iki saat içinde bastırırdı. Çünkü adamlarımın tahkik ve temennilerine göre, ilk hareket üç beş askerden çıkmış... Bunları kandıran, “Hamdi Çavuş” adlı bir Arnavut'u bulan ve para veren de Kamil Paşazade Sait Paşa idi. (Abdülhamid’in Hatıra Defteri, İsmet Bozdağ, s.116)
Kısaca, İTC’nin İngiliz yanlısı kanadı Kamil Paşa, Kamil Paşa’nın oğlu Sait Bey, Prens Sabahaddin Bey, İngiliz Sefareti Baştercümanı Fitz Maurice, Avcı Taburlarında görev yapan Hamdi Çavuş, Kıbrıslı Derviş Vahdeti, Mevlanzade Rıfat, İstanbul’u karıştıracak, daha sonra Sultan II. Abdülhamid’i taht’tan hal edip, Sultan Mehmed Reşad’ı taht’a çıkaracaktı. Kıbrıslı Kamil Paşa da Sadrazam olacaktı.
Ancak merkezi Selanik’te bulunan III. Orduya bağlı subaylar, İngiliz yanlısı kanattan hızlı davranıp, Hareket Ordusu’ya İstanbul’a yürüyerek duruma hâkim oldu ve İngiltere’nin planını boşa çıkarmayı başardı:
Arası biraz geçti. Selanik’te Hareket Ordusu adıyla bir ordunun toplanıp İstanbul üzerine yürümeye başladığı haberi geldi. Bu ordunun kumandanı Selanik Mebusu Rahmi’nin kayınbabası Hüsnü Paşa idi. Bu zat, Ali Fuat Paşa’nın teyzesinin kocasıdır. Selanik’te toplanan ittihatçılar birkaç taburu elde etmişler. Sandanskiy adındaki meşhur Bulgar Komitacı da birtakım Bulgarlarla Hareket Ordusu’na iştirak etmişti. Diğer mühim kısmı da dönmeler olmak üzere bir ordu vücuda getirmişler. (Hayat ve Hatıratım, Rıza Nur, c:2, s. 301)
İTC içindeki Alman-İngiliz rekabeti, 4 yıl devam edecek, 23 Ocak 1913 tarihinde gerçekleşecek Babıali Baskınıyla sona erecekti.
13 Nisan 1909 tarihinde gerçekleşen 31 Mart Olayının ardından Ahmet Tevfik (Okday) Paşa Sadrazamlığında yeni kabine kuruldu. Kabinenin Harbiye Nazırlığına ise Mahmut Şevket Paşa getirildi.
20 Nisan 1909 tarihinde, yani Hareket Ordusu Yeşilköy’de iken Hareket Ordusu Komutanı Hüseyin Hüsnü Paşa, Mahmut Şevket Paşa tarafından görevden alındı. Hüseyin Hüsnü Paşa ile birlikte görevden alınan diğer bir isimde Hareket Ordusunun Kurmay Başkanı Mustafa Kemal Bey idi. Hareket Ordusunun Komutanlığını Mahmut Şevket Paşa üzerine aldı.
24 Nisan 1909 tarihinde, Hareket Ordusuna bağlı subaylar, Yıldız Sarayını kuşattı.
27 Nisan 1909 tarihinde Sultan II. Abdülhamid, taht’tan indirildi. Yerine kardeşi veliahd Mehmed Reşad, Sultan V.Mehmed ünvanıyla yeni padişah oldu. Sultan II. Abdülhamid’e hal fetvasını tebliğ eden ekipte, Emanuel Carasso (Karasu), Aram Efendi, Arnavut Esat Toptani ve Arif Hikmet Paşa bulunuyordu:
Padişah, hal kararını tebliğe gelenlerin kimler olduğunu, Mabeyn başkâtibi Cevad Bey’e sorup öğrenince; “Bir Türk padişahına, İslam Halifesine hal’ kararını bildirmek için bir Yahudi, bir Ermeni, bir Arnavut ve bir nankörden başkasını bulamadılar mı?” demekten kendini alamadı. (Üç Devirde Bir Adam, Fethi Okyar, s. 46)
Sultan II. Abdülhamid’in Mabeyn Başkâtibi Ali Cevad (Açıkalın) Bey’in diplomat oğlu Mehmet Cevat Açıkalın, gün gelecek Lozan Konferansı görüşmelerine katılacak ve Latife Hanım’ın kız kardeşi Rukiye Hanım ile evlenip Gazi Paşa ile bacanak olacaktı.
(Almanya) Bu sebeple hem siyaset olarak olarak bize yaklaştı, hem de içimizden idareyi ele geçirmek için mason locaları kullanmaya başladı. Jön Türkler'in gafletini, İngiltere nasıl mason locaları kanalıyla kullanıyorsa, Almanya da bunların öteki parçasını yine mason locaları kanalıyla kullanmaya başladı. Böylece Jön Türkler'in Selanik teşkilatı Almanya Manastır teşkilatı İngilizlerin eline geçmiş oldu.
İngilizleri ittifaka zorlamak için, Bağdat Demiryolu inşaatını Almanlara verdim. İngilizlerin öfkesi büyük oldu. Bu yüzden başımıza Makedonya gailesini çıkardılar. Umursamadım, çünkü ipler elimdeydi. Nasıl olsun, beklediğim tekliflerle karşıma çıkacaklardı. İngilizler, Manastır ittihatçılarını Almanlar Selanik İttihatçılarını durmadan kışkırtıyorlar, devleti içten ele geçirmek için bir hükümet darbesine zorluyorlardı. İngilizlerin, Manastır İttihatçılarıyla başarıyla ulaşması benim için bir felaketti, çünkü hemen benim bertaraf edecekler ve muratlarına ereceklerdi. Almancı İttihatçılardan korkum yoktu. Onların başarısı, İngiltere'yi daha da korkuturdu.
İngilizler nedense gizli müzakereyi durdurdu. Beklediğim büyük savaşın yaklaşmakta olduğunu görüyordum. Fakat benim için hediseleri kendi haline terk etmekten ve kardeşkanı dökülmesine engel olmaktan başka yapacak bir şey yoktu.
Gerisi herkesin malumudur. Selanik İttihatçıları benim tahttan indirirken, İngilizlerle bir anlaşmaya varmak ve yaklaşan büyük muharabeye, denizlere hâkim bir devlete ortak olarak girmek artık bir hayal olmuştu. (Abdülhamid’in Hatıra Defteri, İsmet Bozdağ, s. 81, 82)
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.