10 Mayıs 2013 günü piyasaya çıkan ve birinci baskısı bitmek üzere olan Silsile: Sevi’nin Gizli Kurmayları adını verdiğimiz çalışmada,alabildiğince isim ve akrabalık adı arasında, aslında, subliminal olarak,birbiriyle halef-selef ilişkisiyle bağlı, Nakşi-Halidi-Arusi kolundan üç tarikat liderinin hayat hikâyeleri, Türk siyasetine etkileri, müritleri ve fikirleri ve diğer ilişkileri hakkında okuyucuyu boğmadan ipucu şeklinde bilgi vermeye çalıştık.

Ve bu üç liderin ikincisi olan Ömer Fevzi Mardin’in bu ülkede NATO’ya bağlı olarak Kontrgerilla kontrolünde Dinler Arası Dialog’u başlatan isim olduğunu iddia ettik. Ve bugün bu işlerle uğraşan Ananas dağıtan cemaat liderlerini de üstü kapalı uyardık: “tarihi ibret alın, geçmişte yapılan aynı hatalara düşmeyin, yanlış yapıyorsunuz, yanlış yoldasınız, Koç’un gönlüne girmektense, Bediüzzaman’ın gönlüne girmeye çalışın” dedik…

Şu veya bu şekilde tarih tekerrür ediyor, ibret alınmadığı için değil, hatalardan ders alınmadığı, aynı yanlışlar yeniden yapıldığı için…

Şimdi, tarihi, sadece resmi tarihi değil, gerçek tarihi de bilmeden, bugün yaşanan olayları anlayamaz, idrak edemez, analiz edemez, yol haritası çizemezsiniz… Emin olun, bugün yaşanan her şeyin, her olayın, geçmişte mutlaka ama mutlaka bir izdüşümü vardır… Yeni bir şey yoktur, eskinin şekil değiştirmiş şekli vardır.

Figüranları farklı, değişmiş ama senaryosu aynı bir tiyatro gibi…

Bugün cemaatin düştüğü yanlışın, yer aldığı koalisyonun,olan bitenin ardını daha rahat deşifre etmeniz için, yol haritası çizebilmeniz için, kısa hatlarla Dinlerarası Dialog’un tarihini yazıyorum…

Öncelikle, şunu belirtmekte fayda var: İslami noktadan baktığınız zaman, dinler arası dialog olmaz. Farklı din mensuplarının birbirleriyle olan ilişkisi veya münasebeti olur. İslam Felsefesinin olmayacağı gibi…

Dinler Arası Dialog projesi, 2.Dünya Savaşı sonrası, bütün dünya insanlarını, milletlerini, kültürlerini, dinlerini vs. tek potada eritip,İsrael kontrollerinde büyük bir tek dünya devleti peşinde koşan kesimin ortaya getirdiği bir projedir.

Sadece islam dinini değil, Hristiyanlıkta dahil olmak üzere yer yüzünde ne kadar farklı inanç varsa, dikkat, dönüştürmeyi hedef alır.Dikkat diyorum, çünkü ortadan kaldırmayı değil, içini boşaltmayı hedeflemektedir.

Bu kesim, bu projeyi, 2.Dünya Savaşının ardından, Avrupa Ortadoğu ve asya olarak üç çemberde devreye soktu.
Avrupa’yı yani Hristiyanlık dininin içini boşaltacak organizayon Oksford Grubu da denen MRA, Moral Re-Armament Hareketi idi.Kurucusu Kontrgerilla mensubu Dr. Rahip Buchman idi.

1952 yılında NATO’ya girmemizin ardından biz de “dönüştürülecek”ler listesine girdik. Malum, bugün bir belediye başkan adayı, değişim, dönüşüm sözcüğünü dilinden düşürmüyor. Oraya geleceğiz…

Bu iş için NATO ve Kontrgerillaya bağlı Seferberlik Tetkik Kurulu, Özel Harp Dairesi bünyesinde MRA’nın Türkiye ayağı Manevi Cihazlanma Cemiyeti kuruldu. Manevi cihazlanma Cemiyeti’nin merkezi İsviçre’deki bir şatoydu ve üç dinin birleştirilmesini savunuyordu.

Manevi Cihazlanma Cemiyetinin Dinler Arası Dialog misyonunun başındaki isim Ömer Fevzi Mardin idi. Nakşi-Halidi kolundan Ömer Fevzi Mardin,Emekli Deniz Binbaşısıydı ve Arusi Tarikatının postnişinlerindendi. Ömer Fevzi Mardin, Şubat-Mart 1949 yılında İsviçre’ye giderek Rahip Buchman ile görüşmüş,proje için seminerler almıştı. Yanında ünlü bir gazeteci daha vardı: Ahmet Emin Yalman…

Ahmet Emin Yalman, 1 Aralık 1951 tarihinde Avrupa ve Dünya Federasyonu Fikrini Yayma Cemiyeti’ni kurdu. Kurucuları arasında Refik Koraltan, Fuad Köprülü, FevziLütfi Karaosmanoğlu, Sıtkı Yırcalı, Şükrü Baban, Hamdullah Suphi Tanrıöver,Necmeddin Sadak, Burhan Felek, Fahrettin Kerim Gökay, Sıddık Sami Onar, AliFuat Başgil, Nadir Nadi Abalıoğlu, Adnan Adıvar, Nihat Reşat Belger gibi isimler vardı.

MRA’nın kurucusu Rahip Buchman’ın diğer ünlü bir Türk dostuda Kontrgerilla’nın ünlü şeflerinden Turgut Sunalp idi…
Ömer Fevzi Mardin’in selefi, yani Hocası da Koç’ların şeyhiolarak bilinen Küçük Hüseyin Efendi idi…
Ömer Fevzi Mardin’in halefi, yani Halifesi de AlpaslanTürkeş’in şeyhi Bedirhani Mustafa Aziz Çınar idi.

Ömer Fevzi Mardin’in endogomik bağları:

a) Müzisyen Arif Mardin’in ve kız kardeşi PR’cıBetül Mardin’in ve çakma sosyolog Şerif Mardin’in amcasıdır.
b) Ayşe Arman’ın eşinin dedesinin kardeşidir.
c) İttihatçılardan Hacı Adil Arda’nın eşi’nin yeğenidir.
d) Atıf İlmen’in eşinin kardeşidir...
e) ……

Dinler Arası Dialog’un Uzakdoğu ayağını da 1954 yılında Kuzey Kore’den Güney Kore'ye kaçan rahip Sun Myung Moon tarafından kurulan MOON Tarikatı sağlayacaktı.

Moon Tarikatının Türkiye koordinasyonu da uzun yıllar CHP Genel Sekreterliği de yapan Robert Kolej mezunu Kasım Gülek sağlayacaktı.

Kasım Gülek'in endogomik bağları:

a) Kasım Gülek’in baldızı da “Adı Aylin” Aylin Randomisli idi.
b) Kasım Gülek’in kayınpederi Cemal Devrimel,Nusret Kulin ile bacanaktı.
c) Nusret Kulin, Ayşe Kulin’in amcasıydı.
d) Nusret Kulin’in kızı Semra Kulin, Nuri Conker’inoğlu Ali Nuri Conker’in ilk eşiydi.
e) Kasım Gülek’in kızı Tayyibe Gülek Domaç, Murat Birsel’in ilk eşiydi.
f) Murat Birsel’in şimdiki eşi de “Yalan Dünya” Gülse Birsel…
g) …….

Kasım Gülek, Dinlerarası Dialog’un Uzakdoğu ayağını temsil edenMoon Tarikatının alt kuruluşlarından biri olan PWPA’nın (Professors Worl PeaceAcademy-Dünya Barış Akademisi Profesörleri) Türkiye’deki ilk başkanıydı.
Kasım Gülek’in 1996 yılında ölümü üzerine yerine Hayri ErdoğanAlkin geçti. Hayri Erdoğan Alkin, ayrıca TESEV’in danışmanlarındandı.

a) Hayri Erdoğan Alkin’in oğlu Emre Alkin, Hüsamettin Özkan’ın damadıydı.
b) Hüsamettin Özkan’ın diğer damadı da ananas gruptan Turgay Ciner idi.

Şimdi…

Dinler Arası Dialog’un bugün Türkiye’de hangi cemaatler tarafından yürütüldüğünü biliyorsanız…

Bu cemaatin, bir partinin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı ile ilişkisini de biliyor ve gündemden takip ediyorsanız…

Ve bu belediye başkan adayının, HüsamettinÖzkan kontrolünde bir piyon olduğunu keşfetmişseniz…

Tebrikler, Puzzle’ı tamamlamış sayılırsınız…

Selametle,

26 Rebiyülevvel 1435
Dersaadet İstanbul