“Batan gemiyi önce fareler terk eder.”
Farelerin cesaretli konuşmalarına aldanmayın siz. Başınızın sıkıştığını gördüler. Mavi Marmara Hadisesi’nde İsrail’e dokunmanız onları rahatsız etti. Zira “ilahlarına” dil uzatıyordunuz. Güya kadir-i mutlak ilahlarına… Siz bilmezsiniz ama onlar iyi bilir: “Amerika’dan izinsiz bir hareket yapılamaz.” Amerika’ya ve İsrail’e dil uzattığınızı görünce bunlar zaten gidici zannına kapılınca cesaretleri arttı ve önce alttan oynadılar sonra üst perdeden konuşmaya başladılar. Gezi Olayları’nda “işte tamam gün bugün biz de diktatör diyelim” dediler. Hükümet gitmeyince; bizde sizdeniz aynı gemideyiz fitnecilere aldırmayın dediler.
“Hiç şüphesiz onlar, sizden olduklarına dair yemin de ederler. Hâlbuki sizden değillerdir. Fakat onlar öyle bir kavimlerdir ki, korkudan ödleri patlıyor.
Eğer sığınacak bir yer veya barınacak mağaralar veyahut girilecek bir delik bulsalardı başlarını diler o tarafa doğru koşarlardı.” (Tevbe Suresi: 56-57)
Gemi ya batmıyorsa sadece farelerin ağırlıklarının atılması gerekiyorsa… İşte o zaman, yandı gülüm keten helva. Hem farelikleri açığa çıkmış olur hem de gemi ağırlıklarından kurtulur. Diyeceksiniz “ne olurdu yani, farelere daha çok makam ve mevkii verseydiniz. Belki fareleri muhafaza etmek ve en azından dışa karşı birlik olmak görünmek mümkün olurdu.” İmkânsız, fareler tatmin olmaz. Okuyalım:
“İçlerinde (topladığın) sadakalar hakkında sana tariz eden (dil uzatan)lar da var. Eğer o sadakalardan kendilerine verilmişse hoşnut olurlar, verilmemişse hemen kızarlar.” (Tevbe Suresi: 58) Hep bana, hep bana; yine bana. Boşluk kalmasın sınavlarda bile hile yapılsın.
Bilmelisiniz geminin su almasına fareler sebep oldu. Geminin dibini onlar kemirdi. Kitap yazıp kendilerini eleştirdi diye birisine 15 yıl hapis verirseniz toplumsal vicdanı yaralarsınız. Sınavlarda hilelere bunların hatırına haydi geç dersen böyle ortada kalırsın. Çeşitli komploları görüp sessizliğe gömülürsen bir gün adalet diye insanları ağlatırsın.
Şimdi ibret almak lazım. Statükonun eline fırsat geçerse sizi yok etmek isteyeceği sabit. Siz de statükoya yok edici darbeleri vurun. Farelerin sizin dış politikalarınızla dalga geçmesine aldırmayın ve sizi yok etmek isteyen Esed’i ve Sisi’yi yok etmek için elinizden geleni yapın. Türkiye’de jakoben ırkçıların ortaya çıkarttığı PKK’ya ve karşıtı milliyetçilere aldırmadan adaleti uygulayın. Neden burada PKK’yı gündeme getirdim. Selahattin Demirtaş; ulusalcıların meydana çıktığı Gezi Eylemlerine selam vererek (1 Eylül 2013 Kadıköy Mitingi) başladı. PKK hainliğe doymaz ve verdiği hiçbir sözü tutmaz.
Gemiyi terk etmelerine izin vermeyin açık deniz de fareleri atın gemiden!..
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.