Okçudan o sözleri duyunca Walker bir garip olmuştu. Aramıza hoş geldin de ne demek oluyordu. Walker okçuya doğru kafasını çevirdi ve şöyle dedi:
-Ne demek istiyorsun aşağılık herif!
Okçu gülümseyerek şöyle dedi:
-Bana hakaret etmenden hoşlandığım pek söylenmez ama seni bu seferlik affediyorum.
Walker sinirli bir şekilde okçuya dönerek şöyle dedi:
-Sen kimsin de beni affediyorsun!
Okçu hızlıca elini arkasını attı ve Walker’a doğru bir ok fırlattı. Walker’ın tam kulağını sıyırmıştı. Okçu Walker’a sertçe bakarak şöyle dedi:
-Biraz daha ileri gidersen bu sefer oku beynine yersin!
Walker okçuya şöyle dedi:
-Kafamı yukarı çevirerek konuşmam biraz zor oluyor. Aşağı inersen daha rahat konuşuruz.
Walker’ın bu sözlerinden sonra okçu ağacın dalından aşağıya doğru arka takla atarak yere indi. İnanılmaz bir taklaydı. Bunu nasıl yapabiliyordu. Tam bu düşüncelerle kafasını
yorarken, okçu ona seslendi:
-Ne işin var burada?
Walker durumu ona anlatmıştı. Walker kafasından kurguladığı soruları teker teker sormayı düşündü ve okçuya dönerek:
-Peki, sen buraya nasıl düştün?
Okçunun yüzü bir anda değişti ve şöyle dedi:
-Bu konu hakkından konuşmak istemiyorum. İlerleyen süreçlerde belki öğrenebilirsin.
Walker ise sorularına devam etti:
-Nerelisin? Benim konuştuğum dili nerden biliyorsun?
Okçu inci gibi dişleri ile sırıtarak şöyle dedi:
-Ben İrlandalıyım ve tabii ki de İngilizce konuşmayı biliyorum.
Walker bu okçuyu çözümlemeye çalışıyordu. Ama durum o kadar karışıktı ki Walker olayları çözemiyordu. Tam o sırada asil jaguar yeniden gözükmüştü. Okçu ona şöyle seslendi:
-Siyah pençe gel olum gel babana!
Walker duruma çok şaşırmıştı. Bu asi hayvanı yanına çağırıyordu. Aklı almıyordu. Jaguar okçunun yanına geldi ve kucağına zıpladı. Okçu jaguarla oynuyordu. Walker gözlerini açmış onları izliyordu. Böyle bir şey nasıl olabilirdi? Walker okçuya şöyle dedi:
-Bu vahşi hayvanı nasıl eğittin?
Okçu jaguarın boğazının altını kaşıdı ve şöyle dedi:
Her vahşi canlının içinde bir nebzede olsa merhamet vardır. O merhameti kullanarak siyah pençeyi eğittim.
Walker’ın soruları henüz bitmemişti ve okçuya dönerek:
-Mağaranın içinde alnıma ok dayayan sen miydin?
Okçu tam cevabını verecekken arkadan gelen bir ses:
-Hayır, bendim…
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.