ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

GEVHER NESİBE’NİN TAŞA KAZINMIŞ AŞKI

Gökhan Akyüz

30 Aralık 2013 Pazartesi 01:14
  • A
  • A

Gevher Nesibe Selçuklu Hükümdarlarından II.Kılıçaslan’ın kızıdır.
Selçuklu soyundan gelen kara kaşlı, kara gözlü, kara saçlı, ak yüzlü Türk kızı, Selçuklu ordusunun komutanlarından bir sipahiye gönlünü kaptırır. Lakin, Nesibe’nin ağabeyi 1. Gıyaseddin Keyhüsrev bu aşka karşı çıkmıştır. Sipahiyi, Kayseri’den uzak tutmanın yollarını arar ve onu muharebeden muharebeye gönderir. Nihayet böyle kanlı savaşların birinde sipahi şehit olur.
Bunu öğrenen Nesibe Hatun, üzüntüsünden vereme yakalanır ve hasta yatağına mahkum olur. Kız kardeşinin derdine doktorların çare bulamadığını öğrenen Gıyaseddin, onu ölüm döşeğinde ziyaret eder. Artık ne söylese bir anlamı yoktur. Ondan son dileğinin ne olduğunu sorar.
Gevher Nesibe:
- Benim derdimin çaresi yok, ben son yolculuğuma çıkıyorum. Benim mal varlığımla benim adıma bir şifahane (hastane) yaptırır mısın? Der.
Gıyaseddin, derin acılar içinde bu sözleri dinler, ona söz verir ve kardeşinin ölümünü çaresizce seyreder. Onun bu dileğini gerçekleştirmek için canla başla çalışmaya başlar. 1204 yılında hastanenin yapımına başlanır ve iki yılda bitirilir. Gıyaseddin, kız kardeşinin türbesini de hastanenin içine inşa ettirir. Gıyaseddin’den sonra Gevher Nesibe’nin diğer kardeşi İzzeddin de hastanenin doğusuna bir tıp okulu yaptırır. Bu okulun yapımına, 1210 yılında başlanmış ve dört yılda tamamlanmıştır. Ve dile kolay, bu hastane ve okul 1890 yılına kadar kullanılmış ve insanların dertlerine deva olmuş. Hatta burada akıl hastalarını müzikle tedavi eden ya da ruhlarına dinginlik veren hekimler görev yapmışlar.
Bu güzel Selçuklu kızının acıklı hikayesi, böyle bir muhteşem bir binanın yapılmasına vesile olurken Kayseri şehri de bugün Tıp Tarihi Müzesi olarak kullanılan büyük bir Selçuklu eserine kavuşmuştur.
1206 yılında tamamlanan hastanenin bu yıl yapılışının 800. yılıdır. Düşünebiliyor musunuz, tam 800 yıl öncedir bu anlatılan şeyler. Öyleyse bu 800 yıllık hikayeyi, Gevher Nesibe’nin aşkını herkes öğrenmelidir. Öğrensinler ki aşkın nelere kadir olduğunu anlasınlar.

YORUM YAZ
TOPLAM 2 YORUM

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.

  • - Zehra y:31 Aralık 2013, Salı 02:22

    Tarih derslerini sevmem pek, ama 'Tarih'in bu yönünü çok severim. Ellerinize sağlık.

  • - Duygu Şanlı:30 Aralık 2013, Pazartesi 11:49

    Bizim erkeklerimizin kalbi de taş ya, onlar da taş kalbine yazıyorlar aşklarını D D