Bu günün anneler günü olması dolayısıyla, İslam’dan uzaklaşan toplumlarda kadınların izzet ve namuslarının sözde çağdaşlık uğruna nasıl ayaklar altına alındığını ele almak istedim.
Aslında her şey kadın-erkek eşitliği gibi divanece söylemlerle başladı. Aynı olmayan iki varlığı sözde çağdaşlık adı altında aynı kılıfa sokmaya çalıştılar. Oysa farklı iki varlığa eşitlik kıyaslaması yapmak için deli olmak lazım. Hani halk arasında çok söylenir ‘’ Delinin biri kuyuya bir taş atarda, bin akıllı çıkaramaz.’’ Buda öyle bir şey sanırım. Bazı durumlarda kadın erkekten çok daha üstün performans sergiler, bazende erkek daha üstün.Tıpkı aynı metallerden yapılan kaşık ve çatal gibi. Bazen çatalın yapacağı işi kaşık yapamaz, bazende kaşığın yapabileceği işi çatal yapamaz.
Çağdaşlık adı altında sözde kadın erkek eşitliğini ön gören batıl sistemlerin anneleri ne hale getirdiklerini aslında gözümüzü açıp şöyle bir nazar etsek, onların gelmiş oldukları bu içler açıcı, hazin durumunu idrak etmek o kadarda zor olmayacak aslında.
En basitinden televizyon reklamlarında yayınlanan bir sakız reklamında dahi sergilenen kadın bedenleri, annelerin insafsızca nasılda ticaret kurbanı edildiklerini gözler önüne seriyor. Sözde çağdaş tüccarlar ticaretin her alanında kadınların bedenlerini adeta pazarlamaktan çekinmiyor, bu durumdan hiç sıkılmıyorlar. Otomobil firmalarının araç tanıtım toplantılarında çırılçıplak bir halde araç üzerinde sırıtarak pozlar veren bu kadınlar pazarlandıklarının farkına ne zaman varacaklar. Telefon aramaları yaparak satış yapan firmalar bile kadının sesini kullanarak yapmıyor mu bu çağdaş ticaretleri.
Cenneti annelerin ayakaları altına serdiği İslam dininin çağdışı olduğunu iddaa eden sözde çağdaş aslında gafil olan bu zihniyeti kim ne zaman uyandıracak?
Hani nerde kadın hakları diye yırtınan sözde kadın hakları savunucuları, nerde İslam kadına zulm ediyor diye kendini yiyen feministler. Bakınız kadınlar çırılçıplak bedenlerle mağazalarda, ticarethanelerde delicesine pazarlanıyor, kadının şerefi ve namusu ayaklar altına alınıyor, sesiniz neden çıkmıyor. Aslında en çok ilginç olanda bu duruma kadınların bu denli sessiz kalması.
Günümüzün sözde medeni insanlarına ne güzel sesleniyor Mehmet Akif ‘’Medeniyet dediğin açmaksa bedeni, desene hayvanlar sizden daha medeni.’’
Evet ne yazıktır ki bugün kadın hürriyeti adı altında yürütülen çalışmalar annelerin izzetlerini zillete çevirmiş, çağdışı ve gerici dedikleri İslam ise onların iffet ve namuslarını muhafaza altına almakla, şeref ve haysiyetlerini korumuştur.
Unutmayalım ki iffetini ve namusu muhafaza eden annelerin günü asla bir güne sığdırılamaz.İsra suresi 23. Ayet’tede belirtildiği gibi “Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana-babanıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine "of!" bile deme; onları azarlama; ikisine de güzel söz söyle.” İslam dini her günü annelere armağan etmiştir.
Vesselam…
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.