Hz. Ömer’ i güldüren ve ağlatan iki hadise vardır ki çağımızın büyük resmidir.

Hz. Ömer ; Cahiliye döneminde yaptığım iki şey vardır ki birini hatırladığımda güler, diğerinde ağlarım. Güldüğüm , her akşam helvadan put yapar, ertesi gün çöl sıcağında acıkınca da tutar onları yerdik.

Ağladığı olay ise, İslam ile şereflenmeden önce bir cahiliye adeti olan kız çocuğunu kendi elleriyle gömmesidir.

Bakara suresinin 120. Ayetinde; “Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hristiyanlar da asla senden razı olmayacaklardır. De ki: Doğru yol, ancak Allah'ın yoludur. Sana gelen ilimden sonra onların arzularına uyacak olursan, and olsun ki, Allah'tan sana ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.
Diye buyuruyor Allah (cc)

Helvadan yapılan put misali Batı Aleminin son yüzyılda allayıp pullayıp süslü kelimeler ile servis ettiği Demokrasi kavramını sıkıştığında hiç düşünmeden yediğini, Mısır’ da seçilmiş meşru yönetime yapılan darbeyi ve darbecileri meşrulaştırmaya çalışarak gösterdiler.

Onların helvadan yaptığı tanrılarına uymadıkça onların bizden razı olmayacakları aşikardır. Hal böyle iken onları razı etmek adına Allah’ ın dostluğuna yüz çevirmek çok sığ bir hesap olsa gerek.

Batı aleminin olayları buralara getireceği bir süre önce İsrail medyasından bir şahsın Başbakan Erdoğan’ a yönelik ; birkaç yıl daha yönetimde kalırsa yeni bir Camp David ‘ e ihtiyaç olacak açıklaması ve Gezi parkı olayları yaşanırken Sn. Başbakanın, Demokrasinin olmazsa olmazı olan seçimi işaret ettiğinde ise sandık ile demokrasiyi ayrıştırmaya yönelik açıklama yapmaya çalışmaları, Demokrasi kavramını tartışmaya açacaklarının sinyalini veriyordu.

Artık bütün Müslümanların Kur-an ışığında bir araya gelmeleri ve Batının yenmeye hazır helvadan tanrılarını terk etmeleri gerekmektedir.

Sn. Başbakanın eskiden söylediği gibi ‘’Demokrasi bizim için amaca varmaya yönelik bir otobüstü’’ ve biz su an son duraktayız diye düşünüyorum.

İnsanlığın, acıktığında midesine indireceği tanrılara ve kavramlara ihtiyacı yoktur. Kıyamete kadar hükmü açık olarak beyan edilen Kur-an ve Sünnet ışığı insanlığın yaralarını sarmaya muktedirdir.

Saygıyla.