İlk kıyam denemesini, bildiğiniz üzere altı ay kadar önce Göktürk 2 uydusunu uzaya göndermek için ODTÜ’ ye gelen Sn. Başbakan’ ı protesto eden çeşitli marjinal grupları harekete geçirerek yeltendiler, başarısız olunca, bu tertibi Gezi Parkı eylemleriyle yeniden uygulamaya koydular. Gezi Parkı eylemine de “direniş” dediler.! Çünkü Sırpça-Hırvatça’ da “otpor”, “direniş” anlamına geliyordu. Bu örgütün Türkiye masası Sırbistan da bulunmakta ve Gezi eylemlerinde ön plana çıkan birçok kişinin yine Sırbistan da gayri nizami harp teknikleri konusunda eğitim aldığı emniyet kayıtlarına girmiş bulunuyor.

Bu arada Gezi Parkı eylemi için sosyal medyanın aktif biçimde kullanılmasından, örgütlenmeye, yurt dışına gidip eğitim alan gazeteci, yazar, sanatçı, akademisyenlerin sosyal medya hesaplarının son bir yıldır ABD merkezli bir Server tarafından güçlendirildiği de iddialar arasında. Şu an o isimlerin hepsinin kayıtlarının devletin istihbarat örgütleri ve emniyet tarafından rapor olarak hazırlandığı, yakın zamanda da yargıya intikal ettirileceği gelen haberler arasında.

‘’Otpor’’ örgütüne ve sembol içeren benzerliklere biraz değinelim.

Gezi Parkı olayları başladığı andan itibaren olayların başlayışı, yayılışı, kullanılan yöntemler, atılan sloganlar ve diğer özellikleri dikkate alındığında “üzerinde itina ile çalışılmış bir organizasyon” izlenimi veriyordu. Sağduyu sahibi pek çok uzman, daha olayların patlak verdiği ilk günlerde perde arkasındaki bu yapıya dikkat çekiyordu. Sırbistan, Ukrayna ve Gürcistan Kırgızistan, Venezuela gibi ülkelerde gerçekleştirilen “Kadife devrimler “ döneminde kullanılan yöntemlerle benzeşen kitle hareketleri irdelendiğinde, bu şüphelerin haklılığını da ortaya koyuyor.

Bu benzeşmeye örneklerden biri de şiddet görüntülerinin son bulmasının ardından “Duran adam” eylemi. Bu eylemi başlatan kişi Erdem Gündüz. Taksim Meydanı' nda yaklaşık 8 saat boyunca hareket etmeden ve konuşmadan bekleyerek, sosyal medya da günün konusu oldu. Herkes bu adamın kim olduğunu merak etmeye başladı.. İddialardan birisi o ki Duran Adam Erdem Gündüz'ün Sırbistan merkezli Soros, Açık Toplum destekli Otpor örgütünde çalıştığı yönünde.

Geçtiğimiz hafta kendisine muhafazakar bir imaj verip, sosyal medya da müftü eşiyim diyerek, Sn. Başbakanı eleştiren video görüntüsü ile gündeme gelen Gül Taşlı Cenal'in kızının "duran adam" Erdem Gündüz'ün öğrencisi çıkmış olması da olayların örgütlü bir biçimde gerçekleştirildiği yönünde ki iddiaları güçlendiriyordu.

Otpor'un adı Gürcistan, Ukrayna, Kırgızistan ve Mısır'daki halk hareketlerinde adı geçtiği gibi örgütün, “Occupy Wall Street” eylemlerinde de başı çektiğini söylemek mümkün. Hatta Gezi eylemlerinde kullanılan semboller Otpor tarafından çeşitli olaylarda kullanılmış sembollere çok fazla, neredeyse tıpatıp benziyor. Gezi Parkı eylemlerinin kilit kelimesi olarak "direniş" kullanılıyordu. Daha önce değindiğimiz üzere Sırpça-Hırvatça ‘da “Otpor”, “direniş” anlamına geliyor.

Kısaca bu olaylara ’Yeni Dünya Düzeni’ nin’’ yeni olmayan gerçeklerinin yeni sayılabilecek savaş stratejilerinden bir tanesi diyebiliriz .!

Konvansiyonel veya nükleer bir savaşa göre daha kansız, masrafsız hatta risksiz bir savaş stratejisi. Kulağa hoş gelen demokrasi, özgürlük, insan hakları vs. söylemlerin altında saklanmış bir dünya yalan dolan, film fırıldak.

Bu oyunlar elbet Taksim olayları ile açığa çıkmış değil, daha önceleri bir çok araştırmacı tarafından bu oyunlara dikkat çekiliyordu. Ancak Türkiye’de bir anda Atatürk posterleri açan sözde ulusalcı zevat ile polis, asker katili örgütlerin aynı amaca yönelik saf tutmaları algı açısından sürpriz idi diye düşünüyorum.

Türk milletinin hiç de alışık olmadığı, yakın zaman içinde hızlı gelişen bu olayları çözümlerken, özellikle kulağa hoş gelen legal söylemler ve eylemler ile verilmeye çalışılan algıyı analitik bir değerlendirmeye tabii tutarak ele alması gerektiğini düşünüyorum.

Saygıyla.