Bilindiği üzere geçtiğimiz günlerde Başbakan tarafından demokratikleşme paketi açıklandı. Paketin içeriği kamuda başörtüsü yasağının kaldırılması, farklı dilde eğitim ve seçim barajında değişiklik eski köy isimlerinin verilmesi, öğrenci andının kaldırılması, Hacı Bektaş Üniversitesi, “x, w ve q” harflerinin kullanılabilmesi ve Roman Enstitüsü gibi birçok yenilik var. Bu paketin uygulanabilir hale gelmesini gerektirecek yasal bir süreç bizi bekliyor. Peki önümüzdeki bu zaman diliminde bu paketin uygulanmasını istemeyen çevreler neler yapacaklar. Başbakanın bana göre en çok önemsenmesi gereken konuşması paketi açıklamadan önceki yarım saatlik konuşması idi. 12 Eylül ve 28 Şubat öncesinde de bugünküne benzer gelişmeler yaşandığını ifade ederek bunların her zaman iş başında olabileceğine değindi. Malum hafıza-i beşer nisyan ile maluldür. Başbakanda bunu çok iyi bildiği için yaşanabilecek olumsuzluklara karşı sürekli bu hatırlatmaları yaparak insanların zihnini bu hususta oluşabilecek tehditlere karşı canlı tutmaya çalışıyor. Bana göre bugünün şartlarında darbe yapmak ne kadar zor olsa da hiç kimse darbe devri kapandı saflığında olmamalıdır. Darbe yapmak için uygun bir zemine ihtiyaç vardır. Bugünün Türkiyesine baktığımız zaman da atılan başlıklar darbe dönemini aratmayan küstahça başlıklar. Gösteriler.. Eylemler.. hayatını kaybeden gençler ve harcında demokrasi olmayan bugün de demokrasiyi özümseyememiş illegal örgütlerle kol kola girerek eylem yapmaktan çekinmeyen CHP... Ama darbe zihniyetinin bugün elinde olmayan bir şey var o da halk desteğidir. Türkiye Ak Parti iktidarı le büyük bir uyanışın içine girmiş akla karayı ayırabilecek pozisyona gelmiştir. Geziciler şüphesiz yine iş başında olacaktır ve olmazsa olmaz ittifakı CHP... Bakalım bunca hesap arasında ALLAHIN hesabı ne olacak...
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.
- - mehdi:16 Ekim 2013, Çarşamba 21:51