Bediüzzaman Hazretleri meşhur 31 Mart yalanlarla dolu irtica yaygarasından sonra kurulan Divan-ı Harbi Örfi sıkıyönetim makemesinde yargılanıp beraat aldıktan sonra İstanbul’dan Van’a gitmek üzere yola çıkar. Batum yoluyla Van’a giderken Tiflis’e uğrar. Tiflis’te bir Rus polisiyle acip bir muhâverede bulunur. Tarihçe-i Hayatta yazıldığı üzere şöyle:

“...Tiflis’te Şeyh San’an tepesine çıkar. Dikkatle etrafı temaşa ederken yanına bir Rus Polisi gelir ve sorar:

-Niye böyle dikkat ediyorsun?

Bediüzzaman der:

-Medresemin plânını yapıyorum.

O der:

-Nerelisin?

Bediüzzaman:

-Bitlis’liyim.

Rus Polisi.

-Bu Tiflis’tir.

Bediüzzaman:”"

-Bitlis Tiflis birbirinin kardeşidir.

Rus Polisi:

-Ne demek?

Bediüzzaman:

-Asya’da, Alem-İslâm’da, üç nur birbiri arkasında inkişafa başlıyor. Sizde, birbiri üstünde üç zulmet inkişafa başlayacak. Şu perde-i müstebidâne yırtılacak, takallüs edecek, bende gelip burada medresemi yapacağım.''
Hakikaten Bediüzzaman Hazretlerinin dediği gibi Rusya'da zulmetler başlar. İlk zulmet Çarlık Rusya'nın yıkılmasıyla başlar.
İkinci zulmet ise SSCB nin dağılması ile gerçekleşir.
Bediüzzaman bu parçalanmaları ve rejim değişikliklerini ''Takallüs'' kelimesii ile ifade ediyor. Takallüsü sözlükler büzüşme diye ifade eder. Mesala bir metalin ısı etkisi ile hacminin arrtıktan sonra soğuk ortamda eski haline büzüşmesi Takallüsdür. Bilindiği üzere Rusya asırlar sıcak denizlere inme Balkanlarda ve ortadoğuda yayılma politikası izlemektedir.Yani genleşmektedir. Ama ne yazıkki bu amacına asla ulaşamayacak ve takallüs edecek yani Sibiryaya sıkışıp kalmaktan başka çaresi olamayacak. Bulunduğu yerde de inşaallah İslama teslim olacak. Bediüzzaman bu hakikati şöyle ifade eder; ''İki dehşetli Harb-i Umumînin neticesinde beşerde hasıl olan bir intibah-ı kavî ve beşerin tam uyanması cihetiyle, kat’iyen dinsiz bir millet yaşamaz. Rus da dinsiz kalamaz. Geri dönüp Hıristiyan da olamaz. Olsa olsa, küfr-ü mutlakı kıran ve hak ve hakikate dayanan ve hüccet ve delile istinad eden ve aklı ve kalbi ikna eden Kur’ân ile bir musalâha veya tâbi olabilir. O vakit dört yüz milyon ehl-i Kur’ân’a kılıç çekemez. ''
Bediüzzaman birbiri üstünde 3 zulmet diyor. Yani bir kez daha takallüs edecek.İçinde bulundurduğu özerk bölgeler ve müslüman milletler inşaallah bağımsızlıklarını ilan edecekler. Bu son olaylarda bu 3. zulmetin ayak sesleridir.