Yeni CHP sloganıyla yolan çıkan Kılıçdaroğlu ve ekibi, klasik söylemlerin dışına çıkıp, halka inileceğini, halkın arasına karışılacağını hedef koymuştu. Her ne kadar bazı klasik söylemlerin dışına çıkılsa da(mesela irtica tehdidi), Kılıçdaroğlu kendisine oy veren ve ne olursa olsun kendisine oy verecekleri küstürmek istemiyor(''Kendisine''nin yerine ''CHP'ye'' koyun, daha doğru olur). Ne anayasa hazırlığı hakkında ne düşündüğü, ne İmralı görüşmeleri hakkında ne düşündüğü belli, çünkü biliyor ki:

- Anayasa'ya açık destek verirse, taraftarlarını küstürecek, desteklemez ise anayasaya, yargıya yaptığı olumsuz eleştiriler havada kalacak.

-Destek verirse; CHP liler, destek vermess;e anayasa isteyen herkes; ''Bu mu yeni CHP?'' diyecek.
-İmralı'ya açık destek verirse, bu sefer taraftarlarını kaybedeceği gibi, arada sırada birlik olarak muhalefet ettikleri MHP'yi de kaybedecekler, vermez ise de ''Hadi yurtdışın da bile eleştiriyorsun bari terör gibi ulusal bir mesele de destek çık'' diyecekler.

-Destek verirse CHP liler, destek vermesse anayasa isteyen herkes; ''Bu mu yeni CHP?'' diyecek.
Ancak kimin ne diyeceğine bakmadan açıkça söylemeli düşüncesini(ki bence şöyle düşünüyordur):

''Ben tutuklu vekilleri kullanıp yargıyı, yasaları eleştirdim, herkes baskı altında deyip durdum: ANAYASA LAZIM!

''Ülke yıllardır ne kadar can, mal kaybettiyse de, ne kadar saldırı yapıldıysa da şu terör bitmedi, hem bu Apo, hapishanede de olsa, hala PKK ve sempatizanlarına sözü geçiriyor, GÖRÜŞMEK LAZIM!