Mısır, İslamın çalışkan ve temiz çocuğu. Matematik' in, Geometri' nin, Fizik' in ve bütün ilimlerin doğum yeri.
Bir zamanlar Mısır denince aklımıza hiç şüphesiz yukarıda yazdıklarımız gelirdi aklımıza, şimdi ise yabancı kötü emellerin
cirit attığı emperyalizmin halka zulmettiği üstüne oyunlar oynanan arabın baharının en sıcak beldesi konumunda.

Mısır ve Mezopotamya bölgesi tarih boyunca bir çok kültürün başkentliğini yapmış ve dünyada söz sahibi olmak isteyen
legal ve illegal güçlerin gözdesi olmuştur. Fakat Mısır halkına islami hükümdarların dışında refah getiren hiç kimse olmamıştır.
Mısır halkı Osmanlı ve Müslümanların himayesinde olduğu dönemlerde en bereketli ve en huzurlu yıllarını geçirmiştir.


Günümüzde Mısır üzerinde hakimiyet kurmak isteyen Firavunların torunları halk üzerinde oyunlar kurmakta ve bu oyunları
dünya kamuoyuna demokrasi adı altında pazarlamaktadır. Bir kaç ay öncesine kadar Mısırda sükunet hakimken şimdi ise Firavunların ayakçısı
ve onların verdiği destekle ayakta duran Mısır ordusu kendi halkına zulüm etmekte ve bunu Mısırın refahı olarak görmektedir. En ilginci ise
Birleşmiş Milletler, NATO ve dünyanın demokrasi bayraktarlığını iddia eden uluslararası kuruluşlar Filistinde olduğu gibi sessiz kalmaktadır.


Türkiye Cumhuriyeti devleti Gazi Mustafa Kemal Atatürk' ün Yurtta Sulh Cihanda Sulh politikasını uygulamak isterken Kemalist adı
altında geçinen Kraldan çok Kralcıların yaptıkları oyunlar vede senaryolar yüzünden ne kendi topraklarında nede komşularının topraklarında
vede ülkü ve din bağı olan milletlere yardım elini uzatamamaktadır. Oysa çok değil bundan Yüz küsür sene önce Osmanlının son büyük hükümdarı
Ulu Hakan II. Abdülhamithan bir sözü ile hem müslüman alemini hemde Türk dünyasını koruyabilmekteydi. Demekki yataktaki hasta adam bile bizim
şu anki halimizden daha dirayetli ve daha güçlü idi.

Bizim Türk ve Müslüman alemine yardım etmemizi istemeyen içimizdeki bazı gruplar milliyetçi ve kemalist geçinirken ne tarihten nede
Atatürk' ün mirasından bir ders almamıştır.


EYYYYY! Çaresiz ve Zor Durumda Olan MISIRLI Kardeşlerimiz.. Türkiyedeki Kardeşleriniz sizlerin acılarını yüreklerinde yaşamakta
ve size canı gönülden göz yaşları ile dua etmektedir. Bugün olmasada yarın Filistine, Lübnana, Suriyeye ve Doğu Türkistana vede dünyadaki
zulüm gören bütün Müslüman ve Türklere Allahın izniyle kurtuluş gelecektir. Zafer yalnızca Allaha kulluk edip onun yanında olanlarındır.
El Hüvel Baki( Baki Olan Yalnız Allahtır.)