ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

Fuzuli Tartışmalar ve Muhafazakârların Kıvranması…

Mehmet Ali Özer

06 Kasım 2013 Çarşamba 20:44
  • A
  • A
İdeolojiler, hakikati bulmanın değil birbirinin yanlışlarını tespit etmenin aracıdır. İdeoloji kelimesi iki kelimenin birleşiminden ortaya çıkmıştır. İdea; “görünen biçim, fikir” ve logos, bilgi sözlüğünün birleşiminden ortaya çıkmıştır. Kısaca ideler bilimidir. Atilla Tokatlı, ideolojiyi şöyle tarif etmektedir: “Siyasi ve içtimai bir doktrin meydana getiren ve bir hükümetin, bir partinin veya bir sosyal sınıfın hareketine yön veren düşünce sistemine ideoloji denilir.”

İdeolojinin bilgi kaynağı duyu organları ve akıldır. Vahy, bilgi kaynağı değildir. İnsanların üzerinde yasak ve serbest kılma hakkını kendinde görürler. Allah’ın hâkimiyet hakkını inkâr eden ideolojiler, hâkimiyetin kayıtsız şartsız insana dayandığını iddia ederler.

Kapitalizm sonsuz ve sınırsız kazanç felsefesine dayanır. Onu destekleyen liberalizm ideolojisi de aynı ilkeleri savunur. Kapitalizm mal ve tarifi içerisinde kadının olduğunu söylemek zorundayız. Bütün kapitalist ülkelerde genelevleri meşru kurumlardır. Dolaysıyla kapitalizm, insan ticaretini bile helal görür. Elbette bu durum başta nesil emniyeti olmak üzere birçok emniyeti tehdit etmektedir. Kapitalizmin toplumu paramparça etmesi karşısında onun ortaya koyduğu ahlaksızlıkları dengelemek için “muhafazakârlık” ideolojisi ortaya çıkmıştır. Temel amacı aileyi korumak olan bu ideolojisi refleks olarak görülse bile aslında pasif bir ideolojidir. Zira genelevlerine temelde karşı çıkmaz. O da Allah’ın kanunlarını ahlakın kaynağı olarak görmez. Onun için ahlakın kaynağı toplumun gelenekleridir.

Kur’an-ı Kerim’de Yahudilerin içine düştükleri çelişkiler hakkında şöyle buyrulmaktadır: “Bir zamanlar size “verdiğimiz kitaba sımsıkı sarılın ve onu dinleyin” diye Tur’u tepenize kaldırıp misakınızı aldık. Onlar: “Duyduk, dinledik, isyan ettik” dediler. Kâfirlikleri yüzünden o danayı yüreklerinde besleyip büyüttüler. De ki: “Eğer siz mü’min kimseler iseniz, bu imanınız size ne çirkin şeyler emrediyor.” (Bakara Suresi: 93)

Yahudiler, iman ehli olduklarını iddia etmelerine rağmen Peygamberlerin kanunlarını reddetmişlerdir. Bu bir çelişkiydi ve ayette çelişki yüzlerine vurulmaktadır. Muhafazakâr Demokrat İdeolojiye sahip olan kimselerde de aynı hastalığı görmek mümkündür. İslam’ın hürriyet ve adalet ilkelerini ahlakın ve hukukun kaynağı olarak görmeyen ve seküler kanunları baz alan kadroların, kapitalizmin ortaya koyduğu ahlaksızlıkları kaldırması mümkün değildir.

Genelevleri ve zina kanunlara göre serbesttir. Buna karşılık dört evlilik yasaktır. Hayatın her alanında kadın ve erkek ilişkileri İslam’a göre yürümemektedir. Kaldı ki ev basmanın da İslam’a uygun olduğunu söyleyemeyiz. Dolaysıyla muhafazakârların kaygıları yerinde olsa bile boş işlerle uğraşmaktadırlar. Kaldı ki zinayı serbest bırakma yasasının şerefi de muhafazakârlardadır.

Başbakan Erdoğan, kız ve erkeklerin aynı evde bulunması karşısında “yasa” çıkartacağını beyan etmektedir. Başbakan’a destek vermek için her eve bir polis kampanyası açabiliriz. Politika çarşısı yeni bir fuzuli tartışma kazanmıştır. Hayırlı olsun!..
YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.