Sevginin Ne Olduğunu Anlayabilmek İçin
Sevmek mi sevgiden, sevgi mi sevmekten?
Sevmek olmazsa sevgi olmaz mıydı? Yoksa sevgi olmazsa mı sevmek olmazdı? Bunlar gereksiz sorulardır bence, hangisi olmazsa hangisi olmazdı diye düşünmeye başladığımızda altından çıkamayacağımız bir tabloyla karşılaşırız. Sorularla sevgi de sevmek de anlaşılamaz, çünkü işin içine felsefeyi katmış oluruz. Felsefe bir pozitif bilimken, soyut yani beş duyu organıyla hissedilemeyen bir olgu olan sevgiyi ancak ‘’kalp’’ ile hissedebiliyoruz. Bu demek değil ki sevgiyi sadece kalpte görebiliriz diye. Sevgi vücudun her yerindedir, gözlerde, dudaklarda, ellerde vb. ama ilk önce intikal ettiği yer kalptir. Diğer uzuvlarda sadece yansımaları görülür.
Sevginin tanımı var mıdır?
Sevgide tanımlamaya gelince mevzuu biraz karışır. Soyut bir kavramın tanımını yapabiliriz mesela din, tanrı gibi kavramların tanımlarını yapabiliriz. Ya sevginin? Bu mümkün değildir, çünkü kime sorsan farklı cümleler farklı kelimeler duyarız. Sözlüklerde sevgiyi bir şeyi çok arzulamak diye görürüz. Ancak bu tanımı ben pek samimi bulmuyor ve sevginin karşılığı olarak düşünmüyorum. Göreceli bir kavramın tanım ı olmaz, zaten sevgiyi güzel kılanda budur, tanımsız sadece hissedilebilen, anlatılmaz yaşanır bir duygu oluşundadır tüm güzelliği…
Neyi severiz?
Akıldışı olan ve mantık çerçevesinde düşünülemeyecek bir sorudan başka hiçbir şey değildir bu. Kimi severiz sorusunun cevabı olsaydı emin olmalıyız ki şuan dünyada mutsuzluk diye bir kavram olmazdı. Bu durumda tabi ki mutlulukta olmazdı, Bunu düşünmek zor değil, herkesin mutlu olduğu bir yerde, mutluluk nefes almak, yemek yemek gibi bir olası durum olacağından bir önemede olmazdı.
Bu sorunun saçmalığını anladıktan sonra asıl anlatmak istediğim mevzuya dönebilirim. Neyi severiz diye bir soru soramadığımız için kendimize, elimizde olmayan ve birden ya da zamanla olmak üzere gelir sevgi bize. Sora bileceğimiz tek soru ‘’neyi svemeye çalışırız?’’dır. Sevmeye çalıştıklarımızın belli bir özelliği vardır ama sevdiklerimiz çok farklı olabilir.
Ya sevdiğimiz kişi sevgimizi hak etmiyorsa?
Önce şunu anlamalıyız sevgiyle aşk farklıdır. Sevgi birçok şeye ve kişiye duyulabilen bir hissiyat iken aşk sadece bir kişiye veya şeye duyulan hissiyattır. Biz burada birçok şeye veya kişiye duyabileceğimiz sevgi konusundan bahsediyoruz.
Sevdiğimiz kişinin sevgimizi hak etmemesi gibi bir durumla sık karşılaşırız. Çünkü kimi seveceğimizi bilemeyiz. Sevgimizi hak etmeyen birini hala sevmeye devam ederiz. Sürekli alttan alıp, sürekli bardağa dolu tarafından bakmaya çalışırız. Ama bir zaman sonra bardağın boş tarafı göz yormaya başlar, sevginin zorlanmaya başladığı, acı çektiği ve belki de bitme noktasına geldiği bu dönemde eğer ki tekrar bardağın dolu tarafını görmeye başlayamazsak, karşımızdakini olduğu gibi kabullenemezsek çok zor bir karar vermek zorunda kalırız. Ya devam edeceksiniz acı içinde, ya da bitireceksiniz sevgiyi daha çok acı içinde. Ne kadar zor bir karara değil mi? Sevgi acımasız olabiliyor ne yazık ki. Eğer bitirmeyi seçtiyseniz insanlara olan güveniniz azalacak ve sevgiden ve sevmekten korkan biri olarak yaşamaya başlayacaksınız. Ama sevgi gözümüzü korkutmasın, siz artık deneyimli birisiniz acıyı da en güzel biçimde çekmeyi bilirsiniz.
Sevgi tanımsız göreceli bir kavramdır, kimi severiz bilinme ama neyi sevmeyi isteyeceğimizi biliriz. Hak etmeyen birini sevdiğimde acı çekebiliriz ama biz artık deneyimliyiz ve acıyı da en güzel biçimde çekeriz… İçinizdeki hissedilmeyi bekleyen sevgilere selamlarla…
MEHMED
İletişim:
mehmetgunesen@hotmail.com
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.