Şimdilerde yoğunlaşan, daha da yoğunlaşacak olan bir eşya düşkünlüğü görülüyor çoğu kişide. Artık insan karşsındakine kendisiyle değil de düşkünlük duyduğu, bağlı kaldığı eşyalarıyla tanıtır oldu. "Bak benim şu eşyam var, şundan kullanıyorum, şöyle yapıyorum, şunu şununla yapıyorum" gibi, artık araya hangi eşya gelirse.
Bu tür kişiler genelde karşısındakini kendisini anlatamadığından, birşeye bağlı kalma durumunda oluyor. Henüz daha çok artmadı, yalnız dediğim gibi teknoloji ilerledikçe, yeni eşyalar, teknolojik aletler çıktıkta bu hastalık daha da çıkacak. Çok değil, kısa bir zamanda.
Hani mesela en küçük şeyden bir kıyafetten tut, aldığın kıyafetten, yediğin yemeğe kadar kendini anlatır oldun. İnsan kendini böyle anlatmamalı. Böyle devam ettikçe, kendisini unutur olacak. Hani bir söz vardır.
"Kendini bil" denir. İşte bu sözü insanın anlaması lazım. Benim bu konuda şu görüşüm var, insan eğer kendini bilmezse, hiç bir işte de başarılı olamaz. Kendini bilme, öncelikle nasıl biri olduğunu anlamadan geçer. Ama dediğim gibi, bundan önce şu mühim hastalıktan kurtulmak gerek. Daha tam girmeden çıkmak gerek. Hiç bulaşmamak gerek.
Cem Yılmaz'ın da gösterisinde anlattığı gibi, adam diyor bilmem iPhone'un 6'sı çıktı onu almam lazım. Onun 8'i çıktı onu alacağım. Yok şunun yeni güncellemesi falan derken. Bağımlı olundu artık. Artık eşya bağımlılığı gittikçe artıyor. Şimdi çoğu kişinin elinde görüldüğü üzere dokunmatik telefonlar var. Bu aslında bir şekilde insanı içine çekiyor, yavaştan alıştırma var biraz. Sonrasında zaten insan bir telefona bağlandıkça, daha üstünü isteyecek. Daha büyüğünü isteyecek vs.
Örneği sadece telefondan verdim, yalnız istediğiniz herşey olur bu. Bilgisayar, Televizyon, daha birçok şey olur.
Şuan belki çoğu kişinin elindeki telefonları, birçok kişiler 3-4 yıl sonra kullanacak. Çünkü neden gerek duyulmuyor ki. Yani bir ihtiyaç olarak görülmüyor. Ama demek ihtiyaç oluyormuş ki alınıyor değil mi? Hayır, tam tersi yapacak birşey olmadığından, zamanın çok geniş olduğu düşünüldüğünden böyle ihtiyaçlara gidiliyor. Zamanın neler getireceği bilinmez. Ama ben şimdiden anlatayım dedim. Yine söyleyeyim çok yakın zamanda daha da artacak, eminim yani. Hastalıklar daha da çoğalacak, daha değişecek. Tabi daha da zor olacak. Ama bu hastalıklar direk beyne yönelik olacak. Çünkü orayı vurduktan sonra, geriye de birşey kalmıyor zaten.
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.