Muhteşem Yüzyıl dizisinin akıbetini bilmiyoruz ama Meryem Uzerli'nin sektördeki akıbetini biliyoruz. Muhteşem Yüzyıl’da yaşanan “Hürrem Sultan krizi” bir kez daha gösterecek ki; “İnsan kendi ayağına nasıl kurşun sıkar?”
Bu olayda da basın perdenin arkasına değil önüne bakmak istedi. Bu yüzden Hürrem’in bu davranışı normal görüldü. Hatta bazı kesimler tarafından alkışlandı.
Hürrem’in Halit Ergenç kadar para alması gerektiğini söyleyenler oldu.
İşte orada “emek” denilen değeri bir rafa kaldırıyoruz. İlk başta açın bakın kim daha çok kazanmayı hak ediyor?
Yıllardır dizi sürelerinden oyuncu ve çalışanlar şikâyet ediyor. Ama şunu unutuyor. O yüksek paraları almalarını sağlayan reklamlardır. Eğer süre o kadar olmasa ve reklam almasalar o paraları hiçbir yapım şirketi oyuncuya ödeyemez.
Bende eski bir set çalışanı olarak set çalışma şekillerini çok insani olduğun düşünmüyorum. Sabahlara kadar soğuk hava da kar kış demeden bir bölümü yetiştirme derdinde ortalama (her dizide) 120 kişilik bir ekip çalışıyor.
Bu ekip içinde çaycısından, ışıkçısına çok önemli görevler alan set ekibi oyunculardan daha az almaktadır. Bir oyuncu tek bir sahne için saatlerce sette oturur ve bekler. Her set için koşturma içinde olan yine set çalışanlarıdır.
Yine oyuncu sahnesi bitince gider. Hiçbir set çalışanı “ben 5 sahne çeker giderim” demez diyemez. Soğuk havalarda oyuncu arkadaşlarla sıcak bir ortamda içeceklerini yudumlarken sohbet ederken, settekiler yeni sahne için dışarda harıl harıl çalışmaktadır.
Emek burada da bitmiyor. Neyse “Sayın oyuncu” arkadaşlar! Siz bunları görüyorsunuz.
Kimse tek Meryem Uzerli’ye de yüklenmesin… Bu sektörde o kadar isim var ki, oyuncu olmayı insan olmaktan daha önemli sayan ve set çalışanları aşağılamak ve hak ettiğinden fazlasını isteyen… Seti birbirine katan bunları burada anlatmak bana düşmez.
Ama şunu iyi biliyorum, sette ortalığı karıştıran, insani özelliklerini unutup deyim yerindeyse burnu havada insanı hiçbir yapım şirketi bir başka projede yer vermez.
İsmi lazım değil bir oyuncu vardı. Yıllar öne tutan bir dizide başrol oynadı. Sonra gözden kayboldu. -İsmini söylesem de kimse hatırlamaz belki - Yıllar sonra öğrendim meğer adam yapım şirketine, set çalışanına kök söktürmüş. “Ben gece uymadım gelmem, şoför gönder öyle gelirim” gibi neler neler… Sonunda dizi biter. Sektör ona dönüp bakmaz.
Diyeceğim o ki Meryem Uzerli’nin de başına bunlar gelecek. Meryem Uzerli, beraber çalıştığı arkadaşları düşünmez, kendini Halit Ergenç gibi rüştünü ispatlamış bir oyuncuyla kıyaslarsa olacağı budur.
Meryem Uzerli’nin emeğe saygısızlığın en güzel örneğini ve cevabını beraber çalıştığı Yönetmen asistanı Burcu Alptekin, instagram sayfasından verdi.
Alptekin; “Meryem Uzerli haftada 5 gün, maksimum 10 saat çalışan, pamuklarda yaşatılan bir oyuncuydu. Aldığı para kimseyi ilgilendirmez ama otelinin masraflarını yapım şirketinin karşıladığı, sete özel araba ve şoförüyle gelen, haftalık izinleri dışında 4 gün de Almanya’ya gitme lüksü olan bir oyuncuydu. Nisanda 15, Mart’ta 11 gün çalışmıştı. Acaba kim kimi sömürdü? Hayat ne tuhaf Sayın Meryem Uzerli. Burada hakkını ve emeğini yediğiniz 200 kişilik bir ekip ve onların aileleri var.” dedi.
https://twitter.com/naimegndz1
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.
İnşallah dizide tez zamanda biter de iftiralar biter. Allah bu ülke insanını TimuR Savcı nın dizilerinin şerrrinden korusun.
ya yazete allah aşkına şu gerizekalının haberini yapma lütfen prim kazandırma şu kadına
tommy1294 sen hiç meryem isminde orjin alman taniyormusun? Eger alman olsaydi ismi meryem degil mary olurdu. Annesi alman babasi Türk. Cahil edebiyati yapma simdi.
abi bana haftada 3 binlira verin ben hürremi oynarım sonrada trip yapmam ücretim az diye
Meryem uzerlinin babasi türk adida hüseyin http//tr.wikipedia.org/wiki/Meryem_Uzerli