İnsan davranışı boşlukta oluşmaz, bir nedeni vardır. Şuan Türkiye’yi etkisi altına alan bir duygu var ki, ateş topu gibi büyüyor. Bu ateş topu önyargı; Türkiye’de “çözüm süreci” ile birlikte başladı.

PKK’nın Türkiye’den tamamen çekilmesini hedefleyen çalışmalar toplumu ikiye böldü. Destekleyenler ve desteklemeyenler. Aslında bu iki grubunda birbirine kızmaya ya da ikiye ayrılmaya da hakkı yoktu. İnsan içinde bulunduğu topluma ve kendi tecrübelerine göre şekil alıyordu.

Kimse yanlış anlamasın “Akil İnsan” değilim. Tam tersi oldukça “Akilsizim!” Zaten toplumda herkesin haklı olduğu bir süreç içinde olduğunun farkına varan Erdoğan 63 tanınmış isime bu sıfatı verdi. En tarafsız olan insan bile her iki tarafa da “sen de haklısın” cümlesini kurabildi.

Barış, sevgi gibi içinde olumluluk içeren cümlelere en çok ihtiyaç duyduğumuz günleri yaşıyoruz. Her nedense önyargılarla çevrelediğimiz vatan, millet, milli duygularımız bu süreçte daha çok “kan isteyen, savaşmaya meyilli” bir toplum imajı bıraktı. Hâlbuki en çok barış isteyen en çok canı yanan da bu kesimdir.

Önyargılarımızdan arındığımız bir zaman vardı. İşte o zaman sanırım televizyon izlediğimiz vakitlere denk geldi. Çünkü Tek Türkiye dizisinde yıllar önce çözüm süreci vardı. PKK’nın bitmesini isteyen iki kesim vardı. Ve iki kesimde heyecanla takip ediliyor ve seviliyordu.

TEK TÜRKİYE GÜNÜN DİZİSİ!

Samanyolu TV’de yayınlanan Tek Türkiye adlı dizi bir dönem çok izleniyordu. Samanyolu belki de en büyük hatayı Tek Türkiye dizisine son vermekle yaptı. Bu dizi bir dönem izleyici oranı ile sessiz sedasız adından söz ettiren bir dizi oldu.

Diziyi bilmeyenler için küçük bir hatırlatma yapalım: Doğu’da vatandaşların terörden dolayı yaşadığı sorunları konu alan dizide aynı zamanda dağa çıkanların neden dağa çıktığı da vardı.

Bu diziyi kendince nedenlerle erken bitiren Samanyolu, benzer bir alanda Şefkat Tepe ile göstermeye çalıştı. Aynı başarıyı gösterdiği konusu tartışmaya açıktır. Doktor Tarık'ı hala özleyen bir kesim var ki hala Ozan Çobanoğlu'nu yolda görünce "Tarık" diyorlar. Aynı şekilde Süleyman Karadağlı'yı gören "Şivan" diye sesleniyor.

Düşünsenize dizinin ilk yıllarında PKK’nın en acımasız isimi Şivan, bir anda taraf değiştirip iyi insan oldu. Ve izleyici bu iyi insanı hiç yadırgamadı. İzleyiciden gelen yorumlar, “İnsanlar hata yapar, pişman olur, döner" şeklinde oldu.

Ne kadar hoşgörülü karşıladık değil mi? Şimdi de bir süreç var. Birileri pişman, birileri ise ülkesinin dış güçler tarafından beslenen bir terör ile yaşamasını istemiyor. Kısacası her iki kesimde barış istiyor.

https://twitter.com/naimegunduz