Türkiye'de siyasetle ilgilenen herkesin bilmesi gerekir ki siyaset, sadece iç meselelerin değerlendirmesi ile sağlıklı sonuçlar vermez. Doğru analizler dünya siyaseti ile paralel yorumlar yapıldığı zaman mümkündür.

Yeltsin dönemi Rusya'sında Amerikan sermayesi destekli genç iş adamları Rus ekonomisine patron oldular. Abramovic, Kodorkovski gibi genç iş adamları bilhassa Rus yeraltı kaynaklarını ele geçirmişti. Everton, Chelsea gibi futbol takımları da bu arada dünyanın sempatisini kazanmak adına satın alınmıştı.

Lakin Rusya'da Putin iktidarı işleri değiştirdi. Özelleştirmeler durduğu gibi Kodorkovskiler tutuklanmış, Abramovic ve diğerleri yurt dışına kaçmıştı. Yeraltı kaynaklarını işleten şirketler ise devletleştirilmişti. Rusya, Çin ve Hindistan ile ittifak kurmanın yanında Türkiye ile de stratejik işbirliği anlaşması imzalanmıştı.

Bu durum Amerikan politikasını bozduğu için Gürcistan, Ukrayna gibi ülkelerde Rusya karşıtı iktidarlar devrimler ile başa getirilmişti. Gelinen noktada Rusya, bölgedeki hakimiyetini yeniden arttırmak için Ukrayna planını harekete geçirdi. Çeçen diasporası ile iyi ilişkiler kuruldu. Türkî cumhuriyetler ile sıcak temaslar sağlandı. Kızıl ordu revize edilip nükleer silah denemeleri yapıldı.

Tüm bunlara rağmen dünya gündemi Suriye, Irak ve Mısır üzerine bilinçli olarak yönlendirildi. Suni gündemler ile dünya milletlerinin büyük değişimleri görmezden gelmeleri sağlandı. Rusya'nın büyümesi basın organlarında geri plana atıldı. Amerika'nın bölgedeki hedefleri için Rus modelinin gündemden düşmesi gerekiyordu çünkü.

Tüm bunların Türkiye'yi ilgilendiren tarafina gelince. Türkiye, bölgedeki etkin güçlerden olduğundan pasifize edilmesi gerekiyordu. Bunun yolu da suni gündem içinde eritilmesi, kendi iç meselelerine odaklanmış ve kabuğuna çekilmiş olmasıydı. Yer yer iktidarın ve yer yer muhalefetin bu noktadaki istikrarsız ve hatalı politikaları yüzünden bu odakların emeli fiiliyata dönüştü.

Türk milleti üzerinde yaratılmak istenen imaj, ülkenin güçsüz, dış odakların ise güçlü olduğudur. Oysa hakikat şudur ki Amerika ve Rusya arasında bölgede yaşanan savaşta Türkiye'yi harpte taraf kılmak için türlü politikalar yapıldığıdır. Şu aralar yapılmak istenen de bazı iş adamlarının yeni birer Abramovic yahut Kodorkovski olmasını sağlamaktır. Rusya modeli bizim ülkemizde de deneniyor.

Siyaset tek başlı bir yaklaşım değildir. Bu sebeple geniş perspektif ile hadiseler analiz edilmelidir.