Hepimizin de bildiği gibi son dönemde ülkemizde çeşitli olaylar meydana gelmekte.Çapulcular,geziciler,dinciler,yobazlar vs. kelime çeşitlerini de türetmiş bulunmaktayız.Bu olaylar her iki tarafında kışkırtmalarıyla son bulmayacak gibi gözüküyor.Aslında böyle olmaması gerekiyor.Bir taraf ateş ise diğer taraf su olmalı ve bir olay ve ya bir tartışma varsa bu mutlaka bir tarafın yatıştırması,yatıştırılması ile son bulması gerekir.Böyle olmaz ise sönmek bilmeyen,yuvarlandıkça ateşi büyüyen bir alev topunun içinden kendimizi kurtarmanın imkanı yoktur.Yanlışlara yanlışlara karşılık vermemeyi toplumumuzun ve ya bazı insanların öğrenmesi gerekiyor.Nitekim dinimiz İslamda hoşgörü dini,sevgi dinidir ve yanlışlara yanlışlarla karşılık verilirse bu iş uzar gider.
Peygamber efendimiz Hz.Muhammed(sav)'in kendisine her türlü eza ve cefayı reva görenlere beddua etmeyip dua etmesi, İslâm'ın esas amacının müşrikleri öldürmek değil, onların hidâyetine vesile olmak olduğunu, hoşgörünün de bu maksada hizmet ettiğini anlatır. Meselâ onun kendisine her türlü eziyeti yapan, ona her türlü hakarette bulunan, onun yoluna dikenler seren, üzerine pislikler atan Kureyşlilere kızmadığı rivâyet edilmektedir.Peygamberimiz'in (a.s.m.) bu ve benzeri olaylara karşı tavırları Müslümanlar için bir mihenk taşı hükmündedir. Bir toplumda Müslümanlar her türlü insanla, değişik kültür ve inançlarla birlikte yaşamak zorunda kalabilirler. Bunların içinde ehl-i kitap olan Hıristiyanlar ile Yahudiler olabileceği gibi müşrikler ve putperestler de bulunabilecektir. Bu durumda Müslümanlara düşen görev, tıpkı Peygamberimiz'in (a.s.m.) yaptığı gibi, onlara İslâm'ı tebliğ etmek, hidâyetleri için de dua etmektir. Bunun dışında yapılacak her türlü tavır ve davranış "menfîlik" olarak değerlendirilebilir ve İslâm'ın zararına olur. Resul-i Ekrem (a.s.m.) Müslümanlar zayıf iken de güçlü iken de, amacının İslâm'ı bütün insanlara tebliğ olduğunu unutmamış ve aynı tavrı hayatı boyunca sergilemiştir. İşte Mekke'nin fethinde onun eline bütün azılı müşriklerden, din düşmanlarından intikam alma fırsatı geçtiği halde, o "evinden dışarı çıkmayanın emin olduğunu" ifade ederek, hiç kimsenin kılına bile dokunmamıştır. Bu davranış en muannid kâfirlerin dahi İslâm'a girmesine vesile olmuş, müşrikler grup grup gelerek Peygamberimize biat ve İslâm'la şereflendiklerini beyan etmişlerdir.Peygamber efendimiz(sav)'in sözlerinden anlaşılacağı üzere hoşgörü ile insanlara yaklaşmalıyız.Size birisi taş atarsa,siz de ona gül atınız ki,sizdeki erdemi görüp hatasının farkına varsın.
Unutmayın sevgi ve hoşgörü büyük bir erdemdir.Müslüman isek müslüman gibi yaşayalım.Dinimizin emrettiği gibi,Peygamber efendimiz(sav)'in sünnetlerini mümkün olduğunca yerine getirerek yaşayalım ve insanlara bu hallerimizle örnek olalım.Allah hepimizi Peygamber efendimiz Hz.Muhammed(sav)'e layık birer ümmetler eylesin.
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.