Bir milletin büyüklüğünü ölçmek için, önce karakterine bakılır. Erkeğin karakteri ; delikanlı, mert, cesur, değerleri için canını verebilecek adam gibi adam olmalıdır. Kadının karakteri ise, namusu için yaşayan, değerleri için canını verebilen insandır...

Çanakkale savaşından bir örnek ; Türk cephesine yakın olan yaralı bir düşman askeri, inim inim inliyor ve yardım edin diye bağırıyor. Tabiki harp hali olduğu için kimse yardım edemiyor. Bizim askerlerimiz o yerde yatan düşman askeri için, o an için beyaz bayrak sallayıp, düşman askerini cephelerine götürüp geri dönüyorlar. İşte bu delikanlılığı hiç bir millet yapmaz, çünkü her millet ölümden korkar ama Türkler ölümden korkmaz.

Zamanın Fransız İmparatoru olan Napoleon Bonaparte demiş ki ; insanları yücelten iki büyük meziyet vardır, erkeğin cesur kadının namuslu olması. Bu iki meziyetin yanında, hem erkeği hem kadını şereflendiren bir meziyet vardır. İcabında tereddütsüz canını feda edebilecek kadar vatanına bağlı olmak. İşte Türkler bu meziyetlere ve fazilete sahip kahramanlardır. Bundan dolayıdır ki, Türkler öldürülebilir ama mağlup edilemezler.

İşte bu yüzden Türkler en büyük millettir, Türk olduğum için gurur duyuyorum.