45-50 BANDINDA OLURUZ DEMİŞTİK, OLDU
Cumhuriyet tarihinin en zorlu seçimlerinden birini geride bıraktık.
Kamuoyu yoklamaları, anketler, araştırmalar, raporlar 30 Mart’ta Ak Parti’nin üstünlük sağlayacağını gösteriyor. AK Parti’nin zaferle çıkacağını anlayan çevreler ittifak yaparak engellemeye çalıştılar.
Bu işi iftira kampanyaları ile yürütmek bunların en önemli meziyeti oldu. Bizler de bilimsel çerçevede, kamuoyu çalışmalarından en ince teferruatlarına kadar adeta şehirlerimizin röntgenini çektik. Seçime girerken 30 Mart’ın neticesini görür gibiydik.
TV programlarında hep söyledik. 45-50 bandında bir yere otururuz dedik. 45,5 buçukla seçimi neticelendirmiş olduk.
İşi şansa bırakmak istemediler. Gözleri dönmüş bir şekilde saldırı başlattılar. AK Parti’yi yüzde 30’un altına nasıl düşürürüz diye. Her yönden taarruz ettiler. Sınır, ilke tanımadılar, insani, ahlaki değerleri, onur haysiyeti şerefi kaale almadılar.
HARP HİLEDİR AMA HİLE NAMERTLİK DEĞİLDİR
Anadolu’da bir söz vardır. Allah düşmanın bile şereflisini versin.
Öyle düşmanlarla mücadele ettik ki maalesef şeref yoksunuydu. Savaşta bile yapılamayacak şeyler vardır.
İnsanların ırzlarına, namuslarına, iffetlerine dokunulmaz. İnsanların mahremlerine girilmez.
Savunmasız insanlara saldırı yapılmaz.
Mert olan rakibi ile eşit şartlar altında yarışır. Namert olan ise rakibi ile yüzleşecek, er meydanında rakibinin karşısına çıkacak cesarete sahip değildir.
Harp hiledir ama hile namertlik değildir. Strateji, çeviklik, akıl ve zekadır.
EKONOMİYE İÇERİDEN VE DIŞARIDAN SALDIRDILAR
Muhalefet milletin huzuruna çıkıp yaptıklarını ve yapacaklarını anlatamadı. İzim dışımızda hiçbir parti çıkıp da şehirlerimize bir vizyon göstermedi. Gerilimden medet umdular. Meclis’te sokakta, çarşıda pazarda gerilimi körükleyerek başarı sağlayacaklarını sandılar.
Ekonomiye içeriden ve dışarıdan saldırı düzenlediler. Çözüm sürecine saldırdılar.
Şahsıma, aileme, bakanlarıma, vekillere, sanatçılara herkese karşı onursuzca mücadele verdiler.
30 MART ÖNCESİNDE OLANLAR UNUTULACAK GİBİ DEĞİL
30 Mart akşamında bizden balkon konuşması beklendi. Bir balkon konuşması yapalım bütün o ahlak dışı saldırıları unutalım, üzerine çizgi çekelim istediler.
30 Mart öncesinde girdiğimiz 7 seçimde girdiğimiz hakaretleri seçim atmosferine bağladık, balkon konuşmasında bunların üzerini çizdik.
Davalarımı çekiyorum dedim. Biz çektik. Bir kısmı çekmedi. Ben de arkadaşlarıma aynen devam edeceğiz dedim.
Biz hesaplaşma değil helalleşme yapalım dedik, olmadı.
30 Mart öncesinde olanlar unutulacak gibi değil.
Devlete, millete, istikbalimize saldırı düzenlendi. Bununla helalleşelim demek haddimiz ve hakkımız değil. Bunların hesabı sorulacak.
Milletimiz de zaten bunun hesabını sorun dedi.
YARGI MENSUBU SOKAĞA ÇIKIP KONUŞMAZ
Adana’daki soruşturmada olanlar ortada.
Yargı mensubu sokağa çıkıp konuşmaz,yargı mensubu kararlarıyla konuşur. Bunların önce haddini bilmesi lazım.
Yasama, yürütme, yargı erkelerin eşitliği diyeceksin. Sonra da kendisini yasamanın üstünde varsa yoksa benim diyeceksin.
ADİL OLANLARA SAYGIMIZ BÜYÜK
Adil olanları kast etmiyorum, onlara saygımız büyüktür. Fakat bir yerlerden talimat alarak karar verenleri kastediyorum ki bunlar paraleldir.
BOZKURT İŞARETİNİ KİMSE UNUTMAZ
Muhalefet gündemi farklı yere çekip yapılanların sütünü örtmeye çalışıyor. Kusura bakmayın o yapılanlar unutulamaz. CHP Genel müdürünün yaptığı işbirliğini biz unutsak millet unutmaz. Ankara sokaklarında CHP liderinin yaptığı bozkurt işaretini kimse unutmaz. Ne yaptığı belli değil.
DIŞİŞLERİ’NDEKİ GÖRÜŞMEYİ KAYDEDİP SONRA DA GÖTÜRÜP KILIÇDAROĞLU’NA DİNLETTİLER
O malum örgütün medyasına çıkıp Dışişleri’ndeki gizli görüşmeyi daha yayınlanmadan nasıl ima ettiğini de hiç kimse unutmaz.
Belli ki en mahrem konuşma kaydedildikten sonra götürüldü ve CHP liderine dinlettirildi. Bunu da inkar eder.
CHP’DEN HAFTALARDIR AÇIKLAMA YOK
Bu büyük ihanet girişimine belli ki CHP yönetimini de ortak ettiler.
CHP yönetiminden haftalardır bu konuda açıklama istedik ama açıklama yok.
Hukuksuz dinlemeler, montajlar ve bunların yayınlanması konusunda nasıl bir paylaşmaya girdiklerini açıklasınlar.
BAŞBAKAN MALEZYA’YA KAÇACAK DİYORLARDI. AL MALEZYA BAŞBAKANI BURADAYDI BERABER YEMEK YEDİK
Al MHP. Yakın geçmişte kasetlerin mağduru olmasına rağmen 30 Mart seçimlerinde kaset siyasetine o da sarıldı.
MHP Genel Başkanı gündemi farklı yere çekerek 30 Mart öncesini, unutturmaya çalışıyor.
‘Başbakan kaçacak, Malezya’ya Sudan’a gidecek’ diyorlardı. E ne oldu? Dün akşam Malezya Başbakanı buradaydı. Beraber yemek yedik.
O koltukları terk etmesi gerekenler CHP ve MHP’nin genel başkanıdır. Ama yapamazlar. MHP’nin genel başkanı 16-17 yıldır sürekli yeniliyor.
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.