Hadi gelin başlıkta ki soruyla yola çıkalım bu yazımızda ki maceramıza.Günümüz de ekonomik gücün ardından şüphesiz ki en büyük güç medya...Öyle ilginç özellikleri var ki medyanın bir insanı kahramanda ilan edebiliyor vatan haini de ilan edebiliyor.Bunun farkında olan bir çok emperyalist ülke medyaya harcanan paranın musluklarını sonuna kadar açmış durumda onlarda iyi biliyorlar ki kaz gelecek yerden tavuğun esirgenmeyeceğini.Sokakta 10 insana sorsanız belki de 8 i en başta medyanın tarafsızlığını,objektifliğini isteyecektir ama işin realitesi bu mu derseniz buna evet demek biraz zor gibi.Eskiden milyonlara hakim olmak siyasilerin elinden geçiyordu şimdiler de medya patronlarının elinden geçiyor.Çok değil bundan 10 yıl önceye kadar haber saatlerinde çocuğunuza haber aç dediğinizde rast gele bir kanal seçerdi ve sizde muhalefet etmeden o kanalı izlerdiniz çünkü birbirleri arasında uçurum olmadığına inanırdınız ki gerçektende öyleydi...Şimdilerde aynı emir cümlesini x kanalın haberini aç diye değiştirir olduk...İnsanoğlunun doğasında var düşündüğü ideolojinin propagandasını yapan ortamlarda bulunmak,televizyonlarını izlemek,gazetelerini okumak.Bunlardan dolayı her medya grubu hitap ettiği izleyici potansiyeline seslenmeye başladı yaptığı dizilerden tutun kadın programlarına kadar.Herkesin malumudur siyasette taraf vardır sporda vardır ama sanatla medya konusunda bu kavramlara pek alışık değildik ülke olarak...Git gide taraflaşma yanlısı olan bir medya sanırım sanatı bu konuda yalnız bırakmak üzere.Öyle bir hal aldı ki medyanın durumu bir taraftan mahkemelerin tehdidi bir taraftan medya patronlarının baskısı diğer yandan müşteriyi memnun etme çabası. Gerçekten işin içinden çıkılması zor bir denkleme dönüştü medya ve medyacılık sektörü.Bana kalırsa her şeyin ileri gitmesi,düzeyinin artması her daim olumlu sonuçlar doğurmuyor buna en başta gelen örneklerden birisi medya galiba...Keşke babalar çocuklarına aç bir haber kanalı izleyelim dediklerine x kanalı diye belirtmeseler keşke birilerinin sözcüsü olmaktan çok her kesimin tercümanı olabilseler,keşke medyaların sabit izleyici veya okuyucu tabanı olmasa her kesime ayrılan bir kaç satır olsa o gazete kağıtlarında veya haber bültenlerinde...Sözün özü ya kaleminizin mürekkebi halkınızın vicdanından oluşmalı ya da o kalem kırılıp atılmalı ! Birilerinin başlık attırmadığı,yaz oğlum veya kızım diye talimat vermediği,işten kovulma, içeri atılma korkusuyla prangaların esiri olmamış bir medya görebilmemiz dileğiyle....
Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.