Küresel sermayenin, sömürge, gözyaşı ve kan üzerine kurduğu düzenlerinin devamı için yapmayacakları zulüm, katliam olmadığını defalarca gördük yaşadık ve halen yaşamaktayız.

Bugün Mısır'da yaşanmakta olan olaylar karşında, medeni Batının tutumu yada tutumsuzluğu maskelerini birdaha düşürmüştür.
Batılı yazarların bir türlü yakıştıramadıkları ve sürekli eleştiri getirdikleri İslam ve Demokrasi kavramlarının artık bir sahtekarlık olarak algılandığı gerceğinin ne kadar farkındalar.

Alman ve İngiliz medyasında taksim olaylarının hangi boyutlarda tartışıldığını ve olayın ne derece çarpıtıldığını görünce komplonun ne derece büyük olduğunu bir defadaha şahit olduk.
Çünkü Mısır'da yaşanan olaylar ve dünyanın gözü önündeki katliam karşısında Batının öyle zannedildiği gibi Demokrasi ve insan hakları gibi bir derdinin olmadiğini gördük.

Türkiyenin demokratik ve parlamenter bir sistemle yönetildiğinden bahsetmek şöyle dursun, Türkiyeyi tanımayan biri Erdoğan'ın cunta yoluyla 50 yıldır iktidarda olduğunu falan zanneder, Erdoğan'ın Türkiyeyi Müslümanlaştirdiğindan bahsetmeleri tam bir oryantalist propagandası ve zihniyeti.

Aylardır şehit haberlerinin gelmemesi, IMF'ye olan borcun kapanması, ekonominin hızla büyüyüp bir kaç yıl içinde Avrupanın sayılı stabil ve dnamik ekonomisi haline gelecek olması, Avrupanın en büyük havalimanının ihalesinin yapılmış olması, başta Almanya olmak üzere Avrupalıları ciddi derecede rahatsız etmektedir.

Onlarda tüm dezenfermasyonlara rağmen Erdoğan'ı iktidardan indirmenin çok kolay olmadığını bilmektedirler, öyleyse bu iktidar hizaya getirilmeli, en azından bazı milletvekillerini istifa ettirmek suretiyle halkın güvenini sarsmak ve Türkiyenin dış politikasını ve enerji politikasini kendi kontrollerininin altına almak suretiyle eski Türkiye emellerine kavuşmak derdindeler.

Müslüman Anadolu halkını tanıdığını zanneden bu guruh, toplum mühendisleri sayesinde, halkı galeyana getirmek suretiyle toplumsal ve sınıfsal bir kaos ve anarşi havası oluşturmak ve Arab baharıyla capulcuları hem cesaretlendirmek hemde motive etmek suretiyle, mevcut siyasi iktidarı indirme planları asla tutmayacak.

Geçtiğimiz aylarda Kılıçdaroğlunun Enternasyonal sosyalistler toplantısında Başbakanımız hakkında diktatör ve katil benzetmesini bu olaylardan bağimsiz düşünmek sanırım saflık olur, Kılıçdaroğlu sadece biraz erken deşifre olmuştur.