ÖNE ÇIKANLAR :

YAZARLAR

İsrail tüm bu olup bitenlerin neresinde?

Süleyman Özyurt

31 Ağustos 2013 Cumartesi 01:02
  • A
  • A

Ortadoğu'da cereyan eden istikrarsızlığın kaynağı israil olarak gösteriliyor. Bu tespit haksız bir tespit de değil.Herkesçe bilinen ama tam olarak ne olduğunun açıklanamadığı bir gerçeklik. Çünkü ikinci dünya savaşı sonrası kurulan israil, bölgede meydana gelen her olayda mutlaka bir dahiliyet göstermiştir. Gizli yada açık mutlaka bir noktada etki etmiştir. Ki bana sorarsanız ikinci dünya savaşını da israilin kurulması yolunda bir basamak teşkil ettiğini düşünüyorum. Her ne kadar bu savaşın nedeni literatür de farklı anlatılsa da, gerçeğin bu olmadığı açık. Hep şöyle derler birinci Dünya Savaşı sonrası yapılan anlaşmalardan memnun olmayan devletler, yayılmacı politikalar gütüğü için adım adım savaşa doğru gidilmiştir. Doğrudur yapılan anlaşmalar özellikle almanyayı hiç memnun etmemiştir.Kaybeden yeniden kazanmak için yayılmacı,sömürgeci bir anlayış göstermiştir. Savaş sonrası yapılan her barış anlaşması, yeni bir savaşa davetiye çıkarmıştır.
Yapılan her savaş sosyal, ekonomik ve stratejik açıdan yeni dengeler meydana getirir. Savaşın insanların ruhsal dünyasında meydana getirdiği travmaları saymazsak, kazanan açısından bir sürü kazanç getirir.İkinci dünya savaşı sonrası kurulan BM ve sonrasında kurulan Birleşmiş milletler güvenlik konseyi'nin daimi üyeleri savaşı kazananların oluşturması çok manidar.Barışı sağlamakla görevli kuruluşun,savaşı çıkaran yada sebebiyet veren konum da olması çelişki.
Türkiye gibi güçlenen ülkelerin bu çelişkili duruma itiraz etmesi,yeni denge arayışlarının sonucudur.Artık tek kutuplu bir dünya değil,çok kutuplu bir dünyaya doğru evriliyoruz.Hep derler ya soğuk savaş sonrası dünya şöyle oldu böyle oldu diye.Gerçekten de soğuk savaş sonrası yıkılan SSBC,dünyada çok farklı şekillenmelere sahne oldu.İnsanlık her alanda farklı noktalar da kendini izah etme olanağı buldu.Devletler oluşan yeni düzende farklı pozisyonlar aldı.Oluşan küçük devletçikler,büyük devletlerin üzerine politika üretip şekil almaya başladılar.
Dünya sancılı bir durumda.Ülkeler politikalarını militarist düşünceler üzerine bina etmeye başladılar.Özellikle bu güç savaşında ülkeler kitlesel imha silahları üzerinde kafa yormakta.
Peki Yahudiler ve onları temsil eden israil, dünyada tüm bu olup bitenlerin neresinde bulunuyor. Tabiki görünür de olmasa da gerçek anlamda içinde.
Kendilerine karşı duran iradeye antisemitizm damgası vurarak sustururlar. Babil sürgününden bu yana hep mazlum olduklarını iddia ederler. Hakikaten de tarih boyunca da çok zulüm gördüler. Zulmü gören bir daha görmemek için zalim olur. Belki de tüm bu hırçınlıkları bu yüzden.
Onlara göre dünyada iki ırk var: Adem oğulları ve Yehova oğulları. Adem oğulları dünya mirasını Yehova oğullarıdan almışlardır. Siyonizm fikri de buradan gelmektedir. Kelime kökenini Kudüs de bulunan siyon dağından almaktadır. Burada dünya krallığını kurup dünyayı yönetmek asıl amaç. Zenginlik olarak dünyanın yarısına sahip olmalarına rağmen nüfus olarak \% 6.3 une sahipler. O yüzden kimseye acımıyorlar.
Yeni bir dünya savaşının olma olasılığı çok yüksek.Denge bozuldu.Türkiye tüm bu dengeler savaşı içerisinde nasıl pozisyon alacağı,nasıl bir denge siyaseti güdeceği,hayati önem taşımaktadır.
Duygusallıktan uzak,mantıklı ve akılcı bir siyasi deha göstermesi şart.
Bu durum var olma ve yok olmama mücadelesi bir nevi.

Yazan: Süleyman Özyurt

YORUM YAZ
Henüz yorum yapılmamış.

Yorum yapmak için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Yada Misafir Olarak Yorum Yapabilirsiniz.Üyeliğiniz varsa üye girişi yapabilirsiniz. Yeni üyelik için üyelik formunu kullanabilirsiniz.