Tâhîr ismini bir Allah Dostundan aldık biz.. Bize dediler ki ismin Tâhîr olsun; ne demek bilir misin; temiz.. Allah isminle müsemma kılsın..

Efendim! Türkiye'de gayet "temiz" olarak başlayan Gezi Parkı olayları maalesef hiçte temiz devâm etmiyor bildiğimiz necâset kokuyor artık..

Üstelik bu necâset avâmdan değil tabakalaşmayı ortadan kaldıran bir necâset oldu.. Kendini "Halk" diye tâbir eden gayr-i resmi, milletten bî-haber; ağaç, park derdinde gibi görünen ama "AKP İstifâ! Hükümet İstifa!" naraları atan, silahlı, alkollü Patrona Halilvâri eylemci atarlı gençler, "Tayyip mezara, Halk iktidara" diyen il meclis üyesi, "Sizin ananızı s..... eşşoğlu eşekler" diyen, hükûmete taş atana para dağıtan milletvekiileri, İzmir'de Kordonda oturan eylemci mi değil mi, suçlu mu suçsuz mu bakmadan tartaklayan polisler, "Mesele gezi değil, sen hala anlamadın mı arkadaş? Hadi gel" diyen, polise ana bacı söven sanatçılar ve daha niceleri.. Bilmiyorum ne zaman durulacak bu olaylar.. Daha önceki yazılarımda demiştim bu coğrafyada hiç normâl şeyler olmadı ki.. diye.. Olmadı, olmaz, olamaz, olmayacak.. Benim toprağımın kaderidir ki; üzerinde çoook büyük oyunlar var.. Eylemden önce dost (!) olan ülkeler hemen sattı.. Aylardır halkına kök söktüren, ekmek kuyruğunda soykırım yapan, cami bombalayan Esed denen aymaz bile kınadı..

İşin garip yanı; doğuda terörist diye adlandırdığımız, eli taşlı, molotoflu hâinler bazı mercîîlerce kahraman; her yıl coşkuyla haftasını kutladığımız, doğuya karşı bağrımıza bastığımız Polislerimiz birden bazı mercîîlerce üvey evlâd oluverdi.. Gülelim mii; ağlayalım mıı? Bu olaylar başladığında halk hareketi olarak adlandırılmıştı; dün polislerin indirdiği flamalarda 3 Türk Bayrağı, 1 Mustafa Kemâl Atatürk posteri vardı onun dışında hepsi Recep Tayyip Erdoğan karşıtı, hükûmet karşıtı dövizler, pankartlar, bazı televizyon kanallarının "Halk" diye adlandırdığı halkın emeğini, malını gaspeden hâinler güruhu (komi-sosyalist parti)nun bayrak ve flamaları, asılırken "(İslâm Dinine yönelik) ben öyle bir mefhumu tanımıyorum" diyen Deniz Gezmiş posterleri sürüsüne bereketti..

Sahi Halkçılık neydi?

Halkçılık polise taşla, çivili topla saldırmak mıydı? Halkçılık camide alkol almak, sigara içmek, kızlı erkekli grupların bir arada yatması mıydı? Halk benim ve ben bu insanlar beni temsil ettiiğini söylüyorsa (öyle olmadığı herkesçe aşikâr) halklıktan istifâ ettim.. Sözlerime nokta koymadan önce "AKP istifâ! Hükûmet istifa! Tayyip mezara, Halk iktidara" diyen ve düşünen zihniyete şu soruyu sormak istiyorum:

Diyelim ki AKP istifâ etti; halk kesimi kimi seçer?
Kemâl Kılıçdaroğlu mu? Benim bildiğim halk onu seçmez.
Devlet Bahçeli mi? Benim bildiğim halk \% 30'un yüzünü bile göstermez..
BDP? 0 ihtimâl..
TKP ya da TKP bozması kominist partiler mi? Kusura bakmayın ama benim halkım barajı bile geçirmez bu marjinallere..

Son söz olarak çadırlarda sabahlayan nesildaşlarıma sesleniyorum:

Karnınız tok, sırtınız pek. Rahat mı battı ya da rahatı 76 milyona mı batırmak istiyorsunuzda yakıp, yıkıyosunuz, hükümet devirme hayali kuruyosunuz?