Ulusal TV, İstanbul Gülsuyu Mahallesi’ndeki olayları “çetelere hayır diyen bir grup halka polis ateş açtı” diye duyuruyor. CHP Milletvekilleri yaralanan insanları hastanede ziyaret ediyor. Ajansların servis ettiği haberlerde Gezi Terörü’nde yer alan bazı kişilerin silahla nöbet tuttukları görülüyor. Anlaşılıyor ki, Gezi Ruhu’nun silahlı kanadı İstanbul Gülsuyu’nda örgütlenmiş.

İstanbul Gülsuyu Mahallesi’nde yeteri kadar haraç vermeyen uyuşturucu çetelerine karşı sözde karşı duran DHKP-C Terör Örgütü, yeni bir aşamaya geçmiş durumda. Gezi Terörü Hadiselerinde arkasına ulusalcıları, muhalefet partilerini, kapitalist ağaları ve İran ve Baas kontrolündeki Alevileri alan DHKP-C Terör Örgütü, kurtarılmış bölge senaryoları çizmeye çalışıyor.

Gülsuyu Mahallesi’nde nöbet tutan teröristler, “Armutlu gibi burayı da almanıza izin vermeyeceğiz” diyerek slogan atmaktadırlar. Alevi-Sünni gerilimi başlatmak isteyen örgüt, Türkiye’nin değişik bölgelerini üs edinmek istemektedir. Üs edinirken bir takım masum (!) gerekçelerle hareket etmesi gerekmektedir. Gülsuyu’ndaki strateji ise “uyuşturucu çeteleri” ile mücadele ambalajında sunulmaktadır.

DHKP-C Terör Örgütü merkezi Suriye’de bulunan bir örgüttür. Reyhanlı’da 52 kişinin öldürülmesinden sorumlu olan Baas Destekli Acilciler Örgütü ile yakın işbirliği mevcuttur. Ama sanıldığı gibi ideolojik tutarlılığa önem veren bir örgüt değildir. Daha çok devletlerin veya güç odaklarının tetikçiliğini yapmaktadır. Kitlesini Alevilere dayandırmak isteyen örgüt, Gezi Terörü hadiselerinin organizatörüdür.

Esed’i zor durumdan kurtarmak örgütün bugün için en önemli görevidir. İran, ulusalcılar ve muhalefet partilerini de arkasına alan örgüt, tarihinin en kuvvetli dönemini yaşamaktadır. Hatay Armutlu’da Allah ve Resülüne söven aşağılık kimseleri kullanan örgüt için ölen her insan propaganda vesilesidir. Dikkat edilirse Hatay Armutlu’daki teröristleri de aynı kesimler savunmuştu.

5 Ekim’de Ankara’da katil Esed’e desteklerini sunan Grup Yorum, konser verecek. DHKP-C’nin buradaki temel amacı silahlı kalkışma hareketlerini başkente yaymaktır. Taksim Gezi Savaşı’ndaki koalisyon ortakları ulusalcılar ve muhalefet partileri de kendilerine omuz vermektedir. Oyun büyük kurulmaktadır. İşçi Partisi ile Hizbullah Terör Örgütü Lübnan’da oldukça verimli toplantılar yapmıştır.

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun Reyhanlı Teröründen sonra “hükümeti devireceğiz” demesinin hemen ardından Taksim Terör Hadiseleri meydana gelmiştir. Kemal Kılıçdaroğlu, “hükümeti devireceğiz” sözlerine açıklık getirmelidir. Kaldı ki kendi milletvekillerinin teröristlere destek çıkması hatta bir polis öldüğünde “Abdullah Cömert intikamın alındı” sözlerini de açıklık getirmeli. CHP, siyasi parti midir yoksa….