Bazen düşünmüyor değilim. Yıldırım Demirören federasyonu Türk futboluna ceza olarak mı gönderildi diye... İcraatlarını basın karşısında kendi dahi saymakta zorlanıyor. Söyleyebildiği tek icraatı var; geçmiş federasyonlara oranlara kar eden bir federasyonuz... Nedense kulüplerimiz Yıldırım Demirören federasyonun da kar etmekte geçmişe oranla zorlanıyor. Önce yabancı kontenjanı getirilerek takımlarımızın en önemli ek geliri olan Avrupa da tur ve galibiyet primlerini kazanmayı deveye hendek atlatmak konumuna getirdi. Şimdi futbol ekonomisine darbe vuracak yeni bir icraatla karşı karşıyayız. Maçların gündüz oynanması önerisi...

Günümüz futbolunda Süper Lig takımlarının en büyük gelirlerinin yayın havuzundan gelen para olduğu biliniyor. Burdan gelen paranın transfer bütçesinin, yapılan yatırımların büyük bir kısmını oluşturduğunu yöneticilerimizin demeçlerinden okuyoruz. Gündüz maçlarının oynanması öncelikle yayın gelirlerine darbe vuracaktır. Yayıncı kuruluş 07:00 ile 19:00 arası süreyi prim time dışı olarak adlandırıyor. 19:00 ile 23:30 arası prim time olarak adlandırılıyor. Prim time olarak adlandırılan dilim de reklamlandırma ücreti gündüz saatlerine göre en az 3 kat fazla oluyor. Bu ekonomik bilgilere baktığımızda yayıncı kuruluşun havuz gelirlerine desteğinin azalacağı sonucunu hepimiz çıkarabiliyoruz. Digitürk yetkililerinin yaptığı açıklamalar bu önerinin sadece futbol ekonomisine zarar vermeyeceği yönünde. Yetkililer, işletme sahiplerinin ciddi paralar vererek Digitürk üyesi olduklarını ve maçların gündüz oynanması durumunda küçük işletmelerin büyük zararlar göreceğini düşünüyor. Bir taşla iki kuş vurmak bu olsa gerek...

Gündüz maçları için Yıldırım Demirören'in ve Spor Bakanı Suat Kılıç'ın kendilerine göre sebepleri var tabii ki. Futbol da yaşanan şiddet olaylarının önlenebilmesi veya sorumluların yakalanabilmesi için gündüz maçları çözüm olarak görülüyor. Açıkçası bu fikir Türkiye şartlarında ekonomik yönünü bir kenara bırakırsak da kullanılması yanlış bir sistem. Statlarda her tribünün 90 dakika kamera kaydına alınmadığı bir düzende gündüz maçlarının bir yarar sağlayacağını düşünmüyorum. Gündüz maçları için Avrupa'nın kalbur üstü ligleri örnek gösteriliyor fakat o ülkelerin bir çoğunda özel sektörde cumartesi öğleden sonra tatil oluyor...

Yıldırım Demirören federasyonu Türk futboluna git gide zarar veriyor. Belki iyi niyetle çalışmalar yapılıyor fakat Beşiktaş'ta yaptıklarından sonra Türk futboluna federasyon başkanı sıfatıyla hizmet edebileceğinin düşünülmesi garip bir çelişki...

Geçen yazımda olduğu gibi bu yazımı da bir futbol adamının sözüyle bitirmek istiyorum. "Türk futbolunun en kısa fıkrası; Demirören federasyon başkanı oldu" - Ali Ece