Irak'ın Musul kentinin kontrolünü ele geçiren Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) militanları tarafından 9 Haziran'da rehin alınan ve bugün serbest bırakılan 32 Türk şoförünü taşıyan uçak saat 20.49'da Şanlıurfa'ya geldi.
Havaalanında protokol ve yakınları tarafından zılgıtlarla karşılanan ve aileleriyle kucaklaşarak hasret gideren şoförler, Türkiye'ye dönmenin mutluluğunu yaşadıklarını kaydetti. Kötü muamele görmediklerini ve rehin tutuldukları süre içerisinde 3 kez yerlerinin değiştirildiğini söyleyen şoförler, "Bizden sadece sünni olmamızı ve ibadetlerimizi yapmamızı istediler" dedi.
Çoğunluğu Şanlıurfa, Mardin ile Şırnak'ta oturan ve Gaziantep merkezli bir lojistik firmasına bağlı olarak çalışan 32 TIR şoförü geçen 9 Haziran günü mazot taşıdıkları Irak'ın Musul kentindeki bir termik santralde IŞİD militanları tarafından rehin alındı. Rehin alınmalarının ardından ilk etapta santralde tutulan, daha sonra 11'i farklı bir yere götürülen şoförler, Dışişleri Bakanlığı'nın yaptığı girişimlerin ardından bu sabah serbest bırakıldı. Serbest bırakıldıklarının duyulmasının ardından şoförler Musul'da kendisini karşılayan Türk yetkililer ile birlikte Erbil'e gitti.
ANKARA YERİNE ŞANLIURFA'YA GELDİLER
Şoförlerin Erbil'e gitmesinin ardından Dışişleri Bakanlığı tarafından saat 15.00 sıralarında Irak'a THY'ye ait özel bir uçak gönderildi. Erbil'e giden özel uçak, akşam saatlerinde 32 şoför ile kendilerine eşlik eden Türk yetkilileri alarak hareket etti. Ancak, uçak daha önce Ankara'ya ineceği belirtilmesine rağmen şoförlerin ailelerine kavuşma isteğinde ısrar etmeleri üzerine Şanlıurfa'ya yöneldi.
AİLELER SAATLERCE BEKLEDİ
Şoförlerin kurtulmasının sevincini yaşayan ve sabah saatlerinde Habur Sınır Kapısı'na giden, ancak şoförlerin uçakla Türkiye'ye geleceğinin öğrenilmesi ile geri dönenler ise akşam saatlerinde uçağın Şanlıurfa'ya geleceğini öğrenince GAP Havaalanı'na akın etti. Saat 18.00'den itibaren aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu onlarca kişi, kendi araçlarıyla havaalanına giderek şoförleri beklemeye başladı.
ALANDA İFTAR AÇTILAR
GAP Havaalanı'nda şoförleri yakınlarının yanı sıra; Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük, Büyükşehir Belediye Başkanı Celalettin Güvenç, Emniyet Müdürü Eyüp Pınarbaşı, İl Jandarma Komutanı Albay Selman Kömürcü, ilçe belediye başkanları ve protokol üyeleri de beklemeye başladı. Saat 19.00 sıralarında kente geleceği duyurulan uçağın gecikmesiyle, protokol üyeleri ile şoförlerin yakınları uzun süre VIP salonunda ve apron dışında bekledi. Heyecanlı bekleyiş sırasında akşam ezanının okunması ile oruçlu olan kişiler, alanda dağıtılan su ve ikram edilen hurmalardan yiyerek iftarını açtı.
KOŞARAK KARŞILADILAR
Saat 20.40 sıralarında uçağın kentin üzerinde olduğu ve kısa sürede ineceğinin bildirilmesi ile protokol üyeleri ile şoförlerin yakınları aprona girdi. Kısa süre sonra uçağın inmesi ve kapılarının açılmasıyla şoförlerin indiğini gören kadınlar zılgıt çekti ve kalabalık, uçağın kapısına doğru koşmaya başladı. Yakınlarının kucaklayarak ve öperek karşıladığı şoförlere protokol üyeleri de geçmiş olsun dileklerini iletti.
OMUZLARDA TAŞIDILAR, DAKİKALARCA ÖPTÜLER
Serbest kalması ve kente gelmesinin sevincini yaşayan yakınları, rehin tutulan şoförleri dakikalarca sarılarak öptü. Yakınlarıyla hasret giden şoförlerden bazıları küçük çocuklarını kucaklayarak uzun süre öptü. Kadınların zılgıt çekerek sevinç yaşadığı apronda bazı kişiler ise sağ salim kavuştukları şoförleri omuzlarında taşıyarak sevinç gösterisinde bulundu.
ÇOK KORKTUK AMA BİZE İYİ BAKTILAR
Yakınları tarafından sevinçle karşılanan şoförler gazetecilerin sorularını da kısa sözlerle yanıtladı. Termik santralde TIR'larının dorsesindeki yakıtı boşalttıkları sırada silahlı IŞİD militanları tarafından rehin alındıklarını anlatan şoförler, "Çok korktuk ve öleceğimizi düşündük. Birbirimize sarıldık ve şahadet getirerek ölümü beklemeye başladık. Bizi alıp termik santralde bir odaya götürdüler ve burada öldürülmeyeceğimizi söylediler. Bu bizi rahatlatsa da uzun süre tedirginliğimiz sürdü" dedi.
IŞİD militanlarının kendilerini 2 gruba ayırdığını ve 11 kişiyi farklı bir yere götürdüğünü anlatan şoförler, "Rehin tutulduğumuz süre içerisinde 3 kez yerimiz değiştirildi. Son olarak tutulduğumuz yer etrafı briketlerle çevrili üzerinde sac olan bir yerdi. Ancak özellikle sac olduğu için aşırı sıcak oluyordu ve korkuyla bütünleşince çekilmez hale geliyordu. Bize kötü davranmadılar, su ve yemek ihtiyacımızı karşıladılar. Bize sürekli olarak dokunmayacaklarını söyleyerek psikolojik olarak rahatlattılar" diye konuştu.
SÜNNİ OLUN, İBADET EDİN
Serbest kalarak ailesine kavuşmasının mutluluğunu yaşayan ve 'Rüyada gibiyim' diyerek halen yaşadıklarına inanamadığını anlatan bir başka şoför ise IŞİD militanlarının kötü davranmadığını belirterek kendilerinden istenilenleri ise şöyle anlattı: "Bizi esir aldıklarından sonra büyük korku yaşadık. Bize öldürülmeyeceğimiz söylense de serbest kalana kadar hep endişe içerisindeydik. Bizim isteğimiz olan her türlü ihtiyacı anında karşılıyor ve en küçük bir kötü muamelede bulunmuyorlardı. Başka yerlere transfer ederlerken hep silahlı militanlar vardı ve her defasında ölüme götürüldüğümüzü düşünüyorduk. Birkaç gün önce bizi topladılar ve bizi öldürmeyeceklerini ifade ettiler. Bu konuşmada aramızda şii ve alevi olanların bulunduğunu bildiklerini ancak kimseye dokunmayacaklarını ifade ederek, 'Tek isteğimiz sünni olun ve ibadetinizi yapın. Bunun dışında sizden bir isteğimiz yok' dediler. Biz bu duruma şaşırdık ve aramızdaki şii veya alevi arkadaşlarımız adına endişe yaşadık. Bu sabah eşyalarımızı toplamamız ve serbest bırakılacağımız söylendi. Yine yaşadığımız ölüm korkusu Türk yetkililere teslim olunca sona erdi. Şimdi ailemize kavuştuk, çok mutluyuz."
AİLELERİMİZLE GÖRÜŞTÜRÜYORLARDI
Serbest kalan şoförler, rehin oldukları süre içerisinde IŞİD militanlarının 3 günde bir telefon vererek aileleri ile iletişim kurmalarına olanak sağladığını ifade ederek, "Bazı arkadaşlarımız telefonlarını vermemişti. 3 telefon vardı ve gizli gizli bu telefonlarla yakınlarımızla veya bizle iletişim kuranlarla konuşuyorduk. Kurtulduğumuz için hem şanslı, hem mutluyuz. Serbest kaldığımızı söylediklerinde almak istediğimiz araçlarımızı ise vermediler. Ancak canımızı kurtarmış, kendi topraklarımıza gelmiş olduğumuz için çok mutluyuz ve araçlarımızı düşünmek bile istemiyoruz" dedi. Bazı şoförler ise bundan sonraki süreçte Irak'a yük taşımayacaklarını ve yaşadıkları korkunun ardından farklı sektörlere yöneleceklerini kaydetti.
VALİ KÜÇÜK: HEPSİ SAĞLIKLI
Havaalanında şoförleri karşılayan ve geçmiş olsun dileklerini ileten Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük, rehin olan şoförlerin sağlıklarının iyi olduğunu ifade ederek, "Tüm şoförlerimizin sağlığı iyi ve ailelerine kavuştu. Türkiye için çok güzel bir gün oldu. Büyük mutluluk yaşadık" dedi.
YEMEK İKRAM EDİLDİ, EVLERİNE UĞURLANDI
Şanlıurfa Havaalanı'ndaki karşılama töreninin ardından 32 şoför ve ailelerine kendilerini karşılayan protokol üyeleri tarafından kent merkezindeki Nevali Otel'de yemek verildi. Havaalanından belediye ait 2 otobüse ve kendi araçlarına bindirilen şoförler ile yakınları toplu halde otele geldi ve burada birlikte yemek yedi. Yemekte konuşan Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük ile Büyükşehir Belediye Başkanı Celalettin Güvenç, şoförlerin sağlıklı bir şekilde yurda dönmelerinin ve ailelerine kavuşmalarının mutluluğunu yaşadıklarını ifade ederek, bu tablonun yaşanmasına katkı sunan tüm yetkililere teşekkür etti. Şoförler ve aileleri yaklaşık 1 saat süren yemeğin ardından yakınlarının araçlarıyla evlerine uğurlandı.