Başbakan Erdoğan, "O malum gazetenin abonesi olmayan yakın çalışma arkadaşlarımı ele geçirdikleri yargı yoluyla baskı altına aldılar. Eski Türkiye geride kaldı, milletin her zaman kaybettiği, kriz lobisinin her zaman kazandığı Türkiye artık yok dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, mali disiplini, "hükümetin olmazsa olmazı" şeklinde tanımlayarak, "Dikkatinizi çekiyorum, 12 yılda 8 seçim yaşadık, mali disiplinden asla taviz vermedik. Türkiye'de popülist politikalara tevessül etmeden, milletin birikimlerini çarçur etmeden seçim kazanmanın mümkün olduğunu bu 8 seçimde göstermiş olduk" dedi.
Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) 21. Olağan Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, genel kurulun hayırlı olmasını dileyerek, Türkiye'nin büyümesine, kalkınmasına, refahına katkılar sağlayan TİM'e, başkan ve yöneticilerine, ihracatçılara şükranlarını sundu.
Genel kurul vesilesiyle ödül alan "ihracatın şampiyonları"nı tebrik eden ve başarılarının artarak devamını dileyen Erdoğan, mayıs ayında ihracatçıların ülkeyi bir kez daha rekorla tanıştırdığını söyledi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Orta Vadeli Program'da Türkiye ekonomisine ilişkin 4 önemli hedeflerini, "cari açığın düşmesi", "enflasyonun düşmesi", "mali disiplinin muhafaza edilmesi" ve "büyüme ve istihdamın artması" şeklinde sıralayarak, mayıs ayı ihracat ve ithalat rakamlarına, ilk 5 ayın rakamlarına bakıldığında cari açığın ciddi bir düşüş gösterdiğini söyledi.
Enflasyonla mücadelenin aynı kararlılıkla devam ettiğini belirten Erdoğan, "Mali disiplin hükümetimizin olmazsa olmazı. Dikkatinizi çekiyorum, 12 yılda 8 seçim yaşadık, mali disiplinden asla taviz vermedik. Türkiye'de popülist politikalara tevessül etmeden, milletin birikimlerini çarçur etmeden seçim kazanmanın mümkün olduğunu bu 8 seçimde göstermiş olduk" dedi.
Başbakan Erdoğan, büyüme ve istihdamda 12 yıldır oldukça başarılı seyir izlendiğini ifade ederek, "Peki hedefinizi gerçekleştiriyor musunuz? Bunu söyleyemem ama başarılıyız. 2008 küresel krizinin ardından dünyanın birçok ülkesinin, özellikle de gelişmiş ekonomilerin tersine, büyümemiz pozitif şekilde devam ediyor. İşsizlikte, bırakın artış, düşüş eğilimi devam ediyor. Bütün engelleme çabalarına, bütün saldırılara rağmen Türkiye, büyük kararlılıkla 2023 hedeflerine doğru ilerliyor" diye konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:
-Mayıs ayında ihracatçılarımız bize bir kez daha rekor sevinci yaşattılar. İhracatta 5 ayda artış \%8 oldu.
-Kriz ve kaos birileri için çok ciddi rant kaynağı haline gelmişti. 'Kriz teğet geçecek' dediğimde dalga geçenler oldu.
-Ülkemizde güzel tezgah kurulmuştu. Hiçbir kriz, darbe girişimi bu çarkı etkilememişti.
-12 yıl içinde reformlarla bu kısır döngüyü kaldırdık, kazananların, yatırım yapanların sayısını artırdık.
'Ben' yerine 'Biz' diye haykırmayı başardığımızda Türkiye'yi o zaman tutana aşk olsun.
-Şu andaki faiz politikalarından memnun musunuz? Ben değilim. Allah'tan piyasa, faizi şu anda kendisi oluşturuyor, olgunlaştırıyor. Ve burada piyasanın şu anda olgunlaştırdığı, oluşturduğu faiz, Merkez Bankası'nın bana göre çok önünde.
-Yatırımcı adım atacaksa düşük faizle atar. İstihdamı artırmak için yatırımlara ihtiyacımız var.
-Amerika, Japonya'da faizlere bakıyorsun, biz de niye böyle. Finansmanı rahatlatırsan yatırım artar.
-Türkiye'nin son bir yıl içinde şahit olduğu eylem ve girişimler, bu çarkın, bu çıkar lobisinin yeniden ayağa kalkma, yeniden yönetime el koyma hevesinden başka hiç birşey değildir. Mesele ağaç, park, çevre değil, inanın mesele yolsuzluk değil. Mesele 3 Kasım 2002 öncesindeki o çarkı, o hortum düzenini yeniden diriltebilmek, kendileri için o eski güzel günlere yeniden dönebilmektir, hedef budur. Çünkü hep kriz ve kaostan kazanmışlar, şimdi de Türkiye'yi yeniden krize, kaosa mahkum edip, yeniden kazanmanın mücadelesi içindeler.
-Eski Türkiye geride kaldı, milletin her zaman kaybettiği, kriz lobisinin her zaman kazandığı Türkiye artık yok.
-Dimdik durmasaydık ödenen bedel çok daha ağır olacaktı. Tuzaklara düşseydik yaşanan yine eski Türkiye olacaktı.
-İşte bugün bu toplantının ardından temelini atmaya gideceğimiz 3. havalimanıyla hesapları var. Onu görmeye kalkıştılar, onun hızını kesmeye kalkıştılar, hala da çalışıyorlar. Eğer önümüzü kesebilirlerse, gücü yeterse kessinler, saat 4'te gidip temel atacağız.
-İran'a yaptırım uygulayan başta ABD, bütün ülkeler ürünlerini İran'a sokuyor, Türkiye ise engellenmek isteniyor.
-Hazırladıkları, sonra imha etmeye kalkıştıkları iddianamede bu ülkenin başbakanı örgüt lideri olarak geçiyor.
-Bu iddianamede bütün kabinedeki bakanlar zanlı olarak gösteriliyor. Bütün bu belgelere ulaşıldı.
-Buradan ilk kez açıklıyorum. Üzerinde durdukları şahıs, malum gazetenin abonesiyse fezlekeye almıyorlar, gazeteyi almıyorsa fezlekeye alıyorlar.
-Bunların hepsinin belgesi elimizde. Bunlar yakında çıkacak. Malum gazete panikledi, kendince senaryolar yazıyor.
-Avrupa'da plato kurmuşlar, bana ve aileme benzeyen artist arıyorlarmış. Buyursunlar reklamın iyisi kötüsü olmaz.
-Bu darbe girişimine kim yardım ettiyse, her birini ortaya çıkaracak, her birinden hesabını soracağız.
-Aslında amaç belli. Adana'da MİT tırları değil, büyüyen, yükselen yeni Türkiye durdurulmak istendi.
-Diyarbakır'daki eylem sayesinde parlamentodaki bir siyasi partinin maskesi düşüyor, özgürlük düşmanı olduğu ortaya çıkıyor.
-Zannedersiniz ki Dedem Korkut gelecek soy soylayacak boy boylayacak, adayın ismini ondan sonra açıklayacak.
-Bizim siyasi hareketimiz şahıslar üzerinden değil, ilkeler, değerler, çerçevesi belli politikalar üzerinden ilerliyor. 28 Ağustos'tan itibaren kim cumhurbaşkanı olursa olsun ya da kim başbakan olursa olsun Türkiye reformlarını yapmaya, büyümeye, güçlenmeye devam edecek.
-Ne yaparlarsa yapsınlar, inlerine girdik, daha da gireceğiz. Kaçıp saklandıkları inlerde her birini bulup adalete teslim edeceğiz. Bu darbe girişiminin içinde kim yer aldıysa, kim buna destek verdiyse, kim buna yardım ettiyse, zemin hazırladıysa her birini ortaya çıkaracak, her birinden bunun hesabını soracağız.
-Herkes şunu anladı, bu kaos ve kriz lobisinin karşısında artık öyle boynunu bükecek bir hükümet, geri adım atacak bir başbakan ve bakanlar kurulu yok. Bunu herkesin bilmesi lazım.
-Bizim muhalefet masal dünyasında yaşıyor. 30 Martta bunların mertekleri çöktü çatıları uçtu, yeni çatı arıyorlar.