AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Rixos Otelde, AK Parti Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda konuştu.
Başbakan Erdoğan, "Ecdadımız temelleri doğru atmıştır ama bunu yıktılar. Bizim yeniden hayranlık duyulan şehirlerimiz olmak zorunda" dedi.
Kentsel dönüşüme ilişkin, "Biz medeniyet tasavvurumuzun gereği olan mimari anlayışı kesinlikle beldemizde de ilçemizde de ilimizde de yaparız, birilerine rant sağlamanın gayreti içerisinde olmayacağız." diyen Başbakan Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü:
"AK Partili belediyelerin ilk işi; süratle yaya kaldırımlarında, yürüyüş yollarında engelli vatandaşlarımızın oralarda gidişini kolaylaştıracak düzenlemeleri, projeleri ona göre yapmak suretiyle gerçekleştirmesi lazım. Oralarda yürürken bizim vatandaşımızın, engelli vatandaşımızın, görme engellidir, rahatlıkla yürüyebilmelerine yönelik de işaretleri koyması gerekir, bizim bunları yapmamız şart. Bisiklet yollarına varıncaya kadar bizim bu yolları geniş tutmamız gerekir."
Başbakan Erdoğan, AK Parti'li belediye başkanlarına seslenerek, "Sizler şehirlerin eminisiniz ama sahibi değilsiniz. Dikkatinizi çekiyorum; eminisiniz ama sahibi değilsiniz. Kararlarınızı şehrin tüm sahipleriyle istişare etmeniz üzerinizde bir vebaldir" şeklinde konuştu.
Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
''Bizi aza mahkum ettiler. Sadece dışarıdan değil içeriden de bizi ufuksuz bir vizyona sokmak istediler.
3 Kasım 2002'den beri büyük hayaller kurduk. Gelişmiş ülkelere gidip yollarına bakıp hayran olurduk. Hamdolsun bizim de yollarımız var.
Artık bizde hızlı trenle gidiyoruz. Bu hat Türkiye'nin her yerine ulaşacak.
30-40 kişilik sınıflara özeniyorduk. Hamdolsun şimdi bizde de var.
Yabancı filmlerde ambulanslara bakıyor özeniyorduk. Şimdi hamdolsun bizde de var.
Daralan ekonomilere baktığınızda büyüyen ekonomimiz düşmanlarımızı kıskandırıyor.
Büyük Türkiye düşmanlarımızı kıskandırmış. İçerideki maşalarıyla Gezi, 17 ve 25 Aralık'ı tezgahlamıştır.
30-40 yıl hizmet adı altında bu ülkenin enerjisini sömürdüler. Anadolu'daki insanımızı kandırdılar. Bunların tepedeki insanları ikbal peşinde. Örgütün tepesi ile taban aynı kıbleye yönelmiyor.
MİT'in başındaki adamdan sanane. Emniyet'teki atamalardan sanane. Sen mi atama yapacaksın. Bunlarda takiye meşrudur. Hedefinin öğrenci yetiştirmek olan bu örgüt siyaseti nasıl dizayn etmek ister.
Bu örgüt kendi ülkesinin en büyük projelerine karşı çıkar? Benimle ilgili 245 dava açtılar. Şimdi ne olacak? Duracak mıyız? Yola çıkarken söyledik. Biz kefeni giyerek bu yola çıktık.
Bunlara verilmiş ne kadar yer varsa hukuk içerisinde geri almalısınız. Bize afra tafra yapan partimizden vekil ve belediye başkanı seçilip istifa edenler sizin semtinize dahi uğramamalı.
Bunların da işveren örgütü var. Bunların samimiyetine inanıp gerekli desteği verdik. Bunlar asla bizden destek görmeyecek. Bütün bunlar bu seçimlerde açık ve seçik her eşy ortaya çıkmıştır.
Bu ülkenin Başbakanı ve bakanlara saldırı düzenlediler. Bunlar 30 Mart'ta CHP, MHP ve BDP'yi desteklediler.
Bu örgüt İstanbul, Ankara'da aday belirlediler 30 Mart'ta gerekli cevabı aldı.
CHP'nin genel müdürü hala Pensilvanya'nın dizinin dibinden ayrılmadı. Dün çıkmış kürsüden çıkmış bazı telefon numaraları söylüyor. Sen genel müdür müsün? Telefon rehberi misin? Kendi numarasını bile bilmez.
Kağıthane'ye Kağıttepe diyor. Çözüm süreci için 17 maddesi var diyor 19 çıkıyor. 1'ini sayıyor.
Biz Arif Nihat Asya'nın Bayrak şiirini her yerde okuduk. Hakkari'de yaptığın mitingde Türk bayrağı neden yoktu. Şimdi utanmadan, sıkılmadan bayrağı benim indirdiğimi söylüyor.
Bendeki bayrak sevgisinin zerresi sen de yok. Bahçeli çıkmış diyor ki Genelkurmay başkanı istifa etsin diyor. Sen ne zaman Cumhurbaşkanı oldun?
Siz Sivas'ın ötesine neden geçemediniz? Ey Bahçeli sen Hakkari'ye kaç defa gittin? Ey Kılıçdaroğlu bizim zorumuzla Hakkari'ye gittin. Malum partiyle anlaşma yaptın. Türk Bayrağı'nı sana yasakladılar. Mesele sadece bayrağı dalgalandırmak değildir.
Çukurca'da teşkilatlarımız bombalandı. Tillo'da biz varız. Hiç gidemediğiniz yerlerde biz varız.
CHP milletvekilleri Lice'de ölen 2 kişinin cenazesine gittiler. Gelin bunları yaşatalım derseniz gelmezler. Ankara'da bayrak yakacaksın, Hakkari'de bayrak açmayacaksın.
Diyarbakır'daki olayı provoke edeceksin. Ne CHP ne MHP bizim bayrak sevgimizi ölçemez.
Biz bayrak aşığı olarak tüm Türkiye'de varız. Diyarbakır'da yaşanan alçakça saldırının hesabını da soruyoruz. Kamu görevlileri hakkında da soruşturma açıldı. Büyk devletler böyle zavallı hainler karşısında vakarlarını kaybetmezler. Hiçbir şehrimizde bu saldırıyı tahrik etmek isteyenlere prim vermeyin.
Gezi'de yarım kalan oyunu burada yürütmek istiyorlar. Ellerinden geleni yapacaklar. Kardeşliğimizi zedelemek için tüm güçlerini kullanacaklar. Annelerin gözyaşlarını dindirmek için her şeyi yapacağız. Şımarıklığa da izin vermeyeceğiz.
HDP çocukların arkasına saklanıyor. Bunlarda karakter yok. Bunlar karaktersiz. Hanım kardeşlerimizi kullanıyorlar. Biliyorlar ki mehmetçik kadına dipçik sallamaz.
Terör örgütü de HDP'de bölgeye acıdan başka bir şey getirmediler. Şimdi Diyarbakır'da eylem yapan anneleri görünce elleri ayakları birbirine girdi.
Benim oradaki kürt kardeşlerim bu vampirlere gerekli cevabı verecekler. Benim oradaki kardeşlerim bunlara gerekli cevabı verecektir.
Ne yaparlarsa yapsınlar kardeşlikten vazgeçmeyeceğiz. Cuhmurbaşkanlığı seçimine rehavete kapılmadan çalışacağız. Ne CHP ne MHP ne diğerleri Cumhurbaşkanlığı seçimini istemediler. Bunlar ne yüzle halkın karşısına çıkıp oy isteyecekler.''
