Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Münbiç hakkında, "YPG buradan çekilmezse biz vuracağımızı söyledik." dedi.
Bakan Çavuşoğlu, TBMM Dışişleri Komisyonundaki toplantının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.
Çavuşoğlu, "YPG buradan (Münbiç) çekilmezse biz YPG'yi vuracağımızı daha önce de söyledik. Tabii ki bu yeni bir şey değildir. Biz şu anda ABD ile Rakka operasyonunu nasıl gerçekleştirebiliriz ve hangi kuvvetlere nasıl destek verebiliriz? Biz de özel kuvvetler olarak, sadece ABD ve Türkiye değil, Almanya, Fransa, İngiltere gibi arazide koalisyonun içinde olan ülkeler var. Havadan nasıl destek verilebilir? Bunları görüşüyoruz." dedi.
Türkiye ile ABD'nin karşı karşıya gelme olasılığının sorulması üzerine Çavuşoğlu, böyle bir riskin olmadığını belirterek "Burası ABD'nin toprakları değil ki. ABD askerleriyle biz niye karşı karşıya gelelim." diye konuştu.
Çavuşoğlu şu ifadeleri kullandı:
"Buradaki amaç, Münbiç operasyonuyla buranın temizlenmesi ve gerçek sahiplerine teslim edilmesidir. Eğer ABD, YPG'yi müttefik olarak seçiyorsa onlara dokunan bana dokunur anlayışındaysa o başka ama böyle bir anlayış olmadığını biz biliyoruz. O nedenle YPG ile veya başka bir terör örgütüyle olan mücadelemiz, bizi ABD ile karşı karşıya getirmemelidir. Terör örgütlerinin yanında hiçbir müttefikimizin durmasını arzu etmeyiz."
"Talebimiz, bir an önce YPG'nin Münbiç'i terk etmesidir"
"Münbiç'te silahlı çatışma haberleri geliyor. TSK'nın buna dahil olup olmadığı henüz teyit edilmedi ancak orada ABD kuvvetlerinin de olduğu söyleniyor. Bu konuda değerlendirmeniz ne olacaktır?" sorusuna Çavuşoğlu, El Bab operasyonunun bitmek üzere olduğu, içeride kontrolün sağlandığı yanıtını verdi.
Çavuşoğlu, Fırat Kalkanı Harekatı'nın amacının Münbiç cebinin tamamen temizlemesi ve oradaki halka teslim edilmesi olduğunu dile getirdi.
El Bab bittikten sonra Münbiç'e doğru gideceklerini kaydeden Çavuşoğlu, "Operasyon henüz başlamadı. Askerlerimizin planladığı, yerel güçlerle başlayacağımız, Münbiç'e doğru operasyonumuz henüz başlamadı." dedi.
ABD askerlerinin ve özel kuvvetlerinin o bölgede bulunduklarını bildiklerini söyleyen Çavuşoğlu, "Esasen, diğer YPG'lilerin olduğu bölgelerde de olduklarını biliyoruz. ABD'den de, yeni yönetiminden de talebimiz budur; bir an önce YPG'nin Münbiç'i terk etmesidir. Hatta ABD ile ortak gönderdiğimiz inceleme heyetinin raporunda da var. O şehirler, o şehirlerde yaşayanlarındır. Yönetimini de onlara teslim etmek gerekir." ifadesini kullandı.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Bizi hedef alan bir terör örgütüyle müttefikimiz ABD'nin işbirliğini sürdürmesini istemeyiz. Zamanında Obama'yı yanlış yönlendiren askerlerin, yeni yönetimi, Trump yönetimini yanlış bilgilendirmesini ve yönlendirmesini arzu etmeyiz. Burada gerçekçi olalım. YPG ile bu operasyonları yapmak Suriye'nin geleceğini riske etmek demektir. Rakka dahil o şehirlerdeki insanların sürgüne gönderilmesi demektir ve bir terör kantonunun oluşmasını sağlamak demektir. Böylesi bir yanlıştan ABD'nin bir an evvel dönmesi gerekiyor."
Rejimin Münbiç'in batısına yerleşeceği iddiası
Çavuşoğlu, "PYD ve Rusya'nın, 'Münbiç'in batısına Suriye rejiminin yerleşeceği' yönünde anlaşma sağladığı hakkında haberlerin gelmesine" ilişkin olarak da, bu noktada değişik haberlerin geldiği ve spekülasyonların olduğu değerlendirmesinde bulundu.
Son birkaç gündür gerçek olmayan haberlerin yapıldığını dile getiren Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
"Ama şu anda rejim güçleri de doğuya doğru yönelmiştir. Biz özellikle El Bab etrafında rejim güçleri ile ılımlı muhalafetin karşı karşıya gelmemesi için Rusya ile bir anlaşma yaptık ve oradaki bir yolu geçici sınır olarak gördük. Onlar kuzeye geçmeyecek, ılımlı muhalefette güneye geçmeyecek. Amaç, çatışmaların engellenmesidir. DEAŞ'e karşı operasyonun daha etkin bir şekilde sürdürülmesidir. Bu ilerleme oldukça, YPG ile rejim güçleri de karşı karşıya gelecek, başka güçler birbiriyle karşı karşıya gelecek. Esasen tüm bunların önlenmesinin tek yolu bir an evvel bizim başlattığımız ateşkesin, teröristlere karşı değil ılımlı muhalefet ile rejim arasındaki çatışmaların durdurulması, sağlanan ateşkesin güçlendirilmesi ve siyasi sürecin ilerleyerek sonuç elde edilmesidir. Siyasi sonuç elde ederek ve ülke genelinde ateşkes sağlarsak, bu riskler ortadan kalkar."
"Suriye'de peşmergeye rol verilmesi konusunda bir karar var mı?" sorusuna Çavuşoğlu, "hayır" yanıtını vererek, "Peşmergeye Suriye'de görev verilecek anlayışının" doğru olmadığını dile getirdi.
Çavuşoğlu, "Peşmergenin görevi şu anda Musul operasyonuna katkı vermektir, kuşatma operasyonunu onlar gerçekleştirdiler. Doğu ve kuzey tarafından. Önümüzdeki süreçte de DEAŞ'e karşı işbirliğimiz devam edecek. Peşmerge güçlerini eğitiyor ve donatıyoruz. Oradaki yerel diğer grupları eğitip donattığımız gibi." diye konuştu.
Bakan Çavuşoğlu, ABD ve Rusya ile yakın zamanda bir görüşme olup olmayacağına ilişkin soruya da iki ülke ile her zaman ve her düzeyde görüştükleri yanıtını verdi. Çavuşoğlu, Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantısı için 10 Mart'ta Moskova'ya gideceğini kaydetti.
"Burada hiç kimseye pozitif ayrımcılık yoktur"
Çavuşoğlu, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani'nin Türkiye ziyaretinin ardından yaşanan "bayrak" tartışmaları ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bu kapsamdaki sözlerinin hatırlatılması üzerine herkesin görüşüne saygı duyduklarını, ancak diplomaside kurallar bulunduğunu söyledi.
Ülkelerin kendi anayasal kuralları içinde kurulan yapılara işaret eden Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Kendi anayasası çerçevesinde bir federal yapı kurulduysa ki, şu anda özellikle PKK'ya karşı bizim Irak'taki en önemli müttefikimiz şu andaki yönetimdir. Dolayısıyla önümüzdeki süreçte, PKK'ya yönelik de bizim önemli, birlikte, ortak adımlarımız olacak, operasyonlarımız da olacak. Ama Irak anayasası çerçevesinde kurulmuş ve Irak bayrağıyla beraber daha önceki ziyaretlerde de bayrak konulmuştur. Daha geçen gün yine Münih'te Sayın Başbakanımız görüşürken de masada üçlü bayrak vardı; Türk Bayrağı, Irak Bayrağı ve Bölgesel Yönetimin Bayrağı. Tataristan Cumhurbaşkanı da geldiği zaman Türkiye, yine Rusya bayrağıyla beraber Tataristan bayrağını da dikiyoruz. Bazılarını sevmeyebiliriz, bazılarını sevebiliriz, ayrı bir şey. Ama diplomaside protokol kurallarının işlemesi başka bir şeydir."
Tartışmalara konu olan uygulamada kimseye bir ayrıcalık tanınmadığını vurgulayan Çavuşoğlu, bunun ilk kez de yapılmadığının altını çizdi.
Çavuşoğlu, "Burada hiç kimseye pozitif ayrımcılık yoktur. Veya ilk defa da yapılan bir uygulama değildir. 'Bu olmasın' görüşüne de biz görüş olarak saygı duyabiliriz. Ama bu konuyu başka yerlere çekmek, 'ya biz ya onlar' demek doğru değildir, ben burada şahsi görüşümü söylüyorum. Bizim buradaki uygulama sıradan bir protokol uygulamasıdır. Kasıtlı bir şey yoktur. Başka örnekleri de var. Barzani'nin bu gelişinde ilk kez yapılan bir uygulama da değildir, daha önceki gelişlerinde de bu uygulama olmuştur, başka ülkelerin de yaptığı gibi." değerlendirmesinde bulundu.